Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - Deniz Feneri paraları böyle beyazlatmış
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

Sayfa: « Önceki  1, 2, 3  Sonraki »  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 2. sayfa (Toplam 3 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Cum Eyl 19, 2008 10:09 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bu konuda yazmak istemiyordum aslında.Bu hırsızlık,Türkiyenin tüm akepeli belediyelerinin yolsuzluklarının yanında devede kulak kalır.
Akepenin iktidarı demokratik olarak kaybetmesinin tek yolu;başta büyük şehir belediyeleri olmak üzere ,belediyelerin bunların elinden kurtarılmasıdır.Deniz feneri için koparılan kıyametin,belediyelerde olup bitenlerin karşısında yerini suskunluğa bırakması ,hedefi saptırmaktan başka bir şey değildir.
Bu konuda kıyamet koparan basın,eğer gerçek yolsuzluk ve hırsızlıkları millete göstermek niyetinde ise;gidip muhalefet belediye meclis üyelerinin feryatlarını dinlesinler ve yayınlarında bunlara yer versinler!
Benim bu olay karşısında zerre kadar söyleyecek bir şeyim yoktur.Ama bugün beni çıldırtan bir olaya tanık oldum ve bunun üzerine bu başlığa bir kaç şey yazıyorum.
Bugün şehir meydanında otobüs duraklarını tam merkezi hareket noktasında,belediyece verilmiş bir büfemsi küçük kondu da,başında turban tek başına bir kız,hala daha deniz feneri adına yardım toplamaya devam ediyor.Ve kimseden de tık yok!Bu da yetmemiş, otobüs duraklarının ilan panolarında çarşaf çarşaf deniz feneri reklamları.
Yüce Türk milletinin yardımseverliğini sömüren bu dallamaların yolsuzluklarını alman mahkemeleri ortaya çıkarırken;adalet bakanı olacak kişi,ergenekon diyerek;insanlara çamur atmakta,bu olaya da seyirci kalmaktadır.
Bu da yetmemiş gibi rte çıkıp bu olayı yazan gazetelerin alınmamasına dair millet çağrılar yapıyor;adalet bakanı olacak kişi de;
biz bu yolsuzluğa karşıyız,ama başbakanın bu işe karıştırılmasını da kabul edemeyiz anlamına gelen laflar ediyor.
Zahit denilen kasa da hala daha rtük ün başında oturabiliyor.
Ben bu kadar yüzsüzlükle hayatım boyunca karşılaşmadım.
O yardım toplayan kıza dedim ki;"sana söyleyecek hiç bir şeyim yok.Sen bir zavallı piyonsun.Seni buraya hangi dallama görevlendirdiyse,gelsin bağışları o toplasın sıkıyorsa".Ben yarın da bu meydandayım bu saatte,öbür gün de.Bekliyorum o dallamayı buraya!
Beni çok üzen bir konu da;bu gibi yolsuzlukları neden biz değil de chp ortaya çıkarıp duruyor?Bizim geçmişimizde böyle bir leke yok.Ama chp nin var!
Bu konular bizim ilgi alanımıza girmiyor mu?Yoksa akepeye böyle suçlamalarda bulursak ,bu millet onu seviyor oyumuz düşer,chp nin bastonu olmuş oluruz endişesi ve hala daha oy hesapları mı var?
Çalışmıyor muyuz,istihbaratımız mı zayıf,neden chp ön plan çıkıyor,bombaları tek tek patlatıyor da biz ayakta uyuyoruz?
Bizim vekillerimizin bu konuda bildikleri bir şeyler yok mu?
Ben artık anlamakta güçlük çekiyorum.Her şeyin oy hesaplarına odaklandığı bir ortamda biz nasıl ülkücülük yapacağız?
Ona sus,buna ses çıkarma,kavga etme,kürtler gelsin akdeniz ünüversitesinde ülküdaşımızı öldürsünler.Bizim vatansever bir ülkücümüz olaya el koysun.Ardından da bu kardeşime kimse sahip çıkmasın.
Ülkücülük artık siliniyor mu?Ülkü gibi yüksek ahlak gerektiren bir dava da ;biz tek bir yolsuzluk ortaya çıkarmayacağız,bombalar ard arda patlayınca,çıkıp bir kaç basma kalıp laf ile olaya salata mı olacağız?
Ne oldu bizim geçen seçimden önceki yüce divan tehditlerimiz?
Neden bunun arkasında değiliz?Tehdit,bir şey bilinirse geçerli ve etkilidir.
Bilmiyorsak neden kuru gürültü ile belgesiz tehdit ediyoruz?Biliyorsak neden bunları millete anlatmıyoruz.Milletvekillerimiz neden milletin
içine inip bu rezaletleri seçimlerden çok önce anlatmıyor.Millet seçim zaman mı gidip bunları açıklayacağız.Muhalefetin bu gidişatı ile bu herifler daha 50 yıl sandıkta tasfiye falan edilemezler!Yeter ki abd bunları deliğe süpürmüş olmaya niyetlenmesin!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Cmt Eyl 20, 2008 9:03 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Beni şu yukarıdaki yazıyı yazmaya iten neden;ufukta beliren yeni bir tehditin hala daha camiamız ve milletimiz tarafından anlaşılmamış olmasındandır.
Bu deniz feneri bir kedi pisliğ,üstü örtülmüş bir rezalet.Peki neden bugün harekete geçildi?Daha önce bu konu neden ortaya çıkarılmadı da bugüne saklandı?
Bunun iki nedeni olabilir.Birincisi abd nin Türkiye den iran meselesi de dahil bazı yeni ve aşırı dayatmaları için akepeyi köşeye sıkıştırark elini güçlendirmek.
İkincisi;ekonomideki rezaletin ortaya çıkmaya başlaması ve millet tarafından farkedilmesi nedeniyle ayni menderes iktidarı gibi puan kaybetmeye başlayan akepenin karşısına bir karşı seçenek olarak chp yi koymak.Chp yi yeniden umut yaparak bir iktidar değişikliği halinde yola onunla devam etmek.
Neden böyle düşünüyorum?Çünkü rte nin ilk iktidara geldiği seçim öncesi;abd de hem rte hem de Baykal gidip o belli lobilerle pazarlığa oturup destek istediler.Kapıdan biri çıkarken diğeri girdi içeri.
Eğer bir kürt olan sarıgül oyunu tutabilseydi,chp çoktan iktidar yapılıp rte süpürülmüştü.Bu bakımdan rte sarıgül olayında Baykala örtülü destek verdi ve sarıgül hakkında soruşturma açtı.
Olay aslında bir chp akepe koalisyonu olarak planlanmıştı 2002 de.Baykal ile rte nin tv deki tartışmalarını izleyenler,böyle bir ortaklık için rte nin nasıl can attığını,razı olduğunu,çocukken simit satma muhabbetlerinde ortak yönleri olduklarını vurgulamışlardı.
ABD NİN HİÇ İSTEMEDİĞİ SEÇENEK MHP İKTİDARIDIR!
ABD ÖZELLİKLE MHP İKTİDARINDA YIPRANAN APOYU ECEVİTİ İKNA EDEREK ŞARTLI TESLİM EDEREK,O TARİHLERDE TIRMANMAYA BAŞLAYAN MİLİYETÇİ HAREKETİ YIPRATMA TERTİBİNE GİRMİŞTİR.
BU TERTİP ÖYLESİNE TUTTU Kİ,SEÇİM GEZİLERİMİZDE BUNU YEKINEN GÖRDÜK!
MHP ABD Nİ DEN İCAZET ALMAYAN VE GENEL BAŞKANI ABD YE GİTMEYEN TEK PARTİDİR.
BU BAKIMDAN DENİZ FENERİ OLAYI CHP YE SIZDIRILMIŞTIR.
BEN DE DİYORUM Kİ;BİZ UYUMAYALIM,BU YOLSUZLUKLARI BİZ BULUP ORTAYA ÇIKARALIM.TURBAN ,ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ GİBİ ABUK SUBUK KONULARI BIRAKIP,YOLSUZLUKLARI ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURALIM.
HEM AKEPE HEM DE CHP DEN MİLLETİ KURTARMANIN TEK YOLU BUDUR.
AMA NBAKIYORUM UYUMAYA VE YAPAY GÜNDEMLER PEŞİNDE KOŞMAYA DEVAM EDİYORUZ.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
Tugrulbeg
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Aug 05, 2008
İletiler: 49
Şehir: Altaylar

İletiTarih: Cmt Eyl 20, 2008 10:47 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Sayin Kadir beg Gönlümüzden geçenlere tercüman olmus gerçekleri bütün ayrintilari ile kaleme aldiginiz için yüreginize saglik.maalesef bütün olup bitenler ,Yapilan siyasi manevralar Türk Milliyetçilerin önünü kesmege yöneliktir.

Bizim çok yanlisimiz oldu bu öz elestiriyi kabullenmemiz lazim,konuyla ilgili olmasa bile kisaca deginmede faydasi var TBMM açilisinda dtp'li pisliklere,''kardeslerime terörist'' diyemem diye zirvalayan bir asiftenin elini sikmamamiz lazim gelirdi.

Konu buharlasan maddiyat olunca konu hakkinda sahsi düsüncem.

Bu zihniyet geçmiste Amgt oldu,Igmt oldu ,zamaninda mantar gibi türeyen Holdingler oldu, Bosna dediler altindan "mercümek''çikti

Birileri tarafindan kurdurulan holding artiklari meblagi ne sifatla topluyordu?'' Faiz haram '' biz kar kayi veriyoruz! bu girisimi baslatan zihniyet nerden nemalaniyordu? al baraka,ortagi kim? yunan dallamasi soros,

Geçmiste Kombassan,Yimpas,Kaldera,Ihlas,ve Jet- pa kamu oyu jet fadil olarak bilir.bu adam için uluslar arasi tutuklama emri çikartildi,tutuklayan olmadi!! siirt'ten Milletvekili seçildi kontejyanindan bosalan yerden gürcü tayyip vekil olarak TBMM sine girdi.

Simdi ise Bosbakan,kasimpasali, ben gürcüyüm esim emine arap diyecek kadar ukela,deniz feneri davasinda Türkiye Cumhuriyetine kafa tutacak kadar tutarsiz

Almanya bu davayi mahkum etti ! tayyip hala tatmin degil.

Yardim konusunda Türk Milleti çok duyarlidir,yardimsever bir yapiya sahipiz

Bu zihniyet neden uganda,sudan,gine,etiopya,banglades,kesmir,filistin,dedilerde!

Dogu Türkistan,Kerkük,Musul,Özbekistan,Güney Azerbaycan demediler.

Kanmayin bu serefsizlere biz yardimsever bir Milletiz illaki yardim yapacak isek önceligi kendi yakinimizda bulunan yardima muhtaç yakinlarimiza yapalim
Son yillarin Almanya'da en büyük sahtekarlik olayi patlak verdi ''Deniz feneri ''Almanya ilgili kisileri yargiladi mahkum etti dolandirilan ve yardim adi altinda birilerinin cebine gidip buharlanan miktar 41.000.000 (kirk bir milyon) euro bu yalnizca bir örnek , yüce Islam'i kendi siyasi çikari kendi mevki çikari kendi maddi çikari için kullanan din bezirgani sarlatanlara karsi lütfen uyanik olalim ,bu utanmaz arlanmaz yüzsüz din bezirganlari tekrar kapinizi çalabilir,bu defa isim ve kurulus degistirerek sizlerden yardim talebinde bulunabilirler,

Mehmetçik Vakfina bagista bulunalim.Sehit Türk evlatlarinin Ailelerinin buna daha çok ihtiyaci var,


http://www.mehmetcik.org.tr/index.php?Lisan=tr

http://www.mehmetcik.org.tr/index.php?Page=Sayfa&No=20
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
-ULKUCU-GARDAS-
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Feb 10, 2004
İletiler: 395
Şehir: İSTANBUL

İletiTarih: Pzr Eyl 21, 2008 8:47 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

ALINTI

Başbakan; "Partimin mensupları olarak, yalan, yanlış haberleri yapan medyaya karşı sizler de kampanyanızı yapın. Bu gazeteleri evinize sokmayın. Bu kadar açık konuşuyorum. Siz mi bize yalan yanlış bu tür kampanyalar yapıyorsunuz! Biz de en doğal hakkımızı kullanıyoruz. Biz de size bu kampanyayı başlatıyoruz, (muhalif gazeteleri) almayacağız. Hangi dilden anlarsanız o dilden konuşacağız. ", dedi ya! Başbakan’a yalakalık yapmayı meslek haline getiren bazı köşe yazarları bile n’oluyoruz telaşındalar. Başbakan, önce Şaban Dişli rüşvet olayı, ardından, Almanya Deniz Feneri davasındaki mahkûmiyet kararları ile büyük yara aldı. Ringde kavga eden rakibinden aldığı yumruklarla açılan kaşından akan kanlar durdurulamadığı için gözü kapanan boksör durumunda! Yumruklarını rastgele savuruyor, sallıyor. Bazen, havayı dövüyor. Bazen, kural dışı belden aşağı vuruyor. Faullü dövüşüyor. Gözleri kapanmış olduğundan ‘görmüyor’, mazurdur. Ancak bu mazuriyet, fauller kasdilik kazanıncaya kadardır. Başbakan kasten bilerek ve taammüden faul yapıyor. ‘Her şey mubah’, felsefesiyle kavga ediyor. Diskalifiye edilmesi gerekir!



Ancak bilinmesi gereken bazı şeyler var ki muhalif basının telaşına mahal bırakmayacaktır. Bir defa, “Muhalif gazeteleri almayın, okumayın.”, çağrısının yapıldığı tabandakiler zaten para verip gazete okumazlar. Onlar, kapılarına bırakılan AKP ve Erdoğan’ın reklam gazeteleri haline gelmiş yandaş medyanın, ‘beleş’ gazete tüketicileridir. O ‘beleş’ dağıtılan gazetelerin okunduğu da zaten su götürür! Ya mutfakta tencere altına konularak kullanılırlar, ya da kışın ‘beleş’ kömürü tutuşturmak için, ‘tuturuk’ olmak üzere biriktirilirler.



Muhalif medyanın, Başbakanın, ‘okumayın!’ kampanyasının tarihinden itibaren tirajlarını bir kenara not alınız. Kampanyanın ilerleyen günlerindeki tirajlarla karşılaştırınız. Hiçbir eksilme olmadığını göreceksiniz. Hatta ben tirajların artabileceği kanaatindeyim. İddiayı sevmem ama bu sonuçtan eminim. Kendi gazetemde de tiraj bilgilerini günü gününe izleyeceğim. Tirajımızda düşme olursa buraya yazacağımdan, Başbakanın, ‘okumama, okutmama!’ kampanyasından etkilendiğimizi yazacağımdan kimsenin kuşkusu olmasın.



Başbakanın çağrı yaptığı kitlenin, ‘biat kültürüyle’ hareket ettiği düşünüldüğünde, muhalif basının okuyucularının zaten ‘sürü’, ‘sığır’ psikolojisi dışında okurlar olduğu gerçeği ortaya çıkar. Onlar da, ‘güdülmeyi’ sindiremezler. Erdoğan’ın sanırım sadece bu kampanyası havada kalacak, muhaliflerine zarar veremeyecektir.



Başbakanın, bu kural ve kaide tanımaz, faullerle dolu kavgasının bir tek faydası olacaktır. AKP’ye Milli Görüş tabanından olmadığı halde propagandalara aldanarak oy verme gafletine düşmüş olanlar, ‘uyanacaklardır!’. Eğer halen, ‘beleş’ kömür, erzak ‘bağımlısı’ yapılamadılarsa büyük ihtimalle oy verdikleri partiyi değiştireceklerdir. AKP’den de Erdoğan’dan da vazgeçeceklerdir. Erdoğan’ın telaşı da bundandır.



Başbakan mazurdur, çünkü Anayasa Mahkemesinin kararıyla AKP’nin Laiklik karşıtı odak olduğu kararı, Şaban Dişli rüşvet vakası, Almanya Deniz Feneri’ne el konulması, sorumlularının mahkûm olmaları, sıranın Türkiye şubesine geliyor olması, onun gözlerini karartmıştır. Aldığı darbeler sebebiyle şaşkındır. Şoktadır. Telaş içindedir. Ne yaptığını bilmez haldedir! Mazurdur.

ALLAH(c.c.) emanet olunuz

ALLAH (c.c.) TÜRKÜ KORUSUN VE YÜCELTSİN (ÂMİN)
TANRI TÜRKÜ KORUSUN VE YÜCELTSİN (ÂMİN)



Dursun BERKOK
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder MSNM
altaylar
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Jan 09, 2006
İletiler: 262
Şehir: Almanya

İletiTarih: Pzr Ekm 12, 2008 10:44 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Tam gündemde Deniz Feneri davasi varken, belkide ucu taa rte ye gidebilicek iken, Türkiye`yi nasil hortumladiklari ortaya cikacak iken gündem 21 sehidimizle sarsildi.

Sehitlerimizin acisindan tüm gündemi unuttuk.

Kimbilir deniz feneri olayinin üzerine gidildikce daha ne pislikler ortaya cikacakti, daha kac kisinin adi karisacakti olaylara!

Alıntı:
Alıntı:
Başsavcılık, gerekli görülürse tüm dosyayı Almanya’dan getirtilip inceleme başlatabilecek. Başsavcılık, bu iddiaları kendi görev alanı içinde görmezse herhangi bir işlem yapmayacak.

Başsavcılığın rutin incelemesi Anayasa ve Siyasi Partiler Yasası hükümleri kapsamında yürütülüyor. Anayasa’nın 69. maddesi, "Yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden maddi yardım alan siyasi partiler temelli olarak kapatılır" düzenlemesini içeriyor.


Belkide bu olay akp nin kapatilmasina kadar gidebilecekti.

Ne oldu acaba ?

Mehmetciklerimiz tesadüfenmi tam bu siralarda sehit edildi?

Yoksa böylesine ciddi bir durumda gündem degistirilmeyemi calisildi?


Unutmayalimki ABD de ortadogu projesi ugruna ikiz kuleleri vurdurtup
kendi insaninin canina kiymaktan cekinmemistir!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Pts Ekm 13, 2008 8:54 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

altaylar ülküdaşımızın yukarıdaki bu yorumuna kesinlikle katılıyorum.
akepe ile pkk gayet güzel yardımlaşmak suretiyle birbirlerini zor durumlardan kurtarıyorlar.akpe ile pkk ayni dış odaklara hizmet eden iki yığındır.Dolayısıyla bu baskının akepenin çok güç durumda kaldığı bir döneme rastlaması bana göre de rastlantı değildir.İpin ucunda akepe ile pkk kuklalarını oynatan bir kuklacı var.Bu kuklacı da abd dir.
Gerçekten bu rezalet olay,son baskınla tamamen kapatıldı ve gündemden düşürüldü.Pisliklerinin üstü de bu şekilde örtüldü.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
altaylar
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Jan 09, 2006
İletiler: 262
Şehir: Almanya

İletiTarih: Pts Ekm 13, 2008 10:16 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Daha iki gün önce Star tv de iki kisi konusma yapti.

Sahislarin isimleri aklima gelmiyor. Bu kisiler TBMM tarafindan 2002 senesimde kurulan, TC deki yolsuzluklari arastirmakla yetkili bir kurulusun
mensublari. Hatta birisi akp den istifa etmis, TBMM de kendisine HZ Hamza diye hitab ediyorlarmis.

Bu sahisin anlatmasina göre akp den ayrilma sebebi ise, akp icerisindeki yolsuzluklardan, artik bunlara tahammül edemediginden.

Bu kurul 2002 yilinda kuruluyor, o zamanlar akp hükümeti iktidara yeni geldigi icin tam destek veriyor kurula. Ilerleyen yillarda ise akp bu kurulun sürekli önünü kesiyor ve isini yapmasina mani oluyor.(kendi pislikleri ortaya cikmasin diye).

Bu iki kurul üyesi su an ellerinde 16 konuda yolsuzlukla ilgili belgelerin ve 1000 leri asan belgelerin oldugunu, fakat 100 den fazla danistaya ve mahkemeye suc duyurusunda bulunmalarina ragmen hicbir sonucun cikmadigini bildiriyorlar. Bu suc duyurularindan su an Türkiyede hic bahsedilmedigini belirtiyorlar.

Bir baska konuda; su anki akp genel baskan yardimcisi resmen danistay karariyla hayali ihracatci oldugu ve dolandiriciligi tesbit edilmis ve mahkemece karar cikmistir. Bosbakan beyimizde bu kisiyi kendisine pati genel baskan yardimcisi yapiyor.

Ülke kimlerin eline kalmis yaaa!

Herhalde deniz feneri konusunun üstüne örtü örtülür.


En son altaylar tarafından Pts Ekm 13, 2008 11:11 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
hilalugruna1
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Apr 18, 2008
İletiler: 178
Şehir: ERGENEKON

İletiTarih: Pts Ekm 13, 2008 10:50 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Evet bende Altaylar Ülküdasimizin yazdiklarina katiliyorum.Ne tesadüf,ki akepe,nin kapatilma sürecinde,de ayni terör eylemleri oldu ve kararin aciklanmasina 1 gün kala istanbulda ,ki patlamada bir tesadüfmüydü ,Denizfeneri gündemdeyken bu hain saldirilarin yasanmasida dolayisi ile düsündürücü ,bir degil iki degil ne zaman akepe ile ilgili gündeme düsen konu varsa bir sekilde ,demiyelim bu sekilde hain saldirilarla gündem farkli boyutlara gecmistir zaten yillardir hacli zihniyeti,nin Türkiye,nin ic ve dis düsmanlari,nin istedigi de bu degilmi ,Türkiye saha kalkacak atilimlarda bulunmasin , böylesi dehset dolu terör olaylariyla adeta kendi derdine yansin sagina ,soluna kipirdamasin hesabi ile ,de bu terörü bitirmeyeceler,bitmiyorda:((
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
EgE
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 1129
Şehir: EGE DENİZLİ

İletiTarih: Sal Ekm 14, 2008 2:36 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Deniz Feneri yolsuzlugunu unutmayalim unutturmayalim her ortamda dile getirelim baslarina kakalim.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
EgE
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 1129
Şehir: EGE DENİZLİ

İletiTarih: Per Kas 06, 2008 9:08 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Alıntı:
AKP'ye Deniz Fener'i şoku!



06 Kasım 2008 Perşembe 09:37

Yargıtay, AK Parti - Deniz Feneri ilişkisine el attı. Başsavcılık hem AK Parti'yi hem de Almanya'daki davayı incelemeye aldı.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'dan ikinci iddianame hazırlığı.. Başsavcı Deniz Feneri iddianamesinin Türkçe çevirisini istedi.

Yalçınkaya AK Parti'nin peşini bırakmış değil. AK Parti'nin dernekten para yardımı aldığına dair iddialar üzerine inceleme başlatan Yalçınkaya, delil arıyor.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada Deniz Feneri davasına ilişkin tüm bilgi ve belgeler Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istendi.

Bir siyasi parti hakkında kapatma davası açılabilmesi için ya bölücü eylemlerin yada laiklik karşıtı eylemlerin odağında yer alması ya da yurtdışından para yardımı alması gerekiyor.

Para yardımı aldığına ilişkin bir belge ya da bilgi ulaşması durumunda AKP hakkında yeni bir kapatma davası açılması da gündeme gelebilecek.

HİÇ ENDİŞEMİZ YOK

Yargıtay Başsavcılığı'nın, AK Parti ile Deniz Feneri arasındaki ilişkiyi belirlemek için harekete geçmesi üzerine AK Parti'den ilk açıklama geldi.

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, AK Parti ile Deniz Feneri arasındaki ilişkiyi belirlemek üzere Yargıtay Başsavcılığının harekete geçmesi üzerine "Endişemiz yok. Yurtdışından yardım almadık" dedi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebini medyadan öğrendiğini belirten Şahin, bu konuda bir endişeleri olmadığını, herhangi bir hesap kitapları bulunmadığını söyledi.


Internethaber.com



EgE demiş ki:
Tarih: Cuma 10.10.2008

Bir düsüncemi daha paylasmak istiyorum. AKP´ye kapatma davasi acan Abdurrahman Yalcinkaya´ninda bu oyunun parcasi olduguna inaniyorum. Bu kapatma davasi bir senaryoydu. Bu adami zaten hic gözüm tutmamisti. Var bu iste bir is diyordum. Iyi arastirmak lazim bu adami. Danisikli dövüs gibi kapatma davasi acildi, başindan biliyorlardi kapatilmiyacagini. Bu adam kesinlikle onlardan birisi.



Akepeye acilan 2. kapatma davasi olacak bu. Yaklasik 1 ay önce demistim bu bassavciya güvenmiyorum diye. Düsüncelerim halen bu yönde. Yine bir senaryo. Yine danisikli dövüs. Kapatilmayacagini cok iyi biliyorlar. Minareyi calan kilifini hazirlar. Maksat AKP`nin düsmüs oldugu oylarini yükseltmek oldugunu düsünüyorum. Para yardimi aldigina dair delil bulunursa kapatma davasi acilir ve bu sefer mutlaka kapatilmasi gerekir normalinde. Hic oraya kadar varacagina inanmiyorum. Sanirim delil melil bulunmayacak ve akepe aklanmis olacak ve bu süre icinde yerel secimler icin oylarini yükseltmis olacaklar akepenin...diye düsünüyorum.

Umarim yaniliyorumdur ve deliller bulunup kapatma davasi acildiginda gercekten de akepe kapatilir...hadi bakalim hayirlisi.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Vuslatim
Forum Yöneticisi
Forum Yöneticisi



Kayıt: Nov 02, 2004
İletiler: 3121
Şehir: Turan/Almanya

İletiTarih: Per Şub 19, 2009 2:20 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder



Alman Savcı'dan Şahin'e ders gibi yanıt




Alman Savcı'dan Mehmet Ali Şahin'e ders gibi yanıt: Bizde adalet bakanları dosyalara karışmaz!

CHP MYK üyesi Ali Kılıç'ın Deniz Feneri dosyasını Türkiye'ye getirdiklerini açıklamasının ve dosyadan bazı bilgileri basınla paylaşmasının ardından Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, "Alman makamları dosyayı Türkiye'ye göndermeden önce eski bir gazeteci arkadaşa vermişse, Dışişleri Bakanlığı da bu konuda Alman makamlarından açıklama beklemektedir. Alman Adalet Bakanı misafirimiz olacak ve bu konuyu da kendisiyle görüşeceğim" şeklinde bir açıklama yaptı. Frankfurt Savcılık Sözcüsü Hakim Doris Müller-Scheu ise "Bizde Adalet Bakanları dosyalara karışmaz, bilmezler bile" dedi. İşte Gazeteport'un haberine göre Alman savcının ders gibi cevabı: "Tabii bakanınız istediği adalet bakanı ile görüşebilir ama adalet bakanı da ona, ‘Dosyayı kimin sızdırdığını ben nereden bileyim?' diyecektir. Benim de ifade ettiğimden farklı bir şey o da bilmiyordur. Ayrıca bizde adalet bakanları hukuk davalarına ve dosyalara karışmazlar. Bilmezler de dosyaları, görmezler de. Kaldı ki Adalet Bakanınız davet edecekse Federal Adalet Bakanı Bayan Zypris'i değil, Frankfurt Eyalet Adalet Bakanı Bay Hahn'ı davet etmeli çünkü bizde federal sistem var ve Frankfurt'tan Bakan Hahn sorumlu."

CHP'nin dosyası eksik aslı pazartesi geliyor

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın "Devletin gücü yetmiyor, dosyayı CHP getiriyor. İşte sana dosya, harekete geç" demesinin ardından Almanya'dan 150 gündür gelmeyen Deniz Feneri dosyasını gündemin ilk sırasına oturdu. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in Dışişleri Bakanlığı kanalıyla Almanya'da Ali Kılıç'a dosyanın nasıl verildiğini sorması, dosyanın akıbeti konusunda da merak yarattı. Alman kaynakların verdiği bilgiye göre CHP'nin ele geçirdiği Deniz Feneri dosyası "gerçek dosya" değil. CHP milletvekili Ali Kılıç tarafından ‘özet dosya' diye açıklanan dosya, dava Almanya'da devam ederken tarafların talebi üzerine Alman Savcılığından çıkan ve basına da sızan belgelerden oluşuyor.

Dosya niye gecikti?

Dava dosyasının gecikmesinin ardında ise, Türk Adalet Bakanlığının, sadece dava dosyasını değil, ek başka belgeleri de istemesi yatıyor. Edinilen bilgiye göre Adalet Bakanlığı, Türkiye'nin Berlin Büyükelçiliği aracılığıyla Almanya'ya yaptığı resmi başvuruda, dava dosyasıyla birlikte bu davada adı geçen kişi ve kuruluşlar hakkında da bilgi istedi. Adalet Bakanlığı'nın talep yazısında bazı "sorular" da yer aldı.


Etikhaber
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
sinan37
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 17, 2006
İletiler: 558
Şehir: Kastamonu

İletiTarih: Cum Şub 20, 2009 6:49 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Deniz Feneri dosyası sanki uzayın derinliklerinden geliyor gibi 6 aydır gelemedi ülkemize .Her nasılsa chpli vekil aldı geldi..vay senmisin almanyadan getiren bakan ve başbakan korktu ve bastılar yaygarayı..utanmasalar almanyaya nota verecekler niye dosyayı verdiniz diye......

NASIL BİR ÜLKEDE YAŞIYORUZ ALLAH'IM..ŞU YOLSUZLUKLARIN BİNDE BİRİ GAVUR DEDiĞİMİZ ÜLKELERDE OLSA HÜKÜMET ÇOKTAN GİTMİŞTİ.

KIYAMET HACIDAN HOCADAN KOPACAK DERDİ ESKİDEN DEDEM..

AH RAHMETLİ DEDEM DEMEKKİ BU GÜNLERİ O GÜNLERDEN GÖRMÜŞ...
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
tamerr
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Feb 27, 2006
İletiler: 416

İletiTarih: Cum Nis 24, 2009 10:16 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Alıntı:


Deniz Feneri'nde bir skandal daha
24.04.2009 - Bu haberi 3191 kişi okudu.
Alman savcıların Türkiye'deki 15 asli failin ifadesinin alınması için Ankara'dan talepte bulunduğu ortaya çıktı. Adalet Bakanlığı 'Böyle bir dosya yok' diyor.

Alman Savcılık yetkilileri, “Deniz Feneri dosyası ile birlikte gönderdiğimiz bir dosya ile Zekeriya Karaman ve Zahid Akman’ın da aralarında olduğu 15 kişi hakkında bilgi istedik. Yanıt verilmedi” açıklaması yaptı

Deniz Feneri e.V. soruşturmasında bir skandal daha ortaya çıktı. Almanya’daki Frankfurt Savcılığı’nın, ifadesini alıp, tutukladığı Mehmet Gürhan, Firdevsi Ermiş ve Mehmet Taşkan hakkında yargılamayı sonuçlandırdıktan sonra aralarında RTÜK Başkanı Zahid Akman ve Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman’ın da bulunduğu 15 kişi hakkında Türkiye’den “adli yardımlaşma” kapsamında bazı bilgileri talep ettiği ve 2 aydır hiçbir yanıt alamadığı belirtildi. Adalet Bakanlığı yetkilileri, Almanya’da böyle bir talebin yer aldığı bir dosya gelmediğini açıklarken, Frankfurt Savcılığı Sözcüsü Doris Müller-Scheu, adli yardımlaşma talebini içeren dosyanın Deniz Feneri e.V dosyası ile birlikte Türkiye’ye gönderildiğini söyledi. Gazeteport’tan Safile Usul’a konuşan Doris Müller-Scheu, bir süre bekleyeceklerini, adli yardım talebi çerçevesinde istedikleri bilgiler gelmezse kendi imkanlarıyla soruşturmayı tamamlayacaklarını belirterek şu açıklamayı yaptı:

’Beklemeyiz’
“Türkiye’den talep ettiğimiz bilgiler elimize ne zaman geçer, Türk makamları istediklerimizin ne kadarını verir, yoksa hiç mi bilgi vermez, bunu şu anda bilmiyoruz. Almanya’da suç teşkil eden bazı eylemler Türkiye’de suç olmayabilir, O zaman Türkiye bu gerekçeyle bize vermesini istediğimiz bilgileri vermeyi reddedebilir. Biz soruşturması devam eden bu şahısyarı Türkiye’ye gelip sorgulayamayacağımıza göre, Türk Adalet Bakanlığı’nın bizim için bu sorgulamayı yapıp, elde edeceği bilgileri bize yollamasını bekleyeceğiz. Eğer istediğimiz bilgilerin gelme süresi uzarsa, o zaman daha fazla beklemeden, soruşturmayı kendi imkanlarımızla nasıl sonuçlandıracağımızı düşünürüz. Şimdilik bekliyoruz.”

’Bizde dosya yok’
Savcılık Sözcüsü Doris Müller-Scheu’nün açıklamalarıyla ortaya çıkan, Almanya’nın adli yardım talebiyle ilgili dosyayı, Ankara’da Adalet Bakanlığı yetkililerine sorduk, “Bizde böyle bir dosya yok” karşılığını aldık. Uluslarası Hukuk ve Dışilişkiler Genel Müdürü Ahmet Fırat, VATAN’ın Basın Müşavirliği aracılığıyla konuya ilişkin sorusuna şu yanıtı verdi: “Benzer haberler, Almanya’daki Deniz Feneri dosyasının geldiği günlerde de çıktı ama bize böyle bir dosya gelmedi. Ne o zaman gelmişti ne de aradan geçen sürede böyle bir dosya gelmiş değil. Almanya’dan böyle bir dosya gelse bu Adalet Bakanlığı’na gelir ve bunu biz kesin olarak bilirdik.”

Sözcü ısrarlı: Talep ettik
Bunun üzerine Frankfurt Savcılığı Sözcüsü Doris Müller-Scheu ile bu kez de biz konuştuk. Müller-Scheu, Adalet Bakanlığı’nın “Dosya gelmedi” açıklaması hakkında bir yorum yapmak istemedi. Fakat, Almanya’nın Zahid Akman ve Zekeriya Karaman dahil 15 kişi hakkında bazı talepleri olduğunu, bununla ilgili dosyayı, Türkiye’nin talep ettiği Deniz Feneri e.V. dosyasıyla ile birlikte gönderdikleri bilgisini teyid etti.

Almanya’daki Deniz Feneri e.V. davası 1 Eylül 2007’de başlamış, 17 günde karara varılmıştı. Mahkeme, 2004 yılında kurulan derneğin, 41 milyon euro bağış topladığını, bu paranın 12 milyon euroluk kısmının usülsüz harcandığını tesbit etmişti. Buna göre, hakkında soruşturma yürütülen 18 kişiden üçü çeşitli cezalara çarptırıldı. Mahkeme, “Asıl failler Türkiye’de” diyerek Türk adli makamlarının da harekete geçmesi gerektiğine işaret etmişti.

Frankfurt savcılığı “asıl failler” diye nitelenen ve aralarında RTÜK Başkanı Zahid Akman ve Kanal 7 Televizyonu Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman’ın da bulunduğu 15 şüpheli hakkında soruşturmayı sürdürürken, adli yardım talebi kapsamında, bu kişilerin para hareketlerini ve ifadelerini içeren bilgilerin gönderilmesini talep etti.

3 tercüman 59 gündür çalışmayı sürdürüyor
Almanya’daki Deniz Feneri e.V. davasının Türkiye ayağına ilişkin iddialarla ilgili soruşturma kapsamında istenen dosyanın çevirisi de bitmedi. 24 Şubat’ta savcılığa teslim edilen dosyayı 3 tercüman 59 gündür çevirmeye çalışıyor. Dosya, İşçi Partisi’nin 8 Eylül 2008’deki suç duyurusunun ardından başlatılan soruşturmadaki talep üzerine 170 gün sonra 24 Şubat 2009’da Ankara Başsavcılığı’na ulaşmıştı. Tercüme bitse bile, soruşturmanın ayrıntılarının kamuoyu tarafından öğrenilmesi önünde hukuki engeller var. Dosyadaki kısıtlama kararına göre soruşturma tamamlanıncaya kadar davada şikayetçi olan İP ile şüpheli konumdaki kişiler ve vekilleri dosyadan belge ve bilgi alamayacak.

(Vatan)



Komedi gibi, şöyle bir baktım başlığı açtığım tarihe eylül 2008, tamı tamına 9 ay geçmiş üstünden, hala bir sonuç yok ortada? Üstüne üstlük dosya üstünde kısıtlama var, hukuk kime hukuk? hukuk bu kadarmı ayaklar altına alınır? Bekleyelim görelim bakalım, yoksa diyorum acaba akepeyledemi alakası var bu deniz fenerinin? yoksa neden bu kadar uzasın ki?


Saygılarımla
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
tamerr
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Feb 27, 2006
İletiler: 416

İletiTarih: Sal Arl 08, 2009 11:13 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Alıntı:
Başbakan, Akman’a soruşturma izni vermedi


Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, halen RTÜK üyesi olan Zahid Akman ve diğer üyeler hakkında, “Resmi evrakta sahtecilik, görevi kötüye kullanma, denetim görevini ihmal” suçlamasıyla soruşturma başlatılması yönündeki izin talebi Başbakan Tayyip Erdoğan’dan döndü.

Bunun üzerine savcılık ile şikâyetçi eski RTÜK uzmanı Cengiz Özdiker, Danıştay’a itirazda bulundu. Özdiker’in savcılığa verdiği dilekçeyi işleme koyan Memur Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Alp Arslan, yaklaşık üç ay önce Başbakanlık’tan iddiaların araştırılması için soruşturma izni istemişti. Dilekçede, “RTÜK’ün gelirlerinin kanunla özel radyo ve televizyon kuruluşlarının yıllık brüt reklam gelirinden yüzde 5 oranında ayrılacak paylar hususu bulunmasına rağmen belirtilen bu gelirin toplanmadığı, sponsorluk ve tanıtım hizmet gelirleri hesabına kaydedilen program destekleme gelirlerinin beyan edilmediği, dolayısıyla anılan gelirler üzerinde üst kurul payı ile eğitim katkı payı ve özel iletişim vergisini ayırmadıkları” öne sürülmüştü.



NEDEN SORUŞTURMAYA İZİN VERİLMİYOR???

BAŞBAKAN NEDEN BUNLARI KORUYOR???

BU ÜLKEDE NELER OLUYOR???

................................
..........................
.................
.................
..........
.....
...
.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 2. sayfa (Toplam 3 sayfa)

Sayfa: « Önceki  1, 2, 3  Sonraki »  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1