Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - HAİN PLAN....
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

Sayfa: « Önceki  1, 2, 3, 4  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 4. sayfa (Toplam 4 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
asena_20
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Jun 02, 2005
İletiler: 7
Şehir: türkiye

İletiTarih: Pts May 29, 2006 1:21 pm    ileti konusu: BUNU DA MHP'YE MAL ETMEYE ÇALIŞIYORLAR Alıntıyla Cevap Gönder

Saldırıya Polat Alemdar benzetmesi
Bugün yazarı Nuh Gönültaş, Danıştay üyelerine yönelik kanlı saldırı ile Kurtlar Vadisi arasında bağlantı kurarak bazı sorular yöneltti. İddialarını bir bir sıralayan Gönültaş, şöyle uyardı:


POLAT ALEMDAR VE ADAMLARI DA SERBEST BIRAKILMAMIŞ MIYDI?

Susurluk'tan hangi çeteci hüküm giydi? Şemdinli'nin üstü nasıl örtüldü veya Sauna Çetesi faillerine sahi ne oldu?. Hangi darbenin yapıcıları, hazırlayıcıları cezalandırıldı?

Bu ülke böyle bir ülke işte.

Rahmetli Turgut Özal Cumhurbaşkanıyken kendi suikastçisini bulamadı. Hangi siyasi cinayet aydınlatılabildi?

Bu anlamda söyleyeceksek eğer, Türkiye dünyanın en karanlık ülkelerinden birisi, maalesef! Yıllardır derin devletçilik oyununun kurbanı bir ülke, bir millet var bu topraklarda!

Evet neler oluyor?

Danıştay saldırısının Türkiye'yi laik-anti laik ekseninde kutuplaşmaya, gerginlik ve kaos ortamına sürüklemeye çalışan güç odaklarınca planlanmış, örgütlü bir saldırı olduğu muhakkak. Türkiye'nin kaderine hükmettiğini sanan derin provokatörlerin harekete geçeceği son 3 aydır yazılıyordu.

AKP hükümetine yeni cumhurbaşkanını seçtirmemek için tüm yollar denenecekti. Bireylerin değil, devletin derin birimlerinin provokasyonu tehdit ediciydi. Suikasta azmettiren, 1999'dan beri yeni konsept belirleyen Yeni Ergenekon, "siyasi sonuçlar düşünerek" kanlı düğmeye basmıştı.

Polis, şubat ayındaki Küre Operasyonu sırasında Sauna Çetesi benzeri 11 ayrı grubun faaliyet gösterdiğini belirlemişti. Danıştay'a saldırı düzenleyen grup belirlenen 11 ayrı gruptan biriydi. Bu grupların birbirleriyle üst noktada irtibatı bulunuyor.

Kilit bilgi Arslan'ın cebinden çıkan VKGBH kartvizitiydi. TİT'in bugünkü devamcıları olan Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi (VKGBH) ve Ulusal Birlik Partisi'yle birlikte başka bir ulusalcı oluşum Türk Solu dergisi.

Kim bunlar ve ne yapmak istiyorlar?

Bir yıl içinde ülke çapında 190 şube açtılar ve sıkı durun yükselen güç Türk milliyetçiliğini kullanarak 3 milyona yakın üye kaydettiler. İlçeler hatta köylerde bile örgütleniyorlar. Mesela Mersin'de 70 bin üye kaydedilmiş. Kürt-Türk savaşı için seçilen provokasyon şehri Mersin'de yeni olaylar bekleyin.

Dün kavga edilen Perinçekgiller'le bugün kol kola yürüyorlar. Biri geriyor, diğeri vuruyor.

Film, 1980 öncesini andırıyor. Dergileri 250 bin basılıyor, bir milyondan fazla tüzük teşkilatlara gönderilmiş durumda. Giriş aidatları 40 YTL, yıllık üyelik aidatı ise 100 YTL olmasına rağmen, süratle büyüyorlar. Genel merkez olarak bir senede 1,5 trilyon lira para harcanmış.

Söylemleri ilginç. PKK'ya karşılar. İddialarına göre, Türkiye'deki sivil toplum örgütlerinin yüzde 93'ü dışarıdan destekleniyor.

Kim kimdir, kimin eli kimin cebinde yıllardır araştırdıklarını öne sürüyorlar. Bilgi kirlenmesi savaşı için ortam hazırlıyorlar. 21 bin tane büyük şirketin 19 bininin Mason olduğunu belirtiyorlar. Bu milliyetçi söylemleri nedeniyle DYP veya MHP'ye oy verecek bir kitle topluyorlar!

Her seçim öncesi toplum mühendisliğine soyunan Ergenekon, her seferinde sandıkta hezimete uğramasına rağmen pes etmiyor. Muhtemel bir erken seçimde MHP ve DYP'yi Meclis'e sokup CHP ile üçlü koalisyon kurdurmak ve CHP'li bir cumhurbaşkanını yeni parlamentoya seçtirmek ana hedefleri!

Bundan sonraki psikolojik terör savaş taktiği ve hedef, sağ ve soldan meşhur aydın, gazeteci-yazar veya bir siyasi olabilir.

Meclis'te 360'ın üzerinde milletvekili bulunan bir iktidarı seçim tarihini erkene almaya zorlamak kolay değil. Bu sebeple de "En kötüye hazırlanın", yeni provokasyonlar sahneye konabilir. Zira hükümet, derin devletçilik oyununu gördü ve rest çekti.

Bakalım üst noktada duran ulaşılamayan güç Ergenekon'un kirli derin devletçilik oyunu, kesin hezimete uğrayacak mı? Danıştay provokasyonu, derin çeteleri temizlemek için hükümetin eline güçlü bir koz verdi. Bakalım becerebilecekler mi?




gönüldostlarım okuduğunuz gibi herşeyi mhpye mal etmeye çalışıyorlar.böyle bi yazıyı okudum ve sizlerlede paylaşmak istedim.

SAYGILARIMLA..........
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder MSNM
_kendim
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Jan 03, 2006
İletiler: 130
Şehir: Türkiye

İletiTarih: Pts May 29, 2006 1:47 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Zaman gibi 'çoksesli' yani ne kadar Türk düşmanı ve sözde İslamcı varsa hepsini bünyesine toplayan bir gazetede yazmak kolay değil tabii...

Zaman, Muzaffer Tekin için günlerce 'kilit isim' deyip durmuştu.Yani fetocular topyekün saldırıya geçtiler, milliyetçilere karşı.Doğal olarak kalemşor gönültaşın hedefi de MHP oldu.Kadın ne kadar milliyetçi örgütlenme varsa kinin kusmuş, düşmanımızı tanıma yönünde önemli bir yazı bu bence.

Saygılar
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSNM
kocakurt_adil
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Jan 27, 2006
İletiler: 104

İletiTarih: Pts May 29, 2006 8:41 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

DANIŞTAY SALDIRISI OLDUĞU GÜN AKŞAM KANAL 7 HABERİ SEYREDİ
YORUM OLAYI ANLATIŞ GÖRÜNTÜYÜ VERİŞ ŞEKLİ BENİ ŞOK ETTİ.
OLAYI YAPAN ALPARSLAN ARSLAN MİLLİYETCİ İDİ DEĞİLMİ DİYOR O ARA
BİRKİŞİ BELİRİYOR EVET MİLLİYETCİ ARKADAŞIM BENDE ÜLKÜCÜYÜM
DİYOR NE ZAMAN BULDUN NE ÇABUK KEŞFETTİN BUNE İSTİHBARAT
BENCE BU KOMPLO TÜRK MİLLİYETCİLİĞİNE MHP NİN ÖNÜNÜ KESMEK
İÇİN BOPCU DİYALOGCU DİNCİ TAYFANIN MARİFETİ KANAL7 Yİ İZLEYEN
LER BUNU ANLAMAMASI İMKANSIZ
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
mustafayaman
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Jan 09, 2006
İletiler: 315
Şehir: türkiye

İletiTarih: Pts May 29, 2006 8:54 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Danıştay’a girip, hedef gözeterek 2. Daire Üyelerine kurşun yağdıran eli kanlı katilin cinayetinin analizi herhalde dünyanın başka hiç bir yerinde böylesine saçma, tuhaf, yönlendirmeli yapılamazdı…

Eli kanlı katilin vurmak istediği elbette ki, sadece Danıştay üyeleri değildi…

Katil biliyordu ki, her şeye maydanoz, kesin inançlı, amigo medya sayesinde sıktığı 11 kurşunla neredeyse bütün Türkiye’yi vuracak…

Katil belki tam olarak bunu böyle kavramamış olsa da bu olayın arkasında, önünde duran, planlayıp azmettirenler elbette ki, bunu tam olarak biliyordu…

MHP’nin, ufuklu, uzak görüşlü, bilge lideri Dr. Devlet Bahçeli’nin çok uzun bir zamandan beri ülkücüleri sokağa çekmek, porovokasyonların içine almak isteyen güruhlara karşı çok net, açık mesajları dahi gözardı edilerek, böylesine bir saçma sapan eylemin hiçbir tarafında bir ülkücünün asla bulunamayacağı gerçeği hiçe sayılarak bazı gazeteler hemen atıldılar: “Katil milliyetçi- ülkücü geçmişe sahip…”

Milliyetçi, ülkücü geçmişe sahip olmak nasıl oluyorsa?...

Medya hemen teşhisi koyuveriyor…

Ellerinde “milliyetçilik, ülkücü geçmiş ölçüsü” var sanki mübareklerin…

Bir yeraltı bozuntusu, mafya özentisinin avukatlığını yapmış da, o sebepten…

Yıllardan beri, kendi gazetelerinde, televizyonlarında MHP’ye zarar vermek, Milliyetçi dalgayı durdurmak için kullandıkları bazı tezgâhlarla irtibatlı imiş de, o sebepten…

Be hey, aptallar, dangalaklar!

MHP Genel Başkanı’nın yıllardan beri söyleyip “ülkücüleri sokağa çekmek istiyorlar, buna izin vermem” diyerek toplumu ikaz ettiği şer güçler, yanlış adım atanlar kimler sanıyorsunuz?

Bunlar değil mi?

Attıkları her saçma sapan adımı “haber” diye millete kakalarken, “milliyetçilik” diye yutturmaya uğraşırken, bilmiyor muydunuz, peşinden bu saçmalıkların geleceğini?…

MHP’nin milyonların iştiraki ile gerçekleştirdiği siyasi faaliyetleri “suskunluk sarmalı” içine hapsedip, üç-beş çapulcunun geri zekalı eylemlerini manşete taşıyan kimlerdi?

Yıllardan beri MHP ile kara propagandayı kimler eliyle sürdürüyordunuz?

Maşalar bunlar değil mi?

Yeni mi farkına varıyorsunuz bunların hastalıklı bünyelerinin?…

“MHP’ye bunları enjekte edemesek de, sonuçta bir türlü bunlar eliyle vuralım” diye düşünüyorsanız, bunu da kusura bakmayın ama başaramazsınız, başaramayacaksınız…

MHP’li her zaman aklıselimin yolundan gider.

MHP liderinin uzak görüşlülüğü sizlerin bu ezberini bozar…

MHP ve ülkücü hareket bu oyunlara gelmez…

Bir kısım siyasi ise büyük bir pişkinlikle, söyledikleri sözlerin, yargı kararı üzerine parti kongrelerinde dahi bağıra bağıra yaptıkları yorumların “kurşunla yeniden yorumu” anlamına gelen eylem için bizimle ilgisi yok demeye…

Yargı kararlarının eleştiri biçimi bellidir. Hukuk çerçevesi içinde olmak zorundadır. Yargı kararlarını ister benimseyelim, ister benimsemeyelim, ulu orta eleştirince sonuç böyle olur…

Ondan sonra kalkıp, bizimle alakası yok diyene en hafifinden “Hadi kuldan utanmıyorsunuz, bari Allah’tan korkun” denir…

Sizinle alakası yoksa olup bitenin kimle alakası var…

Bu ülkenin güvenliği, asayişi bile mi ilgilendirmiyor sizi?

Diyelim, bütün boyutları ile sıyrıldınız işin içinden bu boyutu bile mi ilgilendirmiyor sizleri?...

Bir kısım siyasiye ise, baştan sona Türk milletine ve devletine provokasyon kokan bu eylem için “Sonuçları biraz bekleyin, sürprizler çıkacak” sözlerinin ne anlama geldiğini hala soran yok…

Biz soruyoruz: Bu kimin tezgâhı?

Hedef belli: Türk milleti… Türk devleti… Ordusuyla, yargısıyla, siyasetiyle bu milletin olmazsa olmaz değerleri…

Ancak bu kanlı ellerin arkasındaki daha büyük kanlı-katil eller kimin?

Kendisine medya diyen birtakım soysuzların da bu koroya katıldığını, her zamanki gibi “delilleri karartıp, olayı magazinelleştirip, sulandırıp gizleme uğraşını” çok iyi fark etmeliyiz…

Şimdiye kadar bu tür eylemlerden farklı olarak elde suç üstü yakalanmış bir fail var.

Bu failin bağlantıları olay sulandırılıp, siyasi iktidarın aklanmasına, işin içinden sıyrılmasına veya Türkiye’den bütün itibarını yitirmiş solun toparlanmasına vesile addedilmek için değil, doğru dürüst bir şekilde, bu karanlıktan, dumanlı havadan medet umanlar kimler anlamak için araştırılıp, soruşturulmalıdır…

Arkasında kim varsa, ucu nereye kadar gidecekse oraya kadar gidilmelidir…

Bu olay hiçbir şekilde unutulmamalı, unutturulmamalı, gündemden düşürülmemelidir…

Ancak, sulandırılıp, hedef değiştirmek, Türk milletini vurmak için de kullanılmamalıdır. Buna asla izin verilmemelidir…

Bilinmelidir ki, yüreği yanan bizleriz… Sıkılan kurşunlar devletimize ve tabi ki bizedir…

Cihan TÜRKER
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
hlly
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Feb 20, 2006
İletiler: 45

İletiTarih: Pts May 29, 2006 10:57 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

sevseniz de sevmeseniz de beğenseniz de beğenmeseniz de sayın bahçeli haklı çıkmıştır.sokaklara çıktıktan sonra böyle bir olayın olduğunu düşünebiliyormusunuz.ihale tamamen bizim üzerimize kalacaktı.
kardeşler abiler, ben bu katilin ülkücü olup olmamasının çok önemli olmadığını düşünüyorum.çünkü bu adam ülkücü olsa da olmasa da bununla ilgili ülkücüymüş söylentileri kesinlikle yayılacaktı.ayrıca her ülkücünün harika karaktere sahip olduğu gibi birşeyi iddia edemeyiz.her harekette olduğu gibi bizim hareketimizde de satılıkların ortaya çıkması normaldir.sonuçta ülkücü camia en az %10luk bir kesimi temsil ediyor ki bu sayı en az 7 milyon kişiye tekabül eder.ülkücü hareketin ve kuruluşların her bir bireyden tek tek sorumlu olması gibi bir mantık olamaz.önemli olan öldüren kişinin kimliği değil, öldürtenin kim olduğudur.ülkücülerin suçlanabilmesi için bu olayın mhp veya ülkü ocakları tarafından planlanmış olması gerekir.aksi takdirde söylenenlerin hepsi yalandır.ortaya yalan laf atıp kanıtını bulamayan medya da kimliğini ortaya tamamen çıkarmış olur.bu ne yazık ki bizim kaderimizdir.herhangi bir katliamda bizim adımız ön plana çıkarılmaya çalışılmaktadır.bu tabi ki imajımızı kötü etkilemektir, ancak yapacak birşey yok, milletin uyanmasını beklemekten başka...
ayrıca suikaste genel olarak bakacak olursak bazı ilginç noktalar görüyoruz.katilin bir gün önce de danıştaya gittiğini ve orada bir tartışmaya karıştığını biliyoruz.buna rağmen ertesi gün o kişi suikast silahıyla danıştaya rahatça girebiliyor.içeriden destek almadan bunu yapması inandırıcı gelmiyor.ayrıca suikastten birkaç gün sonra katilin katıldığı eylemlerden görüntüler televizyonlarda yayınlandı.o eylemlere o kişinin katıldığı nereden biliniyordu?bütün eylemlerdeki bütün kişilerin incelenmesi mümkün olmadığına göre insanın aklına, birilerinin bu adamı önceden tanıdığı fikri geliyor.ayrıca ben şu anda herkesin gereksiz ayrıntılarla uğraştığını düşünüyorum.açıkta özellikle bırakılan şeyler delil değildir.bu adam suikast yapmaya giderken niye arabayla gitmiştir?niye arabada vakit gazetesi bulunmuştur?niye adamın üzerinden bazı kuruluşların kimlikleri çıkmıştır?bütün bunlar ortaya atılan yemlerdir. düşünürken hiç kimsenin aptal olmadığını varsayarak düşünmeliyiz.adam suikaste giderken çok sevdiği gazeteleri, çok sevdiği kuruluşların kimliklerini yanında taşımaz.
sonumuz hayır ola...
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
thegreen_wolf
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Feb 12, 2006
İletiler: 466
Şehir: trabzon

İletiTarih: Sal May 30, 2006 1:47 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder



Sadece bir tetikçi mi?
Pek öyle de değil.
Birşeylerin mutlaka farkında. Ama arka planda ne var ne yok tam bilmesi de büyük ihtimalle imkansız. Çünkü bu tür örgütlenmelerde, kat kat derine giden tabakaları bilemezsin. Yalnızca güvenir, talimatı uygular ve gidip tetiği çeker ya da bombayı atarsın.
Bir başka varsayım:
Danıştay katili, kimilerinin inandığı gibi bir 'radikal İslamcı'dır, fanatik dincidir. Türban kararından dolayı bu iğrenç cinayeti işlemiştir.
Böyle olsa ne farkeder?
Şimdi düşünelim:
Her iki siyasal cinayetin ortak amacı nedir? Türkiye'yi ayağa kaldırmak değil mi? Türkiye'yi cephelere bölmek, keskin kutuplara ayırmak değil mi? Laik-anti laik diye birbirimizin üzerine yürütmek değil mi? Demokrasiyi rafa kaldıracak askeri bir müdahaleye kapı aralamak değil mi?
O zaman söyleyin lütfen:
Bu bir tuzak değil mi?
Hem de çok kaba bir tuzak!
Üstelik, mazide bu tuzağa çok düştük. 1950'ler, 1960'lar, 1970'ler hep böyle geçti ülkemizde. Darbeler, idamlar, işkenceler, siyasal yasaklar... Ve her seferinde yeni düşmanlıkların tohumları atılarak...
Arkasından 1980'lerde Güneydoğu yangını çıktı, çıkarıldı. Bu kez Türk-Kürt düşmanlığı üzerinde zıplandı. Olağanüstü acılar yaşandı, terörle mücadele ve Kürt sorunu çerçevesinde.
Demokrasi, insan hakları hiçe sayıldı ve Susurluk doğdu o korkunç hukuk boşluğunda...
Bütün bunlar artık mazide kalmalı.
Büyük acılar yaşadık.
Acılar olgunlaştırır!
Yalnız insanları değil, toplumları da, ülkeleri de olgunlaştırır.
Onun içindir ki:
Bir anda gaza gelip tuzağa düşmek ve birbirimizin gırtlağına sarılmaya kalkışmak, emin olun, bunca tecrübeden, bunca yaşanandan sonra Türkiye'ye yakışmaz.
Yazık!
Lanet olası bir tetikçi, artık bir kurşunla, bir bombayla bütün ülkeyi bir anda ayağa kaldıramaz. Kaldırmamalı. Biz bu kadar deneyimsiz, bu kadar kırılgan, bu kadar naif değiliz.
Yeterince gördük geçirdik.
Böylesine iğrenç bir olay, bir cinayet yaşandığı zaman yapacağımız iş, cephelere bölünmek değil, hep birlikte o şiddet eyleminin karşısına dikilmektir.
İktidar-muhalefet diye bölünmek değil, hep birlikte, ortak platformlarda sesimizi demokrasi ve hukuk için yükseltmektir.
Çünkü tuzak kabadır.
Amacı nifak tohumları ekmektir.
Düşman kampları fişteklemektir.
Türkiye artık kendisine güvenecek kadar büyük, güçlü ve deneyimli bir ülkedir. Sorunlarını demokrasi ve hukuk içinde çözebilecek düzeyi yakalamış bir ülkedir.
Bu ülke ne bölünür, ne de irtica gelebilir bu ülkeye. Artık ikisinin de gerçekleşme şansı yoktur.
İkisi de paranoyadır.
Bölünme paranoyası...
İrtica paranoyası...
Bu iki hastalıklı korkudan da Türkiye'yi istikrarsızlaştırmak isteyen iç ve dış odaklar yararlanır.
Bu iki paranoyadan Türkiye'de demokrasinin kolunu kanadını kırmak isteyenler yararlanır. Bu iki paranoyadan -demokrasi yolu olduğunu anladıkları için- Avrupa Birliği yolunu kesmek isteyenler yararlanır.
Çok gördük bunları...
Paranoyalar, demokrasi korkuları artık Türkiye'ye yakışmıyor. Bu kadar iniş çıkışlı bir ülke olamayacak kadar büyük, güçlü, gelişmiş ve tarihsel deneyimlere sahip bir ülkeyiz.
Kendimize güvenmeliyiz.
Yani özgüven!
Bir kurşunla, bir bombayla bundan böyle kimse bizi altüst edememeli.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSNM ICQ
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 4. sayfa (Toplam 4 sayfa)

Sayfa: « Önceki  1, 2, 3, 4  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1