Bozkurt NET

[Vuslatim]

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ




AKP'nin Anayasa değişikliği paketinin ayrıntıları da netleşmeye başladı...

AKP'nin hukukçu kurmaylarının hazırladığı kısmi anayasa değişikliği paketi bu akşam Başbakan Erdoğan'a sunuluyor. Paketinin en önemli maddelerini, partilerin kapatılmasını zorlaştıran değişiklik, Anayasa Mahkemesi'ne kişisel başvuru ve ombudsmanlık düzenlemeleri oluşturuyor.

Kabinede yapılan değişikliğin ardından AKP'nin ikinci önemli gündem maddesini anayasa değişikliği oluşturacak. Bu akşam saatlerinde toplanması beklenen AKP MYK'da, hazırlanan bu yaklaşık 20 maddelik anayasa değişikliği paketi Başbakan Erdoğan sunulacak.AKP, muhalefetin olmasa da, kamuoyunun desteğini alabilmek için hazırladığı anayasa değişikliği paketinin pek çok maddesini AB'nin istediği ve "Ulusal Program" yer alan düzenlemelere ayırdı.

Venedik Kriterleri esas alındı

AKP'nin bu hafta Meclis gündemine taşıyacağı ve alternatif olarak hazırladığı anayasa değişikliği paketi muhtemelen şu maddelerden oluşacak: Venedik Kriterleri'nin esas alınarak yapılan düzenlemede; "Siyasi partilerin uyacakları esaslar" başlıklı 69. madde değiştiriliyor. Buna göre; siyasi partilere kapatma istemiyle açılan davalarda "odak" tanımı değişiyor. Şiddete ve teröre karışmadığı sürece hiçbir parti kapatılmayacak. Kapatma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın yetkisini daraltacak; ya da bu yetkiyi tamamen ortadan kaldıracak formül de hazırlandı. Bu çerçevede yapılan düzenlemeyle; siyasi partilere kapatma davası açabilmek için TBMM'nin veya belirlenecek bir kurulun onay vermesi koşulu getirilmesi planlanıyor. Evrensel ölçüler esas alınacak. Şiddeti siyasi bir araç olarak kullanmadığı sürece partiler kapatılmayacak.

Kişisel başvuru hakkı

AKP'nin hazırladığı anayasa değişikliği paketinin "olmazsa olmazları" arasında yer alan diğer bir madde ise Anayasa Mahkemesi'ne kişisel başvuru hakkı. Planlanan düzenlemeyle bireysel başvurunun önü açılıyor. Bireysel başvurular ise insan hakları boyutunda olabilecek.

Ombudsmanlık

Anayasa'ya ilk kez girecek düzenlemeler arasında yer alan kamu denetçiliği ya da ombudsmanlık maddesi de bulunuyor. "Kamu denetçiliği" de ilk kez anayasaya konan hükümler arasında yer alıyor. Taslak metinde, "Gerçek ve tüzel kişilerin kamu yetkisini kullanmasından doğan şikayet ve taleplerini incelemek üzere kamu denetçiliği kurulabilir. Kamu denetçisi incelemelerini ilişkin yıllık raporlarını TBMM'ye sunar. Kamu denetçisinin görev ve yetkileri kanunla düzenleniyor" hükmü yer alıyor.

Türkiye milletvekilliği

Türkiye Milletvekilliği ile yüzde 10 barajı esnetiliyor. Bu sistemle yüzde 1 alan parti bile en azından 1 milletvekili ile Meclis'te temsil edilebilecek. Belirlenecek sayıda kontenjan ile partiler seçimlere Türkiye milletvekilliği listeleri ile girecek.

Pakette ayrıca YAŞ kararlarına yargı yolu açan düzenlemeler de bulunuyor. Yaklaşık 20 maddelik taslakta çocuk hakları, kişisel verilerin korunması gibi düzenlemeler de yer alıyor. AKP Cumhurbaşkanı'nın görev süresiyle ilgili tartışmalara Anayasa'ya geçici bir madde ekleyerek son vermeyi de planlıyor. Bu çerçevede taslakta "Meclis'in görev süresi 5, Cumhurbaşkanı'nın görev süresi 7 yıl" düzenlemesi yer alacak.

Etıkhaber

[kadir45]

	Alıntı:
	Bu çerçevede yapılan düzenlemeyle; siyasi partilere kapatma davası açabilmek için TBMM'nin veya belirlenecek bir kurulun onay vermesi koşulu getirilmesi planlanıyor. Evrensel ölçüler esas alınacak. Şiddeti siyasi bir araç olarak kullanmadığı sürece partiler kapatılmayacak.

Bu maddenin getirilme amacı cok açıktır.Bu yasalaşırsa;dincilik ve kürtçlük üzerine siyaset yapan partilerin kapatılması imkansızlaşacaktır.Dinciler ve kürtçüler hiç çekinmeden meclis kürsüsünden bile bölücü konuşmalarını yapabilecekler,basına istediği açıklamaları yapabileceklerdir.Peki o zaman bu devlet nasıl kendisini koruyacak?Çıkacak bir dinci milletvekili şeriat düzenini tartşmaya açacak.Bir dtp li çıkacak sözde kürdistan sınırı çizecek.
Ve bütün bu yaptıkları yanlarına kalacak.Çünkü şiddet yok ya sözde!Bir devletin kuruluş esaslarına aykırı kanunlar yapmak ;resmen bir cürümdür ve anayasayı ilga suçuna girer.
Ha anayasayı silah zoruyla değiştirmeye kalkmışsın;ha çoğunluğu ele geçirerek kanunları zorlayarak ve değiştirerek yapmışsın.Yani şiddet kullanmadan,acıtmadan,uyutarak,sinsice siyasallaşarak,dilersen ve çoğunluğu da ele geçirirsen marksist sistemi de getirebilirsin.
Böyle şey nerede görülmüş?

	Alıntı:
	Kişisel başvuru hakkı AKP'nin hazırladığı anayasa değişikliği paketinin "olmazsa olmazları" arasında yer alan diğer bir madde ise Anayasa Mahkemesi'ne kişisel başvuru hakkı. Planlanan düzenlemeyle bireysel başvurunun önü açılıyor. Bireysel başvurular ise insan hakları boyutunda olabilecek.

Amaç gene çok açık.Dini giyinmenin önünü açabilmek.Kamuda buna izin vermek.
Turban serbest,sarık,fes serbest;sakal da serbest.
Anayasa mahkemesi bir yüksek mahkemedir.O zaman canı sıkılan,incindiğini haksızlığa uğradığını söyleyerek başvursun anayasa mahkemesine.Binlrece ,yüzbinlerce dosya yığılsın anayasa mahkemesi önüne.Sulandırın bu kurumu da diğerleri gibi.Asıl işini gücünü bıraksın,ayrıntı ile uğraşsın.Bölge idare mahkemeleri yok mu?Laf bu.
Bir kürtçü çıkacak ortaya,işkence gördüm,köyümü yaktılar,bilmem ne diye bir sürü o eşcinsel haham gibi ipe sapa gelemez iddia ortaya atacak,devleti soykırım suçundan yargılatabilecek.Dağda gebertilmiş bir bölücü kürt leşinin akrabaları devleti dava edebilecek.Uğraştıracak ve sonunda devlete kendi kendini mahkum ettirecek.Nerde görülmüş bu?

Alıntı:

Anayasa'ya ilk kez girecek düzenlemeler arasında yer alan kamu denetçiliği ya da ombudsmanlık maddesi de bulunuyor. "Kamu denetçiliği" de ilk kez anayasaya konan hükümler arasında yer alıyor. Taslak metinde, "Gerçek ve tüzel kişilerin kamu yetkisini kullanmasından doğan şikayet ve taleplerini incelemek üzere kamu denetçiliği kurulabilir. Kamu denetçisi incelemelerini ilişkin yıllık raporlarını TBMM'ye sunar. Kamu denetçisinin görev ve yetkileri kanunla düzenleniyor" hükmü yer alıyor.

Al sana yas kararlarını delmenin bir yolu!Orduya sızmış dinci ve kürtçülerin,disiplin suçu işlemeyi alışkanlık haline getirmiş askeri personelin ordudan atılamsını önlemenin çakalca bulunmuş bir yolu! sen bu kafa ile;"açım,tarım bitti,kriz bizi deldi,işssizim "diyen bir adama;"ananı da al git,sen kışkırtıcısın,sen bozguncusun"diyen bir siyasi partisin.Meydanlarda hakları elinden alınmış milyonlarca insana olmadık laflar ediyor,hakaretler yağdırıyorsun.Onları değil,yandaşlarını kalkındıracak bir soygun,vurgun düzeni kurmuşsun.Sen utanmadan hangi hak,hangi hukuk ,hangi adalet den bahsediyorsun da;bu ombudsmanlığı getirmeye kalkışıyorsun?
Sen yasaları adam gibi uygularsan,insanlara eşit davranırsan,hangi kamu kurumu vatandaşa kan kusturabilir?Sen bostan korkuluğumusun?Kamu kurumlarının suçu varsa vatandaşa,senin elinde devlet olarak alacağın önlemler yok mu?O kadar anayasacısın da;
NEDEN HAKLARINDA BİR ÇOK LUZUM-U MUHAKEME KARARI OLAN HIRSIZ BELEDİYE BAŞKANLARINI ADALETE TESLİM ETMİYORSUN?SAYIŞTAYIN,MÜLKİ MÜFETTİŞLERİN AÇMAK İSTEDİKLERİ DAVALARI NEDEN SENİN İÇİŞLERİ BAKANIN UYGULAMIYOR?
Hayır amaç bu değil.Amaç ;ordu ,içine sızmış pislikleri içinden atamasın!
Bu anayasayı doğru uygulayın,particilik yapmayın;bu kanunlar ve anayasa size yeter de artar.Yapılmak istenilen değişiklikler,ana hatları ile Cumhuriyet idaresini ortadan kaldıracak örgütlenmenin önünü açabilmek amacı gütmektedir.
Bu değişiklikler yapılsın,Tc 10 yıla kalmaz yıkılır!

[kadir45]

hurriyet den alıntı:

	Alıntı:
	Askere sivil yargı yolunu açan düzenlemeye iptal ş A.A. 21 Ocak 2010 Anayasa Mahkemesi, 5918 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un, askerlere “Anayasal düzene karşı suçlar”, “terör” ve “çete” suçlarını işlemeleri halinde sivil yargı yolunu açan düzenlemelerini iptal etti.

Gerekçeli kararı okudugunuzda 2 satırlık bir kanun duzenlenmesinde kaç tane hata yapıldığını görüceksiniz.
Aşiret kafası,padişahlık keyfiyeti ile işte böyle kanunlar çıkartıyorlar.
Hani o anayasa yazacam diyen o profesor akepe milletvekili zafer midir nedir nerede?
Sıkıştıklarında biz hukukçuyuz diyen,ama kasaba avukatlığından ileri düzeyde hukuk bilgisi olamayan Kuzular,arınçlar nerede?
Kanunları alıp da evirip çevirip,çıkarlarınıza uygulamaya ve kendiniz için tehdit gördüklerinizi devre dışı bırakmaya kalkışırsanız,işte böyle gülünç durumlara düşersiniz.
Kanun yapmayı beceremeyen bir meclis.Ondan sonra da burunlarından kıl aldırmıyorlar;meclis üstünlüğü bilmem ne diye.
Bu bir degil,iki degil kaçıncı geri dönen kanun.İnsanda biraz utanma olur.
1920 meclisi,o yetersiz,tahsilsiz milletvekilleri ile,ne kanunlar çıkardı.Dünya ile nasıl mücadele edip de kendini kabul ettirdi.Nasıl bir saygınlık kazandırdı Ulusumuza.
Bir de şunlara bak.Kanun yapmayı beceremeyen bir meclis.Sallasan,hukukçu yağar meclisin ağaçlarından,dut gibi.Kalkmışlar bir de bunlar anayasa yapacaklar.
Gidin işinize be!Siz kim anayasa yazmak kim!

[kadir45]

Bu aksam haberlerinde,mhp nin ;bu meclisin anayasa da degişiklik yapması için uygun olmadığından bahisle anayasa degişligi için akepeye destek vermeyeceğini açıklaması bizi sevindirdi.Gerçekten de mhp nin söylediği gibi akepe bu konuda içten değildir.
Akepe yargıyı denetim altına almak,devletin temel sistemini değiştirmek,bölünme ve ayrışmaya götürecek düzenlemeleri,daha fazla demokrat olmak,hak ve özgürlük adı altında yüce milletimize yedirmeye kalkışmaktadır.Ve belli ki yeterli sayısal çoğunluğu bulamıyarak,bunu Türk milletine referandum ile kabul ettirmek istemektedir.
Yani yapılması istenilen ;Türk ün ölüm fermanını imzalamayı,kalemini kırmayı millete yaptırarak,bizi intihara sürüklemektir.
Yapısında bu kadar suçlu ve zanlı bulunan,dokunulmazlık zırhı ile kodese tıkılmaktan kurtulan bir sürü dolandırcı ve hortumcuyu barındıran bu meclisin anayasa değişikliğine kalkışması aklın alacağı bir şey de değildir.
En kötü anayasa dahi,akepenin yapacağı anayasadan çok daha iyidir.Üstelik ,çıkardığı her kanun anayasa mahkemesinden teknik bir nedenle dönmektedir.Devlete dava açan herkes bunlarıın yüzünden mahkemeyi kazanmaktadır.Bu kadar da cahil ve hukuk bilgisinden yoksundur bu akepe gurubu.
Belli ki bir referandum sürecine girilecek.dtp kalıntıları da bunları destekliyecektir.
Bu süreci iyi degerlendirerek,millete bu anayasa değişikliğinin neden yapılmaya kalkışıldığını çok iyi anlatmak durumundayız.
tsk esir alınmak suretiyle,2 cumhuriyetin ilanının önü açılmış bulunmaktadır.Bu değişiklik de başarıya ulaşırsa,yargı,yürütme ve yasama tek elde toplanacak,kuvvetler ayrılığı ilkesi
ortadan kaldırılarak,dikta nın da yolu açılacaktır.Mecl,s den sonra ,ordunun da "bizim çocuklar "durumuna getirilmesi ile durum çok kritik bir hal almıştır.
Bu yüzden durumu değiştirecek ve bunları defedecek güç olarak sadece millet kalmıştır.
Bunları milletimize anlatmaycak olanlar,yarın tarih önünde sorumludur.
Mhp nin bu konuda öncülük etmesi gerekmektedir.İşimiz önce Allah a,sonra da milletimize kaldı.
TANRI TÜRK Ü KORUSUN!

[kadir45]

vatan da alıntı:

Alıntı:

Gerçeker’in, “Yürütme, yargıyı kuşatma altına almak istiyor. HSYK’nın yapısı konusunda geri adım söz konusu değil. Meclis’ten HSYK’ya üye seçimi yargıyı siyasallaştırır” şeklindeki eleştirilerini değerlendiren Bozdağ, “Meclis’in, HSYK üyelerini seçmesi yargıyı güçlendirir” sözleriyle savundu. Bozdağ şöyle dedi: “HSYK; bugünkü haliyle esasında, Yargıtay ve Danıştay, HSYK mahiyetinde olup, sade Yargıtay ve Danıştay hakim ve savcıları temsil eder mahiyetinde. Kürsüde olan hakim ve savcıları temsil etmemektedir. HSYK üyelerini de Yargıtay ve Danıştay doğrudan seçmemektedir. Meclis ve Cumhurbaşkanının HSYK’ya üye seçme görevini vermek, yargının bağımsızlığını güçlendirir. Bugün AB ülkelerinde parlamento seçiyor. İsveç, İspanya, Polonya, Fransa ve İtalya’da HSYK üyelerini parlamento seçiyor. Bu ülekelerde yargı siyasallaşmıyor da, Türkiye’de Meclis seçince mi siyasallaşacak.”

Bu akepe sözcüleri kadar mantıksız,gerçeği çarpıtan kişiler görmedim bugüne kadar.
yargıtay başkanınının "yargı kuşatılıyor"isyan ve feryadına verdiği şu cevaba bakın!
Örnek verdiği ülkelerde dinci bir siyasi parti ya yoktur,varsa da marjinal kabul edilip halktan oy falan almaz.Oralarda bir kadrolaşma olsun halk ortalığı ayağa kaldırır.Demokrasi oralarda çok güçlüdür.İnsanların dinci bir parti gelir de benim hayatımı cehenneme çevirir,bana dayatmalarda bulunur diye bir endişesi yok ki.Adamlar bu işin tartışmalarını yapıp taaaa martin luther zamanında işi bitirmişler.
Bugün ismail aga gibi bir cemaatin ortaya çıkıp da "ben akepeye oy verdim,beni koruması lazım,aklını başına toplasınlar,tabii iş yapmak için destek isteyeceğiz"gibi lafların edildiği bir ülkede;tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanının iktidarla her konuda fikir birliği olduğu bir ülkede,biz çoğunlukuz yetki aldık uzlaşmaya falan gerek yok,uzlaşacakasak bizim dediğimiz olacak diyen bir iktidarın olduğu ülkede;yüzlerce cemaatin devlet idare sistemini yıkıp da başka bir düzene geçmek için örgütlenip çalıştığı bir ülke de;sen kalkıp da yargıyı nın 3 de birini böyle bir cumhurbaşkanına,3 de birini de böyle bir meclise seçtirirsen bu işin içinden çıkılmaz.Kalksın da o bahseden ülkelerden birinde devlet sistemini yıkmaya çalışssın bir siyasi parti bakalım ne olacak.
Sinsi amaçlarınıza demokrasiyi alet etmeye kalkıp da saçmalamanız yok mu?Gören de sizi
demokrat sanır.Meclis başkanının odasını basıp da onu fırçalıyan bir başbakanın partisinin sözlerine bakın.!Alayınız tek adamın karşısında hacıyatmaz gibisiniz.Ondan sonra da demokrasi diyorlar.Demokrasiyi tramvaya benzeten ve gerektiğinde durakta inerim diyen bir başbakana kayıtsız şartsız biat edenlerin şu laflarına bakın!
Avrupalı,sizin gibileri iktiidar edip de başını belaya sokacak kadar salak değil!Onun için kim seçerse seçsin yargıçları oralarda böyle rezaletler olmaz.Savcılar savcılaraı basıp da içeri tıkmaz!

[kadir45]

Anayasa mahkemesi chp nin mahkemeye taşıdığı anayasa değişiklik paketinin 2 maddesini(o da kısmi iptaldir)iptal ederek referanduma götürülmesinde sakınca olmadığa dair bir karar verdi.Bu iki madde dışında sanırım 26 maddeyi anayasaya aykırı görmedi.
Yüksek mahkemenin kararları tartışılmaz.Herkes oturduğu yerde oturacak ve saygı gösterecektir.Ne gezer?
Daha Haşim Kılıç ın açıklamaları devam ediyordu ki,akepe gurup sözcüleri neyin ne olduğunu doğru dürüst öğrenmeden ciyaklamaya ve isyana kalkıştılar.Neymiş anayasa mahkemesi meclisin yetkisini gasbetmiş.Arkasından adalet bakanından da benzer açıklamalar geldi.
Akepe nin ülkede yargıyı ele geçirmek için hinoğlu hince kelime oyunları arkasına saklanarak anayasa mahkemesi ve hakimler ve savcılar yüksek kurulunu ele geçirmek,bu işte cumhurbaşkanını kullanmak üzere getirdiği yasanın kısmi iptali;sadece anayasa mahkemesinin kendi oluşumunu kısmen kurtarabilmiş,hakimler savcılar yüksek kurulu adalet bakanının keyfine bırakılmıştır.Bu kurulların oluşmasında hiç utanıp sıkılmadan yüksek mahkeme ve kurullara ,cumhurbaşkanının uygun göreceği yüksek mevkii bürokratları,iktisat,işletme bilmem ne gibi mesleklerden üye atamaya kalkışan iktidar;çok bellidir ki;kurullarda siyasi iradenin çoğunluğu ele geçirmesini planlıyordu.İşte mite ve anayasa mahkemesine geçen aylarda yapılan atamaları gördük.Hile ile birini alıp önce memur yaptılar,makam verdiler ardından raportör olarak yüksek mahkemeye soktular.Hepimizin aklı durdu!
Hakim ve savcılar yüksek kurulu feryat ediyor haklı,chp memnun degil o da haklı,mhp inşallah tamamı sandıkta iptal edilecek dediğine göre o da memnun değil.Akepe de sözde memnun değil?
Anayasa mahkemesini akepenin oyununu bozduğu ve yasalara uygun hareket ettiği için kutlarım.Akepe tamamen iptal bekliyordu.Bu bakımdan cumhuriyetin dibine dinamit yerleştirecek tertipleri bu yasaya bilerek yamadı.ANAYASA MAHKEMESİ REFERANDUMU VE YASAYI TAMAMEN İPTAL EDECEK,BUNLAR DA MEYDANLARA ÇIKIP MAĞDURİYET AYAKLARINA YATACAKLARDI.VE BASKIN ERKEN SEÇİM KARARI ALIP MEYDANLARDA MİLLİ İRADEYE İPOTEK KOYULDU DİYE MİLLETİ KIŞKIRTACAKLARDI.HADİ ŞİMDİ GÖRELİM BAKALIM AKEPE.KAÇTIĞIN SANDIK 12 EYLÜLDE ÖNÜNE GELİYOR!REFERANDUMDA EVET ÇIKARSA CUMHURİYETİN RUHUNA EL FATİHA!AMA HAYIR ÇIKARSA AKEPE ARTIK İKTİDARDA DURAMAZ!DEFEDİLECEKTİR!
Şimdi yapılması gereken meydanlara çıkıp;sokakta,kahvede,mahallede,her yerde,her rastladığımıza akepenin niyetini doğru dürüst anlatmaktır.
İyi ki referandum ve bu yasa iptal edilmedi.Yoksa bir seçimi daha alıp götürmüşlerdi.
Darbe iddialarını tutturamayan bu hinoğlu hinlerin,ağlayıp,sızlayıp,yalaklanmak için tekı şansları Yüksek mahkemenin bu yasayı iptal etmesi idi.Ama yüce mahkeme;parmağını Türk milletinin gözüne sokmuştur!Gerekçeli karar daha çıkmadı,ama anayasa mahkemesinin millete iletisi şudur.
"EY YÜCE TÜRK MİLLETİ!
BU İKTİDAR KELİME OYUNLARI İLE ANAYASA MAHKEMESİ VE HAKİMLER SAVCILAR YÜKSEK KURULUNUN OLUŞUMUNU KADROLAŞTIRMAYA KALKIŞIYOR.BEN BUNU İPTAL EDİYORUM.BU BİLE İKTİDARIN NİYETİNİ GÖSTERİR.GERÇİ BU ANAYASA PAKETİNDE CUMHURİYETİN TEMELİNE DİNAMİT KOYACAK ÇOK TUZAK ŞEYLER VAR.AMA BEN BUNU DA SENİN KARARINA BIRAKIYORUM.GELECEĞİNİ SEN BELİRLE!"
Evet Türk milleti çok önemli bir sandığa gidiyor.Ya Cumhuriyetin bunca yıllık nimetlerini elinin tersi ile iterek;dinci mafyanın hanedanlık idaresine boyun egecek,ve sonucunda arap ülkeleri gibi batıya teslim olarak bir sömürge ülkesi olacak,ayrışacak ,parçalanacak;YA DA YETER ARTIK ETTİKLERİN DEFOL BAŞIMDAN,ANANI DA AL GİT"diyecektir.
12 Eylül referandumu bir yerde Türkiye nin kader günüdür.Bu zorbalar,kanun nizam tanımaz teşkilatlanmış soyguncular yığınından ya kurtulma ,ya da teslim olma gündür.Tanrı milletimize akıl fikir versin.
TANRI TÜRK Ü KORUSUN!

[kadir45]

Anayasa mahkemesi kararı doğrultusunda referandum süreci başlamış bulunuyor.
Davamızın siyasal ayağı olan Mhp nin bu konudaki görüşü son derece net dir.AKEPE NİN GETİRMEK İSTEDİĞİ ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ TEKLİFİNE HAYIR!
BİZZAT GENEL BAŞKANIMIZ,GURUP SÖZCÜLERİMİZ MHP NİN ANAYASA DEĞİŞİKLİK TEKLİFİNE NEDEN HAYIR DİYECEKLERİNİ AÇIKLAMIŞLARDIR.
Üzerinde durmak istediğim çok önemli bir konu var.Daha anayasa mahkemesi kararının hemen ertesi günü;milliyet gazetesi,eski ülkücüler evet kullanacaklar şeklinde bir haber yaptı.Bu haberde ülkücü camia tabanının /30 unun evet oyu kullanacağı tahmin ediliyordu.
Bugün akepe milletvvekillerinin bazıları başta Bülent Arınç olmak üzere,hayır oyu vermenin chp ye koltuk degneği olmak,12 eylülü onaylamak anlamına geleceğini söylediler.
Değerli ülküdaşlarım;
öncelikle şu bilinmelidir ki;HAYIR oyu kullanmak chp nin koltuk degneği olmak anlamına gelmez.Mhp kimseye koltuk degneği olmayacak kadar açık,net,dürüst ve sözünün arkasında olan bir partidir.
Ülkücü camia ile uğraşmayı,ondan oy çalmayı,iç işlerimize karışmayı bir siyasi cibiliyetsizlik haline getirmiş akepe ve cemaatler;yıllardır bu söylemlerle bizi kışkırtmaya kalkışmaktadır.Bize hep eski ülkücüler diye davadan dönen,ya da çeşitli nedenlerle küskün ve satın alınmışları örnek göstermektedirler.
Lider ,teşkilat,doktrin üçlemesine sonuna kadar bağlı ve en disiplinli siyasi parti olan mhp li seçmen;partisinin görüşüne karşı oy kullanamaz.Asıl akepenin getirdiği bu sahte demokratik anayasaya evet demek;ona koltuk degneği olmak anlamına gelir.
12 eylülde davamızın çok büyük magduriyet ve haksızlığa uğradığı,vatanı bir başka ülkeye katmaya uğraşan sol ile ayni kefeye koyulduğumuz ve zulum ,işkence gördüğümüz doğrudur.
Ama hiçbir neden;Cumhuriyet idaresini sona erdirmeye kalkışan,devletimizi bölüp parçalamaya,ve bir sözde islam devleti kurma amacına hizmet eden,kabul edildiği taktirde arkasından başka dayatmaların geleceği şimdiden belli; bir siyasi partinin tekeline aldığı bir anayasa değişiklik teklifine evet dememizi gerektirmez!
Satırların yazarı ben bugün uygulanan anayasaya HAYIR OYU vermiş bir kişiyim.O zaman da çok söyledik ve dinletemedik.Bu anayasa kötü niyetli kişilerin elinde bizi sonunda bir dikta sistemine götürür diye.
Ama o gün,kardeş kavgasının bitirilmesi ve iç savaşın durdurulması coşkusu içerisinde milletimiz bu anayasaya %/92 oranında evet vermiştir.
Oysa bugün istenilen degişiklikler,mevcut anayasamızı aratacak kadar kötü,demokrasiden uzak bir degişikliktir.
12 eylül askeri diktası bile böyle kendi başına ,kendin pişir kendin ye usulü bir anayasa hazırlamamıştır.Bir hukukçular kurulu oluşturulmuştur.Sivil toplum örgütlerine görüş sorulmuştur.Az ya da çok üzerinde bir anlaşma sağlanmıştır.
Oysa evet oyu istenilen bu anayasa resmen akepenin anayasası olup,hiç kimsenin görüşü alınmaksızın,siyasi partilerle bir anlaşma sağlanmaksızın,sivil toplum örgütlerine danışılmaksızın;çoğunluğun keyfiyeti üzerine alınmış bir kararlar dizisidir.
Biz çok söyledik.BU MECLİSİN ANYASA YAPMAYA HAKKI YOKTUR!
hÜKÜMETİN BAŞI BAŞTA OLMAK ÜZERE;NEREDEYSE BAKANLARININ TAMAMININ YÜCE DİVANDA YARGILANARAK HÜKÜM GİYECEĞİ DERECEDE YOLSUZLUK VE SUÇLARA BULAŞMIŞ KİŞİLERDEN OLUŞAN BİR HÜKÜMET;BU ÜLKENİN YARARINA DEMOKRATİK BİR ANAYASAYI GETİREMEZ!
Kim istemez demokratik bir anayasayı?Kim istemez kişisel özgürlüklerin sınırlarının genişlemesini?
Bu anayasa değişikliği ile asıl hedeflenen şey;yüksek mahkemelerin üyelerinin kadrolaştırılması ve yandaşlarca işgal edilerek;ileride yargılanmaktan kaçılmasıdır.Ama anayasa mahkemesi bunu kısmen de olsa iptal etti.
şİMDİ HERKES YARIM İŞ YAPTI DİYE ANAYASA MAHKEMESİNE KIZIYOR.
HAYIR KİMSENİN KIZMAYA HAKKI FALAN YOK.ÖZAL ZAMANINDAN BERİ CUMHURBAŞKANLARI MARİFETİ İLE YÜKSEK MAHKEMELER ÜZERİNDE YAPILAN OPERASYONLAR İLE BÖYLE BİR SONUCUN ORTAYA ÇIKMASI DOĞALDIR.
Tanrı yüce Türk milletini hala daha korumaya devam ediyor,ama bizler bunu anlamaktan aciziz.Öyle bir karar çıkarttı o mahkemeden ki;akepe artık ne seçimde,ne de referandumda magduriyet iddia edemez.
Yok esasına girmişmiş,yok bilmem ne imiş.Bunlar boş laflar.Akepenin elinden ağlayıp sızlama oyuncağı alınmıştır.Eğer tamamen iptal edilseydi,erken baskın seçime gidip meydanlarda gerine gerine,haksızlığa uğradıklarını açıklayacaklar ve dileneceklerdi.
Değerli ülküdaşlarım;Yüce Türk milleti!
Bugün aklı sıra bir korku ortamı yaratıp;insanları istediği gibi dinleyen,en küçük karşıt sesi şiddetle cezalandıran,en küçük sorgulamayı azarlayıp,küfürle karşılayan;haklarını isteyen işçileri coplatan;çaycı dahi benden olacak mantığı ile sürekli kadrolaşan;valileri,yerel yöneticileri,akepenin birer militanı ve iş takipçisi haline getiren kafa dan;
demokratik bir anayasa falan çıkmaz.
Ülkeyi düzeltmek iddiasında bulunan akepe iktidarı;eğer geröçekten bunu yapmayı istiyorsa,işe önce kendisinden başlamalı;başta cumhurbaşkanı ve rte olmak üzere;dokunulmazlıkları kaldırıp;yüce Türk adaletine teslim olarak hesap vermelidir.Ülkeyi şeffaf idare edeceğiz vaatleri ile iktidara gelip de;yahudi lobileri ,dış devletlerin dışişleri bakanları ve devlet başkanları ile kapalı kapılar ardında at pazarlığı yaparak,onların tüm istekleri emir telakki eden ve yaptığı anlaşmaları yüce mileet den saklayan;kafalardan demokratik bir anayasa çıkmaz,çıkamaz!
Kendi partisini bile demokratsi ile degil,3 lü bir cunta ile idare eden;bakanlara üstü boş kararnameler imzalatan,en küçük eleştiriye bile tahammülü olmayacak kadar hazımsız bir kafa yeni anayasa falan yapamaz!
Ben çoğunlukum.Ne dersem o olur mantığı ile muhalefet ile uzlaşmaksızın yasa çıkaran;çıkardığı hayati yasaların neredeyse tamamı yüksek yargıdan dönen,yürütmeyi durdurma kararlarının sağnak gibi yağdığı kararnameleri havada uçuşan ;bilgisiz,yetersiz,ehliyetsiz,kanun nizam tanımaz dinlemez,ben ne istersem yaparım,dediğim dedik diyen adamlar
anayasa falan degiştiremezler.Devletin sistemi ile oynayamazlar!
Hiçbir kökü olmayan,gerekli ortam hazırlanarak tepki oyları sonucu iktidar olan,bu gün var yarın olmayacak olan bu teşkilatlanmış çıkar çetesi;bu güne kadar ülkenin hangi derdine çare olabilmiştir?
Bunlar ülkücüleri ne sanıyorlar?Kasaba siyasetçisi edaları ile chp nin koltuk degneği olmayın demek ne demek?Asıl siz kimin koltuk değnesiniz?Önce bunu açıklayın millete!
CAMİA İŞİN BİLİNCİNDEDİR.MHP VE ÜLKÜCÜ CAMİA OLARAK BU REFERANDUMDA OYUMUZ BLOK HALİNDE HAYIR!OLACAKTIR!ÜLKENİN GERÇEK SORUNU,ANAYASA FALAN DEGİL;BU TEŞKİLATLANMIŞ ÇIKAR ÇETESİNİN ÇOK ÖNCELİKLİ VE HIZLA İKTİDARDAN DEFEDİLMESİDİR!
BU BÖLÜCÜ YIKICI ZİHNİYET İLE DOLU TBMM ;SEÇİM SANDIĞINDA YENİLENMEDEN ,BU ÜLKEDE HİÇBİR DOĞRU KARAR ALINAMAZ,DOĞRU BİR YASA ÇIKARTILAMAZ.DANIŞTAY,BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ VE ANAYASA MAHKEMESİNİN SAYISIZ İPTAL KARARI ORTADADIR.BU İPTAL KARARLARI,AKEPEYİ ENGELLEMEK İÇİN DEGİL,DEVLETİN BEKASI İÇİN VERİLMİŞ KARARLARDIR.BUNLARIN DÖNEMİNDE YAPILAN ATAMALARA BAKMANIZ BU GERÇEĞİ GÖRMENİZE YETECEKTİR.HER ŞEY HİLE YE DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞTÜR.KİTABINA UYDURMAK İÇİN,KENARDAN,ARKADAN DOLANILMAKTA VE ÇARELER ARAMAKTADIRLAR.ENERJİLERİNİ DEVLETİ İYİ İDARE ETMEYE DEGİL,KAFALARINDAKİ ARTIK GİZLİLİĞİ KALMAYAN KÖTÜ EMELLERE HARCIYORLAR.ÖYLEYSE OYUMUZ BLOK HALİNDE HAYIR OLACAKTIR!HİÇ BOŞUNA HEVESLENMESİNLER!

[Vuslatim]

140 dönüm tarlasına 3 hilalli "hayır" yazdı




EDİRNE'nin Keşan İlçesi'ne bağlı Türkmen Köyü'nde MHP'li çiftçi, 55 yaşındaki Ahmet Emek, 12 Eylül'de Anayasa değişikliği için yapılacak referandumda kullanacağı ‘Hayır' oyunu dev harflerle 140 dönümlük buğday tarlasını yazdı.



Keşan İlçesi'ne bağlı Türkmen Köyü'nde çiftçilik yaparak geçimini sağlayan Ahmet Emek, 12 Eylül tarihinde yapılacak referandumda ‘hayır' oyunu kullanacağını söyledi. MHP'ye üye olan Ahmet Emek, 140 dönümlük buğday tarlasında biçmediği buğdaylar yardımı ile dev harflerle ‘Hayır' ve üye olduğu partisinin simgesi olan 3 hilali şekilleri çizdi. Türkmen Köyü'ndeki buğday tarlasında biçerdöver ile 1 gün boyunca dev ‘hayır' yazabilmek için uğraş veren Emek, Türk çiftçisinin referandumda ‘hayır' oyunu kullanacağı inancında olduğunu söyledi. Hükümetin tarım politikasını eleştiren çiftçi Ahmet Emek, tarlasındaki dev ‘Hayır' yazısının hükümetin 8 yıllık tarım politikasına karşı tepkisi olduğunu ve ilaçlama uçağıyla görüntüleri çektiğini söyledi.
Çiftçiliğin kolay bir şey olmadığını belirten Ahmet Emek, hükümetin uyguladığı tarım politikasının çiftçiyi bitirdiğini belirterek şöyle konuştu:

"Önümüzde referandum var. Tepkimi dile getirmek için böyle eylem yaptım. Buğday tarlamdaki biçmediğim buğdaylar ile referandumda kullanacağım oyu oraya çizdim. Tarlaya 3 hilal ve ‘hayır' yazısını çizmek tam 1 günümü aldı. Bu sadece benim değil; Türk çiftçisinin sesidir. Gemi kullanmayı bıraksınlar tarlaya inip traktör kullansınlar."
Keşanlı Ahmet Emek'in tepkisine köydeki diğer çiftçilerin yanı sıra MHP Edirne İl Başkanı Gürsel Şimşek de destek verdi. Hükümetin yanlış politikalar peşinde olduğunu belirten Şimşek şunları söyledi:

"AKP icraatının tarımda yanlış politikalarına tepkisini Türk çiftçisi tarlasına böyle nakşederek gösterdi. ‘Hayır' diyebilmenin cesaretini gösteren bu çiftçi, Türk çiftçisinin gerçek sesini duyurdu. Bu bir haykırıştır. Trakya halkının ortak bir haykırışıdır. Hükümet, Trakya halkının referandumda oy pusulasından önce hayırı tarlada görmesidir. Trakya halkı anayasa değişikliğine hayır diyerek büyük bir şamara hazırlanmaktadır. Onun adı Trakya şamarıdır."


Etikhaber

[kadir45]

vatan dan alıntı:

Alıntı:

Davutoğlu Kürdistan dedi Türkiye bugüne kadar “Kuzey Irak”, “Irak’ın Kuzeyi” ve “Irak Kürt bölgesi” olarak ifadelendirdiği resmi söyleminde radikal bir değişikliğe gitti Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ilk kez Irak’ın kuzeyi için “Kürdistan” ifadesini kullandı. Dışişleri Bakanı Davutoğlu 15 Temmuz akşamı Süleymaniye’de bir otelde çıkan yangında 28 kişinin hayatını kaybetmesi, 22 kişinin ise yaralanması nedeniyle Barzani’ye başsağlığı mesajı gönderdi. Kürt internet sitelerindeki habere göre Davutoğlu, mesajında Barzani’ye, “Irak Kürdistanı Bölgesi Başkanı Sayın Başkan Mesud Barzani” diye hitap etti.

Bu neyi gösteriyor?Emekli Albay Erdal Sarızeybek in;art de yayınlanan bir oturumda;"bunlar kürdistan için abd ve barzani ile anlaştılar"tezinin doğruluğunu.
Şu anda Türkiyeyi yöneten iktidar,henüz resmen ilan edilmemiş bir devleti tanımıştır.
Bu dışişleri bakanı olacak kişiinin ilk marifeti degil.Peşmerge ağasına ağabey demek pervasızlığını da göstermişti.Türk devletinin dışişleri bakanı;bir kabile reisine yalaklanıyor!
Neymiş,dışişlerinde yeni taktkleri varmış,kitabı varmış,bilmem ne imiş.
Bu kafadaki bir şahıs,ciltlerle kitap yazsa ne olur yazmasa ne olur.
Birleşmiş milletlerde güya israile gürledi bu kişi.Ardından gitti israillilerle kapalı kapılar ardında görüştü.
Bu kadar yalan,bu kadar gerçekleri örtmek görülmüş şey degil.
Milletimize hazmettirdikleri zaman,bunların kandil deki şalvarlı palyaço itleri de
Türkiye ye davet edip,meclise sokacakları ve ardından kürdistanı kurarak,özerklik verecekleri artık iddia olmaktan çıkıp,sırasını bekleyen olaylar haline geldi.
Ben böyle bir bakandan ve yaptıklarından utanç duyuyorum.Bu şahıs Türkiye nin dışişleri bakanı gibi davranmıyor.O beğenmeyip de değiştirdikleri ve alay ettikleri monşerler deikleri hariciye mensupları;
74 de Kıbrıs daki darbenin bir enosis olduğunu hemen açıklamışlar,ve iktidarı müdahaleye yönlendirmişlerdir.
Oysa abdullah gül ün dışişleri bakanlığından başlamak üzere;bu iktidardan gelmiş geçmiş tüm dışişleri bakanları;dış siyaseti ve ülkenin saygınlığını ne hallere düşürmüşlerdir.
Sen Irak milleti adına nasıl konuşuyor da,henüz ilan edilmemiş bir sözde devleti tanıyorsun?Koskoca devletin bakanı olarak,senin toprlarında emeli olan,eşkiyaya yardım ve yataklıkta bulunan bir kabile reisine nasıl abi diyorsun?
O senin abin olabilir,Sen de kürt olabilirsin,kimsin nesin,soyun sopun,ırkın ne bilmiyorum.
Ama o şahıs ne benim ne de bu milletin ağabeyi falan degildir.
Biz dünyayı yönetmeye kalkan abd ye,dünya siyasetini yönlendiren ingiltere ye,en güçlü zamanında rusya ya,köpek sürüsü gibi çin e ağabey demedik be!

[kadir45]

Anayasa için referandum adı ile ortaya konulan oyun ;aslında ademi merkeziyet(merkeziyetsizlik),daha açık deyimle özerk yönetimler ve federasyonun oylamasının test sürüşünden başka bir şey degildir.
akepe nin söyleyemediğini; osman baydemir,sırrı sakık gibiler açık açık basın önünde ve meydanlarda söylüyorlar.İcat ettikleri kürt sorununun tek çözümünün özerklik olduğunu ilan ediyorlar.Daha nasıl söylesinler?
Akepe her konuyu olduğu gibi bu niyetini de çarpıtarak,ordu ile bilek güreşi yapmak suretiyle;ülkeyi asker ve seçkinler vesayetinden kurtaracağını ve bu düzenlemenin bunun için yapıldığını millete inandırmaya çalışıyor.BUNUN ÜZERİNDEN GÜÇLÜ OLDUĞU İLETİSİ VERMEYE ÇALIŞIYOR MİLLETE.Bazı yalakalar da vay be adam orduyu bile tırstırdı diye buna alkış tutuyor.İşte akepe nin ab ye bu kadar sarılması orduyu bu hallere düşürmek içindi.Bunu zamanında çok söyledik.Türk milleti ;ordu-akepe düellosunu dehşet içinde seyretmektedir.
Yıllardır katıldıkları yaş toplantılarında kuzu kuzu teamüllere uyarak atamaları yaptılar.Ama bu yıl,ortalığı ayağa kaldırdılar.Çok belli ki;demokratikleşme olarak iddia ettikleri anayasa değişikliğinin ardından getirecekleri federasyon ve özerklik referandumudur.Bunun için terörün tırmanmasına izin ve fırsat veriliyor.Öyle bir noktaya getirecekler milleti ki;YETER ARTIK BÖLÜNELİM DE BU İŞ BİTSİN ARTIK dedirtecekler.Bu iş bölünme ile bitecek mi?Ne gezer!Arkasında kuzey Irak ile birleşecekler.
Planların da iki seçenek var.1-Türkler direnecek.iç savaş çıkacak.Hiç şüpheniz olmasn Türkler kürtleri ezip geçecek,o zaman Nato ve bm
ülkeye davet edilecek.kALKIŞMACILARI KORUMAK BAHANESİ İLE TÜRKİYE İŞGAL EDİLECEK.
2-Türk milleti kuzu kuzu teslim olacak.Küçük devletçiklere bölünecek.Türk ordusu terhis edilecek.
Abd ve israilin öncelikli hedefi sanıldığı gibi İran değil Türkiye dir!
İran ile hır çıkarmaları,asıl harekat amaçlarını gizlemek içindir.
İşte bu referandum da Türkiye nin başına getirip de musallat ettikleri iktidarın arkasındaki sayısal yığını görmek istiyorlar.
Emperyalist batı ,yıllar önce bu oyunu yeni osmanlılar cemiyeti üzerinden oynamış;ve bugün baydemir in söylediklerini o zaman prens sabahattin savunmuştur.Batı nın bugün akepe den yeni osmanlılar olarak bahsetmesi ve onlara bu adı yakıştırması nedensiz degildir.
Kısacası oylanacak olan anayasa değil; özerklik ve federasyondur.
Yüce milletimiz şunu çok iyi bilmelidir.Türk tarihinin şerefli bir sayfası olan osmanlı devleti artık bitmiştir.Yeniden inşaası bugünkü dünya düzeni,içerisinde mümkün degildir.Şartlar,o günlerin şartları degildir.
Osmanlıyı ihya etmek gibi kulağa hoş gelen,gururmuzu okşayan yalanlarla milletimizi kandırıyorlar.Nasıl Hunlar,göktürkler,uygurlar,SELÇUKLAR görevlerini tamamlayıp tarihe karışmıssa bir daha OSMANLI YENİDEN GELMEYECEKTİR.
OSMANLIYI CİHAN İMPARATORLUĞU YAPAN YÜKSEK ADALET ANLAYIŞIDIR.BU GÜN İSE ADALET YERİNİ REZALETE BIRAKMIŞTIR.
TÜRK TOPLUMUNUN DEGER YARGILARI TURGUT ÖZAL İLE BAŞLAYAN DÖNEMDE YERLE BİR EDİLMİŞTİR.BÖYLE BİR İKTİDARA KANAN MİLLETİN BIRAKIN OSMANLIYI YENİDEN İNŞAASI,AYAKTA DURMASI MÜMKÜN DEGİLDİR.ARKASINDA BU KADAR BÜYÜK ORANDA DESTEK OLAN BİR PARTİ,CUMHURİYET TARİHİMİZDE HİÇ DÜŞMEDİĞİMİZ DURUMLARA DÜŞÜRMÜŞTÜR BU ÜLKEYİ,DARBE PARAYONASI İLE YAPAY GÜNDEMLERLE ÜLKE MEŞGUL EDİLMİŞ,ARKASINDA BU KADAR DESTEK VE YIĞIN OLAN BU İKTİDAR BİZİ ELDEN ÇIKARDIĞI CUMHURİYETİN BİRİKİMLERİ BİR YANA,GÖRÜLMEMİŞ BİR BORÇ BATAĞINA SOKMUŞTUR.BÖYLE BİR MİLLETİN BAĞIMSIZLIĞINI KORUMASI ARTIK SÖZ KONUSU BİLE DEĞİLDİR.
Bu nedenle akepe anayasasına,akepe iktidarına hayır diyoruz.
Akepeliler ve bu ülkenin cebine elini sokanlar şubnu çok iyi bilsinler ki;biz ülkücü camia buna çok sert bir şekilde direneceğiz!
Kendi adıma konuşuyorum.Bu oyun ile sonuna kadar mücadele etmezsem,en ufak çekingenlik ve gevşeklik gösterirsem,varlığımı bu millet için feda etmekten çekinirsem GÖK GİRSİN KIZIL ÇIKSIN!

[Vuslatim]

'Hayır'a da 'evet' basılacak



Referanduma günler kala yeni tartışma konusu ortaya çıktı...


Halk oylamasına 37 gün kalırken, yeni bir tartışma konusu ortaya çıktı. Oy kullanırken dikkat. Türkiye'nin yeni Anayasa değişikliğine ilişkin yapacağı halk oylamasına 37 gün kalırken, yeni bir tartışma konusu ortaya çıktı. Referandumda seçmenlerin yarısı, "Evet" oyu kullansa da, "Hayır" oyu kullansa da birleşik oy pusulasına "Evet" yazılı mührü basacak.

Anayasa değişikliğine ilişkin 12 Eylül'de yapılacak referanduma 37 gün kaldı. 1980 darbesini gerçekleştirenlerin de yargılanmasının önünü açacak olan referandum, 1980 darbesinin gerçekleştiği gün olan 12 Eylül'de yapılacak. Türkiye genelinde halk oylamasına 49 milyon 446 bin 269 seçmen 151 bin 546 sandıkta katılacak. Sandıklarda 1 milyon 61 bin 137 kişi görev alacak. aslında halk oylamasının mühürleri gurbetçi vatandaşlarımız tarafından havalimanlarında ve gümrük kapılarında basılmaya başlandı. Gurbetçi vatandaşlar 12 Eylül'de gerçekleştirilecek referandum öncesinde oylarını atmaya başladı.

Hayır'a da "evet"

Refarandum tarihi yaklaştıkça siyasetin nabzı da hızlanmaya başladı. Muhalefet referandum için "Hayır" kampanyası başlatırken, AKP'nin "Evet" şarkıları söyleyen seçim araçları sokaklarda dolaşmaya başladı. Bu arada hararetli tartışmalara bir yenisi eklendi. Referandumda sandık görevlilerinin uyacağı kuralları gösteren Yüksek Seçim Kurulu kararına göre oy kabinine giren seçmene, üzerinde beyaz zemin üzerinde "Evet" ve kahverengi zemin üzerinde "Hayır" yazılı olan birleşik oy pusulası ile mühürlenmiş zarfı ve üzerinde "Evet" veya "Tercih" yazan mührü verecek. Seçmen birleşik oy pusulasında, beyaz renk üzerinde ‘Evet', kahverengi üzerinde ‘Hayır' ibaresi bulunan iki ayrı renkten oluşan bu birleşik oy pusulasında, tercih ettiği kısma mührü basacak. Yani bazı mühürlerde "Tercih" bazılarında ise "Evet" yazısı olacak. Bu durumda seçmen "Evet" oyu kullansa da, "Hayır" oyu kullansa da mühründe "Evet" yazısı olabilecek.

Yasal zorunluluk değil

YSK'nın kullandığı mühürlerde "Evet" ya da "Tercih" yazılması yasal bir zorunluluktan kaynaklanmıyor. Anayasa Değişikliklerinin Halkoyuna Sunulması Hakkındaki Kanun'da "Halkoylamasına katılanlar, üzerinde özel işaret bulunan mühürü birleşik oy pusulasında tercih ettiği kısmın üzerine basarak oyunu kullanır" hükmü yer alıyor. Yani yasadaki "özel işaret bulunan mühür" ifadesi dikkate alınarak sadece "Tercih" yazılı mühürlerin kullanılması yönünde karar alınabilirdi.

Mühür diğer tarafa geçerse

Referandumda, beyaz ve kahverengi oyların ayrı ayrı pusulalarda değil de birleşik oy pusulasında yer alması da basılan mührün mürekkebinin diğer tarafa bulaşması halinde kullanılan oyun geçersiz hale geleceği endişesini doğurdu. Ancak YSK, aldığı kararla bu endişeyi gidermeyi hedefledi. Oy pusulasının katlanarak zarfa konulması sebebiyle seçmenin bastığı mührün mürekkebinin oy pusulasının diğer kısımlarına geçmesi oy pusulasını geçersiz kılmayacak. Yani mührün mürekkebi bulaştı diye kullanılan oy geçersiz hale gelmeyecek. Ancak mührün iki tarafa da veya ortaya basılmış olması durumunda oy pusulaları geçersiz olacak. YSK kararına göre, beyaz veya kahverengi bölümlerden birden fazlasına mühür basılmış oy pusulası geçersiz olacak. Ancak başka bir bölüme taşmamak kaydıyla bir bölüme birden çok kere mühür basılması oy pusulasını geçersiz kılmayacak. Yani seçmen tercih ettiği bölüme istediği kadar mühür basabilecek.

Etikhaber

[kadir45]

Bazı kakalaklar var ortada.Belli ki cemaatlerin adamları.Eski yeni ülkücü ayrımı yaparak ve Sn.Bahçeliyi ileri sürerek evet vereceğiz falan diyorlar.
Davanın geçmişine yapılabilecek en büyük saygısızlık budur.Ne zaman ülkücü hareket;hortumcu,vurguncu,yalancı,dolancılarla birlikte hareket etti?Ülkücü hareket ne zaman Türk ün düşmanları ile işbirliği yapanlarla ortak hareket etti?Ülkücü hareket ne zaman binlerce yıllık devlet geleneğimizi darmadağın eden,gözbebeğimiz orduyu yerden yere vuranlarla işbirliği yaptı?Bu kakalaklar nerede yaşıyor?8 yıldır bu ülkenin nasıl idare edildiğini görmüyorlar mı?Bu kadar yolsuzluğu,rezaleti,kanunsuzluğu,kadrolaşmayı farketmiyorlar mı?
Kendilerinden olmayanları seçkinler ilan edip,halkın çocuğu olduğunu ileri sürenlerin;tam bir seçkinler hayatı yaşadığını,israfın binbir türlüsünü sergilediklerini,cemaat şirketleri ile ,o da yetmiyor,Iraktaki çakallarla nasıl ekonomik ilişkilerde bulunduklarını görmüyorlar mı?Kendilerinden olmayanlara ekmek ve iş hakkı tanımıyarak,sadece taraftarlarını ihya ettiklerini bilmiyorlar mı?İşçi cocuğu olmakla öğünen ve bunu millet üzerinde sevimlilik kazanmak için kullanan Cumhurbaşkanı israf rekorları kırıyor.Her yıl makamına tahsis edilen bütçe ödeneğinin 3 katı fazlasını harcıyor.Şimdi gazete5 .com un haberine göre öğreniyoruz ki; eski para birimi ile 1trilyon 600 milyar liraya 2 zırhlı araç alıyormuş.1 tane de dışişleri bütçesinden aldırmış.ŞİMDİ HALKIN ÇOCUĞI İŞÇİ EVLADI ABDULLAH GÜL BİR HALK ADAMI GİBİ Mİ YAŞIYOR,YOKSA SEÇKİNLER GİBİ Mİ?HAYRUNNİSA HANIMEFENDİ NİN KÖŞKTE YAPTIRDIĞI TADİLATLARI FALAN SAYMIYORUM.ONLAR ORTADA YOK DAHA.İSLAM BUNLARA BÖYLE Mİ YAŞAMAYI EMREDİYOR?AYIPTIR BE BU ÜLKENİN KONTROL MÜHENDİSLERİ ARAÇ YOKLUĞUNDAN İNŞAATLARI KONTROLE GİDEMİYOR.POLİS DEVRİYE ARACININ BENZİNİ SAĞDAN SOLDAN DOLDURUYOR.KARDAK A ÇIKARTMA YAPMAYA GİDEN SAT KOMANDOLARI HÜCUMBOTUN BENZİNİNİ CEBİNDEN KARŞILIYOR.LAFA GELDİLER Mİ,TASARRUF GENELEGELERİ ÇOK.SANKİ KENDİLERİ SEÇKİN DEGİLLER.NEYMİŞ BU ÜLKEYİ SEÇKİNLER VESAYETİNDEN KURTARACAKLARMIŞ.TANRI ÜLKEYİ ASIL SİZiN GİBİ KİŞLERİN VESAYETİNDEN KORUSUN!Mesele din ise,bu ülkede kimsenin dininini yaşanmasına hiç bir engel yoktur.Ama cemaatler bu kafada giderlerse,bu ülkede gün gelecek islamın sadece adı kalacaktır.Vatansız bir millet,bağımsızlığını kaptırmış bir millet,dinini bile izinle yaşamak zorundadır.Bugün bana göre bu ülkede cuma namazı kılınamaz.Ama bu dincilerin söyledikleri gibi devlet haşa gavur olduğu için degil.
Bu devletin bağımsızlığı olmadığı için!Çeşitli borç anlaşmaları ile,yabancılara sattığı toprakları,madenleri,fabrikaları ile iktisaden boyunduruk altına girmiş bir ülke bırakın bağımsızlığını;başına çuval geçirilmiş askerinin bile onurunu korumaktan acizdir.Yıllar önce kasten batırılan Türk deniz tarihinin efsane gemisi muvenet-i milliye nin anısını yaşatan muavenet gemimizin batırılışına boyun eğenlerin yaptıkları gibi. Çuval olayında;Ne veriyorsun;müzik notası mı diyecek kadar devlet ciddiyetinden yoksun,korkak ve pısırık bir yönetimin başkanı mı bu ülkenin sorunlarını çözecek?Lafı dolandırmadan çıkıp millete,bu ülkeye özerklikler ve federasyonlar oluşturarak küçük yerel yönetimler kuracaklarını söylesinler.Bunu sırrı sakıklar,osman baydemirler bilmem neler açık açık söylüyorlar.Onlar hiç olmazsa belli bir zihniyet ve düşmanımız.Ama ya kakalaklara ne demeli?Bizden gibi görünüp de işbirlikçilerin değirmenine su taşıyanlara ne demeli?
Dün öğreniyoruz ki;Diyarbakır özerkliği tartışıyor.Bu ne rezalettir?
Nerede bu devletin gücü,nerede bu bu devletin adaleti?Çıkıp da “organları yer degiştirmiş adamlar” gibi,sözde kabadayılık yapıp,devlet terbiyesi ile bağdaşmayan konuşma yapanlardan;bu millet böyle yapay kabadayılılıklar degil,gereğini yapmalarını bekliyor.
Mhp ve onu liderine bulaşanlar;meydanlardaki kılıçdaroğlu-tayyip erdoğan atışmalarını görmüyorlar mı?rte,hangi meydanda bu anayasa maddelerini halka açıkladı?chp kılıçdaroğlu gibi birisinin yönetimi altında akepe degirmenine su taşıyor ve tam olarak rte nin istediği gibi kasaba siyasetçisi ağzı ile akıl almaz saçma sapan tartışmalara girip milletten sözde hayır oyu istiyor.Gidin bir de mhp toplantılarını izleyin.Neden anayasaya hayır denildiğini gayet teknik ve güzel açıklıyorlar.Bu ülkede,bağımsızlık için gerçek savaşı bir tek mhp veriyor.Hem de demokrasi içersinde kalarak.
Tüm kışkırtmalara karşın omurgalı duruşunu hiç bozmayan MHP ye;rte boşuna mı sürekli vuruyor?
Ülkücü hareket bu oyunu bozacak tek partidir bu ülkede.
Çakallar ulumaya devam etsin.Bozkurtlar gereğini yapacak ve referandumda tarihi sorumluluğunu HAYIR OYU KULLANARAK YERİNE GETİRECEKLERDİR!

[cCcBilgecCc]

Eslerine bas ortusu taktiripda medya ordusunun onunde namaz kilan bu donmelerde din iman yok herturlu alavere dalavere bunlarda . Secim sandiginin basina 50 kisi gozlemcide koysak eger secimlerde parmaga murekkep kullanilmazsa ,bu hukumet biraz zor gider basimizdan ,oluyede oy kullandirirlar dagdaki teroristede bosu bosuna cenemizi yormayalim !....

[yalnizreis58]

Daha dün Mafya, Rantci, Kafatasci, Irkci diye hitap ettikleri yigit Ülkücüler, bugün kardesleri oldu. ANAP'tan, Özal'dan sonra simdi de AKP aramiza ayrilik tohumlari ekmeye basladi. Lâkin unutmasinlar ki, Ülkücüler inandiklari dâvâ ugruna ve dâvâ arkadaslari ugruna ceyran yemislerdir, iliklerine kadar bir Kahpenin vuruslarini hissetmislerdir. Ülkücüler cile cekmeyi mübârek kilmislardir. Ve Din icin, Devlet icin, Vatan icin ölümsüzlüge kosanlar, o asmayipta, kesmelerine ragmen yine "DEVLET" diyen Ülkücüler, kisacasi 12 Eylül'de en zararli cikanlar bu Anayasayi degistire bilecek tek kisilerdir. Yoksa 12 Eylül'de isimleri bile duyulmayan insanlarin, hatta ve hatta 12 Eylülü yasamis insanlarin Liderlerine ve Sehitlerine her firsatda dil uzatan birisinin degistirdigi Anayasa'dan meddet ummam. Ha ama hâlâ bazi Agabeylerimiz bu Oyun'a gelipte "Hainlik Edebiyati"ni uyguluyor. Bizler dâvâ arkadaslari icin Meydanlarda, Hastane Koridorlarinda, Maphus damlarinda, hayatlarinda kendilerinden vazgecmis büyüklerimizin hikayelerinle büyüdük, bugünlere geldik. Benim agabey dedigim, reis dedigim, ÜLKÜCÜ dedigim adam birak Anayasa ugruna, Cani pahasina olsada dâvâ arkadasinin kalbini kirmaz! Yani kisacasi gecmiste bu dâvâ icin zindan yüzü görmüs, iskencelere marus kalmis bir cok ÜLKÜCÜ "Evet" diyecek. Simdi onlarin "Evet" demesi onlari Hain mi yapiyor? Asla! Aynisi tam tersini iddia edenler icin gecerli. "Hayir" diyen ÜLKÜCÜLERDE bu Oyunun farkina varmis ve sistem'e karsi durmus. Bu onlari hic bir sekilde Hain yapmaz!