Bozkurt NET

[sinan37]

MHP: Karışıyor mu karıştırılıyor mu?
--------------------------------------------------------------------------------


Türkiye'de şu anki seçmen eğilimi üç aşağı beş yukarı belli. Tek başına iktidarda bulunan ve milletvekillerinin yüzde 66'sını kontrol eden AKP, bu kesin egemenliğini yitiriyor. İktidar partisinin oylarının yüzde 22'lere kadar gerilediği bazı kamuoyu araştırma şirketinin anketlerine yansıyor.
Önümüzdeki süreç, iktidar partisinden kaçışın devam edeceği bir süreçtir. Çünkü, halkın yaşantısı daha iyiye gitmeyecektir. Bilinmelidir ki bu halk, tepkisini sandığa yansıtan hem de sert biçimde yansıtan bir kitleye dönüşmüştür.
AKP'nin yüzde 25 oy alması bile onu tek başına iktidar yapmaya yetmeyecektir. Çünkü, TBMM'ye en az 4 partinin gireceği bellidir: AKP, CHP, MHP, DYP...
DYP; Parti Lider'i Ağar'ın son çıkışıyla oy yitirmiş olsa da kırsal kesimdeki yüzde 30'luk oydan kapacağı payla bile barajı geçecek durumda gözüküyor.
AKP karşıısnda en güçlü iki parti var: Birisi CHP, birisi MHP...
CHP; bugünkü kadro yapısı, yönetim anlayışı ve lideri yüzünden, kitlelerde 'İktidar olur, işimize yarar!' duygusu uyandıramıyor. Zaten CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın da iktidar olup sıkıntıya girmek gibi bir derdi yok. Halk da ondan bunu beklemiyor. Öyle olunca AKP karşısında yeni bir iktidar arayanlar için en güçlü seçenek olarak MHP kalıyor.



--------------------------------------------------------------------------------

AKP'Yİ GEÇEBİLİR
2002 genel seçimlerinde MHP'den kaçan yüzde 10 dolayındaki oy da AKP'ye gitmişti. Bu kişiler; AKP'nin gayrimilli politikasını artık iyice gördüler. Bu oyların geri dönmesi, MHP'yi ileri fırlatıyor. Ayrıca ulusalcı sol kanattan sayılacak milyonlarca insan, AKP yerine MHP'yi iktidarda görmek istiyor. Karadeniz, İç Anadolu, Ege, Akdeniz bölgelerinde yaptığım gözlemlerde, buralardaki Alevilerin, laik cumhuriyeti korumak için AKP'nin yerine MHP'nin geçmesini istediklerini saptadım. Bu da yaşı 50'nin altındaki Alevilerin bile bugün MHP'ye oy verebileceklerini gösteriyor.
Eğer MHP yönetimi, siyasal gidişi iyi yönlendirirse, bu partinin AKP'nin önüne geçmesi işten bile değil.

--------------------------------------------------------------------------------

KİMİN ELİ?
Hızla oy kaybeden AKP'de yöneticilerin bu çöküşü durdurmak için çözüm arayışında olduklarını görüyoruz. AKP; oy yitirdiğini görünce, Avrupa Birliği'ne sarılmaktan vazgeçen bir fotoğraf vermeye başladı. Başbakan Erdoğan artık 'Kürt sorunu var!' demeyi de bıraktı. Hatta, son zamanlarda sık sık 'Laiklik iyi şeydir!' anlamına gelen açıklamalar yapıyor. AKP'li belediyeler, Atatürk resmi kullanmasalar bile 29 Ekim'de cumhuriyete sahip çıkan bir görüntü verdiler. Demek ki iktidar partisi, artık tepki partisi olmaktan vazgeçip merkez partisi olmak gereğini hissediyor.
Başbakan Erdoğan'ın hedef tahtasına koyduğu siyasi hareket ise MHP... Sayın Başbakan ikide bir MHP'ye ve bu partinin milliyetçiliğine çatıyor. Çatarken de kendilerinin daha iyi milliyetçi olduğunu hissettirmeye çalışıyor. Bu gelişmeler de gösteriyor ki AKP yönetimi, MHP'den korkmaktadır...
İşte tam bu noktada, MHP içinde kavga rüzgarının estirilmeye çalışıldığı bir süreç başlatıldı.
MHP kurucusu Alparslan Türkeş'in oğlu Tuğrul Türkeş bile bugünkü MHP yönetimini yerden yere vuran bir tavırla ortaya çıktı. MHP'li gençliği sokağa çıkartacağının işaretini veren Prof. Ümit Özdağ da MHP Kurultayı öncesinde; genel başkanlık için bu kapıdan daldı.
MHP'yi 1970'lerin çizgisinde tutmak isteyen eskiler, MHP Lideri Devlet Bahçeli'yi hep eleştiriyorlar. Gel gör ki bu çalkantı, AKP'nin aşınmaya başladığı şu süreçte MHP'yi iç kavgaya düşürmek için kotarılmış izlenimi veriyor. Genel seçim iklimine girilirken MHP'nin kavgalı imiş izlenimi vermesi; kamuoyunda bu partiye yönelen akışı kesintiye uğratabilir.
Buna bağlı olarak, Tuğrul Türkeş'i genel seçimlerde AKP listesinde milletvekili adayı görürsek hiç şaşırmayacağım. Sayın Enis Öksüz gibi eski kuşağın temsilcilerine gelince, bir sorum olacak: Bugün, AKP bile merkeze girmeye uğraşırken; MHP'yi eskiye çekmek mi yoksa Türkiye'yi yüz yüze bulunduğu tehlikelerden uzaklaştırmak mı daha önemli? Eski MHP'liler bunun cevabını verirlerse, memnuniyetle yayımlarım.

Rıza Zelyut

[gelibolulu]

MHP genel merkezi, bu şahısla ilgili yeterli açıklamayı yapmış...

http://www.mhp.org.tr/basinaciklamalari/basin2006/index.php?page=bsaciklama02112006duyuru

Anlamak isteyenler için, fazlasıyla yeterli...

[kadir45]

Daha 4 yıl öncesine kadar camiada kimsenin adını bile bilmediği bu adamdan,bir belediye meclis üyesi bile olmaz.Adaylık açıklama töreni sirkinde,"Çatlı'lar burada,çakallar nerede diye bağırtan"bu sözde ülkücü,bilim adamlığından canı sıkılmış olmalı ki,kabadayılık rolüne soyunmaya başladı.Rte den 1 yıl sonra ortaya çıkması bir rastlantı değildir.
Kendisi abd nin ve İsrail'in oyununun bir maşasından başka bir şey de değildir.Ülkücüyü sokağa dökecekmiş.Sen kimsin ki,senin peşinden gidecek bu camia?Bu davaya bu güne kadar ne hizmetin oldu beyzade?O kongreye çıkp delegeden oy istemek yüz ister be!Ne yaptın,nerede adın geçti bir harekette?Ne yüzle,hangi ülkücü geçmişinle çıkıp da liderlik isteyeceksin?Sen sümüklü sümüklü sokaklarda kısa pantalonlarla oynarken,bu davaya canını yüreğini,istikbalini koymuş bir sürü Ağabeyin daha hala sağ.Onlar kalkımıyor da sana ne oluyor?Neyse az kaldı;kongrede sana haddini bildirecek camia!Kongre nasıl olurmuş orada göreceksin,mhp ye ady olmak için neler lazım mış öğreneceksin!Bu camiayı tanımadığın her halinden belii;camia sana kendisini kongrede tanıtacaktır!

[gelibolulu]

Bu şahsın ismini, eleştirisel anlamda bile zikretmenin gereksizliğine inanıyorum.

Ancak Ülkücü camia üzerinde oynanmak istenen oyunları, çok iyi bir biçimde gün yüzüne çıkardığı için, önemini de biliyorum.

Birilerinin rahatsızlığı ortadadır. Bu rahatsızlık;
MHP'nin, Türkiye'de hakettiği zirveye, hızlı tırmanışının eseridir.
MHP'nin başarısıdır...

Doğaldır ki, her başarı dosta mutluluk, düşmana kahır verir...

Ümit Özdağ ismini her duyduğumda, başarıya bir adım daha yaklaştığımızı anlayıp, gururlaniyorum. Şevkim artıyor.

Oyunları ters tepiyor... Çünkü Ülkücü camiayı yanlış tanımışlar. Onların seneryolarında figüran olmadık. Olmayacağız.

Tam tersine davamıza daha sıkı sarılıp, hakettiği zirveye taşıyacağız...

[polat_38]

ÜLKÜDASLARIM bu konuyu cok uzatdik bu sahsin bu camiyaya vercek hic birseyi yok bu beli biz neyi daha tartisiyoruz kongerde gerekli cevabi alacakdir
genel baskanliga aday olan birinin ilk önce gecmiste bu davaya katkilari olmasi lazimki millet güvenip oy versin ama bu cakalin hic bir faliyeti yok
ama aday olsunda boyunun ölcüsünü alsin
MHP bazilarin ayak oyunlari oynayacag ahkam kesecegi yer degildir
MHP ankarada DEVLETI yönetecek MILLETE hizmet verecek yerdir
DEVLETI yönetecek kiside sayin DEVLET BAHCELIDIR

DEVLETIN BASINA DEVLET GELECEK

saygilarimla


NE MUTLU TÜRKÜM DIYENE

[kocakurt_adil]

polat_38 demiş ki


ÜLKÜDASLARIM bu konuyu cok uzatdik bu sahsin bu camiyaya vercek hic birseyi yok bu beli biz neyi daha tartisiyoruz kongerde gerekli cevabi alacakdir
genel baskanliga aday olan birinin ilk önce gecmiste bu davaya katkilari olmasi lazimki millet güvenip oy versin ama bu cakalin hic bir faliyeti yok
ama aday olsunda boyunun ölcüsünü alsin
MHP bazilarin ayak oyunlari oynayacag ahkam kesecegi yer degildir
MHP ankarada DEVLETI yönetecek MILLETE hizmet verecek yerdir
DEVLETI yönetecek kiside sayin DEVLET BAHCELIDIR

DEVLETIN BASINA DEVLET GELECEK

saygilarimla

-----------------------------------------------------
polat ülküdaşım bu ümid zaten kazan mak için geldiğini sanmıyorum o
buraya kaos ve sis ortamı ile mhp ve lider devlet bahceliye yönelen kit
leleri acaba ve korkuya kaptırıp uzaklaştırmak, mhp nin oyları tek başına
çıkacaksada daha aşağılara cekmek için ayarlan mış bir piyondur, bu piyo
nu öne sürenler dışar dadır ellerini ovuşturup beklemektedirler,bunların da
kim olduğu herkes bilmektedir.inşallah kazasız belasız bu musibeti de
mhp üzerinden atarız .yolumuza devam ederiz

[-ULKUCU-GARDAS-]

Ülkücü iradenin ve Türk Milletinin merakla beklediği Kurultayımızın arifesinde basın yayın organlarında bazı istemediğimiz yayınlar ile hareketimizin birlik ve beraberliğini,teşkilatlarımızın sağ duyulu yaklaşımını ve hareketin liderini açıkça hedef alan yazılar ile kamuoyu yanıltılarak olaylı bir kongre yaşanacak imajı verilmeye çalışılmaktadır.Bizler yani ülkücüler asla bu tür haber yapanların ve de haber malzemesi olanların bu davaya samimi olarak hizmet vereceğini düşünmemekteyiz.Biz dün Başbuğumuzdan aldığımız terbiye gereği ülkücülüğü iktidar yapma gayreti içinde olan, fitne değil sevgi, muhabbet ,bağlılık, itaat ve çalışmayı şiar edinmiş ülkücüleriz.

Bu süreç içerisinde Tüm ülkücü camiaya Başbuğumuzun Ülkücülere Buyruğu* olan şu emirleri ile seslenmek isteriz:’’

"Şerefleriniz aleyhine, namusunuz aleyhine, haysiyetiniz aleyhine uydurulan iftiralara, tertiplere, suikastlara karşı cesur olacaksınız. Dedikodulara karşı da cesur olacaksınız. Çünkü, Türk Milletini esir etmek, Türk Milletini parçalayıp tarih sahnesinden silmek isteyen meşum fesat hareketleriyle, yıkıcı hareketlerle karşı karşıyayız. Yıkıcılar, Türk Milletini yaşatmak isteyenlere karşı çok amansız, zalimdirler. Her çeşit iftirayı, her çeşit alçaklığı reva görmektedirler. Bunlara karşı çelik sinirli olacaksınız, sabırlı olacaksınız, soğukkanlı olacaksınız; ve ilmi önder yaparak, ülkünüzü gönlünüzün güneşi yaparak, akıllı olarak, aklınızı kullanarak yolunuzda yürüyeceksiniz. Her zaman olduğu gibi bu mücadelede akıllı hareket etmeye muhtaç ve mecburuz. Bunu herkesten çok sizlerin anlamış olduğunuzdan eminiz. Fakat tekrarını yararlı sayıyorum.
Davanızı her yerde anlatınız, öğretiniz. Türk Milletinin karşılaştığı tehlikelerden sıyrılabilmesi, her şeyden önce teker teker bütün vatandaşlarımızın tehlikeleri öğrenmesine ve bu tehlikelere karşı nasıl hareket etmek icap ettiği, neler yapması icap ettiği hakkında bilgi sahibi olmasına bağlıdır. Bundan hiçbirimiz yorulmamalıyız. Bunu, köyde, şehirde, sokakta, evde her vatandaşa anlatmaya çalışmalıyız. Türk Milletinin kurtuluşu buna bağlıdır; Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan vatandaşlarımızın bunları öğrenmesine, bunlara karşı ne yapacağını anlamasına bağlıdır. Bir göreviniz, bir görevimiz eğitimdir, öğretmektir. İstersiniz buna propaganda da diyebilirsiniz. Gerçekleri anlatma da diyebilirsiniz. Fakat en önemli bir vazifedir. Türkiye’yi parçalamak istiyorlar. Bugün öz be öz bizim kardeşimiz olan, bizim soyumuzdan, kanımızdan olan insanların yaşadığı Doğu Bölgesinde, ayrı bir devlet kurma kışkırtmaları görülmektedir. Bundan hepimiz, hepiniz haberdarsınızdır. Tarihimizin hiçbir devrinde bu derece milletimizi parçalama hareketleriyle karşılaşılmamıştır. Bu yıkıcı, bu parçalayıcı ihanet hareketlerine karşı bu derecede zayıf bir idare, bu derecede umursamaz bir aydın takımı görülmemiştir. Bunlara karşı hizmetimizin başarılı olması için bir an önce dikkatlerinize sunduğum gibi en tesirli tedbir, vatandaşlarımızı eğitmektir, vatandaşlarımızı haberdar etmek ve çaresini de onlara anlatmaktır. Bütün bunların tesirli, başarılı olması için kendi içimizde birbirimize sımsıkı sarılmak, tam birlik, beraberlik halinde, derin bir sevgi saygı halinde birbirimize kenetlenmek lazımdır. Ülkücü ülkücünün öz kardeşidir. “Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için” parolasıyla hareket edeceğiz. Bu birliği yıkmak, parçalamak istiyorlar; bunun için içimize çeşitli geçimsizlikler sokmaya, dedikodular yaymaya, bizi bin parçaya ayırıp birbirimize vurdurmaya, tozumuzu birbirimize savurtmaya çalışıyorlar. Yüksek anlayışla, ülkücülüğümüzle bunlara fırsat vermedik, bundan sonra da vermeyeceğimizden eminim. Hedefi iyi bilmeliyiz, davayı iyi kavramalıyız. Hedef, Türk Milletinin birliğini koruyarak, toprak bütünlüğünü koruyarak, Türkiye Cumhuriyetini koruyarak, en kısa zamanda ilimde, teknikte en yüksek seviyeye çıkmaktır. Ahlakta, maneviyatta en yükseğe çıkarmaktır. Sanayileştirmek, çok üretim yapar duruma getirmek ve kendi gücüyle ayakta duran, sözünü dünyanın her yerinde saydıran güçlü, Büyük Türkiye’yi meydana getirmek… Bu hedefe varmadan ele geçirilmesi gereken ara hedef vardır, bu ara hedef ülkücülüğün iktidar olmasıdır. Türkiye’nin iktidarının ülkücülerden oluşmasıdır. O halde bunu sağlayacak mekanizmayı, bunu sağlayacak makineyi, teşkilatı tanımak, onu destekleme, onu geliştirmek göz önünden uzak tutulmayacak olan bir meseledir. "

Son söz daima Başbuğumuzun diyerek kurultayımızın Ülkücü irade ve Türk Milletine hayır getirmesini temenni ederek Lidersiz teşkilat teşkilatsız doktrin olmaz diyoruz. Kutsallarımızı ortaya saçıp yıpratan, hareketin çilesini çekmeden paraşütle kendini lider ilan edenlere, Soroscu lara ve de onların dümen suyuna girenlere inat LİDER TEŞKİLAT DOKTRİNİ savunmaya devam edeceğimizi beyan ederek sözümüzü duamızla bitiriyorum:
ALLAH (c.c.) yar ve yardımcımız olsun...

ALAH (c.c.) TÜRK´ü korusun ve yüceltsin....

Saygılarımla....


* Dokuz Işıktan Alıntıdır.

[-ULKUCU-GARDAS-]

MHP'yi ve MHP camiasını market partileriyle karıştıran bir arkadaş, Partinin Genel Başkanlığı'na adaylığını açıklamak için, 5-10 arkadaşı ve onlardan daha kalabalık gazeteci grubuyla birlikte Bingöl'ün Yukarı Yenibaşlar köyüne gitmiş.
Ülkücü şehit Hikmet Tekin'in mezarı başında dua ettikten sonra, Aşağı Yenibaşlar köyüne gelerek MHP Genel Başkanlığına aday olduğunu açıklamış. Ne diyelim, niyeti hayırlı olsun (!). Bu arkadaşın bu serüveninde canımızı çok sıkan bir yön var.

İnsanların niyetlerine gem vuramayız; düşüncelerine sedd çekemeyiz. Bu yüzden niyeti kendinin olsun da biz bu hususta bizi ilgilendiren ve canımızı oldukça sıkan konudan bahsedelim. Bizim canımızı sıkan husus şudur: Ülkücü şehit istismarı...

Bu arkadaşın Genel Başkanlığa adaylık niyetini açıklamak için bu yeri seçmesi, istismar içermektedir. İşin daha ilk adımı olan parti üyeliğinde sahtekârlık vardı; ikinci adımında istismar var.

Arkadaşları, Bingöl'ü ve şehit Hikmet Tekin'in köyünü seçmesinin sebebini de kendilerine göre açıklamış. " MHP için 12 Eylül askeri darbesi öncesi Bingöl, Van, Muş ve Adıyaman gibi bölgenin kalelerinden biriydi", diye. Hikmet Tekin şehit edildikten sonra, Parti bölgede gerilemeye başlamış. Onun için orayı seçmişler. Gösterdikleri bu sebep doğrudur doğru olmasına da yine de bizim kafamızdaki soruları ortadan kaldıramamıştır.

Kafamızdaki sorulardan bazıları şunlardır:

1. Bu arkadaş bugüne kadar bir ülkücü şehidin mezarını ziyaret etmiş midir?

2. Bu arkadaş bugüne kadar Başbuğ'un mezarının başında bir fatiha okumuş mudur?

3. Başbuğ'un ölüm yıl dönümünde, yani 4 Nisan günü yapılan mezar ziyaretine hiç katılmış mıdır?

4. Neden şehit Hikmet Tekin'in mezarı?

5. Doğu ve Güney Doğu'daki diğer şehitlerin mezarlarını ziyaret etmiş midir?

6. Şehit Hikmet Tekin'in adını ne zaman öğrenmiştir? Saim Tekin'le tanıştıktan sonra mı?

7. Doğu ve Güney Doğu'daki diğer ülkücü şehitlerin mezarlarının yeri bir yana, adlarını olsun biliyor mu acaba?

Bu soruları daha da uzatabilirim, fakat bu kadarının bile yeterli olduğu kanaatindeyim.

Bu arkadaşın sorularımıza kendine göre makul açıklamalar getireceğini tahmin etmekteyiz. Fakat hangi açıklamayı getirirse getirsin, camiayı tatmin edemeyeceğini de biliyoruz. Bu faaliyetinden sonra Ülkücü camianın kafasında bu arkadaşla ilgili bir hüküm oluşmuştur. O da şudur: Bu arkadaş, bu dünyalık bir makam veya sıfat için şehidimi istismar etmiştir. Onun için ülkü pınarından nasiplenmemiştir. Kıymeti harbiyesi yoktur.

Eğer, yüzü olup olmadığına bakmazsızın, gidip Başbuğ'un mezarı başında niyetini açıklamış olsaydı, camia kendisiyle ilgili bu hükme varmazdı ve bu istismar olarak görülmezdi.

Bu arkadaşa öncelikle şunu belirteyim. Bunu bir daha yapma. Bu hareket, şehidinin istismarını hazmedemez. Sakın bir daha olmasın. Sakın bir daha şehidimi istismar etmeye kalkma. Bu hareketi tanımazsın; bu hareketin usul-erkân ve adabını bilmezsin; hareketin değerlerini, kutsalını bilmezsin; sakın ha sakın bir daha yapma.

Mademki, MHP Genel Başkanlığı'na adaylık gibi bir niyetin var, o zaman şunu da bilmen gerekir. Bu hareket gözyaşıdır; ıstıraptır, çiledir, acıdır, kan kardeşliğinden daha öte kardeşliktir.

Onun için tanımazsın bu hareketi; nasıl yoğrulduğunu bilmezsin, bu camianın. Bir daha yapma, şehidimi istismar etme.

Ne yapmak istiyorsan, düzgün bir şekilde yap. Ne açıklamak istiyorsan uygun bir yerde açıkla. Yeter ki kutsalımı istismar etme.

Prof.Dr. Metin ERGUN

[kadir45]

O gün kurultay'a;Başbuğ, yüksek ruhunu koyacak,çakallar rezil oldukları ile kalacaktır.Başbuğ'un ruhu ile bütünleşecek ülkücüler,bu çakallara gerekli dersi vereceklerdir!
BOZKURTLAR'IN BAŞBUĞ'LARI KÜKREYİNCE SÖĞÜT'DE
SOLUK YAPRAKLAR UÇUŞUR DÖKÜLÜR BİR NEFES'DE!

[kadir45]

Şu abd nin, israil in adamı olmak insana ne yüzsüzlükler ne akılsızlıklar yaptırıyor.Üye girişinde sahtekarlık,kenar bucak illerden sızmaya çalışmalar;mahkeme açarak üyeliğinin iptali davasına tedbir koydurmaya kalkışmak,davayı kaybedip ardından yeniden dava açmak!Bu ne yüzsüzlüktür ya!Davetsiz yere fıstıkçı çekirdekçi gider bildiğimiz.Üç tane menfaatperset zibidiyi arkasına alıp adaylık açıklamak,şehit istismarı yapmaya kalkışmak.Ocaklara yağ çekmeye kalkışmak.Ardından olmayınca"bu gençleri sopa olarak kullanmaya kalkışmayın "demek,ne kadar mhp düşmanı medya varsa koşa koşa gidip partiyi şikayet etmek.
Bir insan ne kadar bu kadar direnir,bu kadar rezil olmayı neden göze alır?
Tek bir şey nedeniyle.Kendisini bir yerlere getirenlere diyet borcunu ödemek için.İşte o da israil'e diyet borcunu bu şekilde ödemeye kalkışıyor,bir taraftan da üçbuçuk atıyor!Bu partide bir ağırlığı olan,hizmeti olan muhsin'in bile bu partiden nasıl uzaklaştırıldığını sana bi anlatan da mı olmadı be adam,da sen bu yüzsüzlükleri yapıyorsun?Kim var senin arkanda seni aday olarak teklif edecek?Hasta mısın sen?Ben adaylığını dahi koymaya cesaret edemeyeceğini düşünüyordum,ama adamın gözünü döndürmüşler birileri,provakasyonun bini bir para!
Liderimiz sayın Bahçeli yaptığı açıklama ile akepeye de resti çekti.
"İçişleri BAKANLIĞ ELİ İLE KONGREYE MÜDAHALE VE PROVAKASYONUN HESABINI AKEPE YE SORARIM!"Demek ki kongrede adamakıllı bir tertip olacak.Yeminle söylüyorum,ben bu şartlar altında bu adamı ve ekibini o kongrenin 5 km yakınına bile yaklaştırmam,bırak içeriye almayı.Bu adam orada göründüğü anda olay çıkması,ortalığı provake etmesi,görevli ajanların camiayı kışkırtması işten bile değil!İçine tükürürüm böyle demokrasinin,ne demek bu?Hiç şansı olmayan biri,birilerinin itelemesiyle gelecek oralarda gösteri yapacak,tahrik edecek,cevabını alınca da"
işte ülkücüler bu dedirtecek"millete de bunu yedirmeye çalışacaklar.
Ben adaylığını koymasından zerre kadar rahatsız değilim.Boyunun ölçüsünü alır!Ama adam oraya kongre kazanmaya değil,başka görevlerle geliyor!Bunun da önlenilmesi gerekir!Kimse,bu camiaya kadar bu kadar edepsizlik yapar da demokrasi adına bu sineye çekilemez!

[kaganos]

kadir21 demiş ki:

Şu abd nin, israil in adamı olmak insana ne yüzsüzlükler ne akılsızlıklar yaptırıyor.Üye girişinde sahtekarlık,kenar bucak illerden sızmaya çalışmalar;mahkeme açarak üyeliğinin iptali davasına tedbir koydurmaya kalkışmak,davayı kaybedip ardından yeniden dava açmak!Bu ne yüzsüzlüktür ya!Davetsiz yere fıstıkçı çekirdekçi gider bildiğimiz.Üç tane menfaatperset zibidiyi arkasına alıp adaylık açıklamak,şehit istismarı yapmaya kalkışmak.Ocaklara yağ çekmeye kalkışmak.Ardından olmayınca"bu gençleri sopa olarak kullanmaya kalkışmayın "demek,ne kadar mhp düşmanı medya varsa koşa koşa gidip partiyi şikayet etmek. Bir insan ne kadar bu kadar direnir,bu kadar rezil olmayı neden göze alır? Tek bir şey nedeniyle.Kendisini bir yerlere getirenlere diyet borcunu ödemek için.İşte o da israil'e diyet borcunu bu şekilde ödemeye kalkışıyor,bir taraftan da üçbuçuk atıyor!Bu partide bir ağırlığı olan,hizmeti olan muhsin'in bile bu partiden nasıl uzaklaştırıldığını sana bi anlatan da mı olmadı be adam,da sen bu yüzsüzlükleri yapıyorsun?Kim var senin arkanda seni aday olarak teklif edecek?Hasta mısın sen?Ben adaylığını dahi koymaya cesaret edemeyeceğini düşünüyordum,ama adamın gözünü döndürmüşler birileri,provakasyonun bini bir para! Liderimiz sayın Bahçeli yaptığı açıklama ile akepeye de resti çekti. "İçişleri BAKANLIĞ ELİ İLE KONGREYE MÜDAHALE VE PROVAKASYONUN HESABINI AKEPE YE SORARIM!"Demek ki kongrede adamakıllı bir tertip olacak.Yeminle söylüyorum,ben bu şartlar altında bu adamı ve ekibini o kongrenin 5 km yakınına bile yaklaştırmam,bırak içeriye almayı.Bu adam orada göründüğü anda olay çıkması,ortalığı provake etmesi,görevli ajanların camiayı kışkırtması işten bile değil!İçine tükürürüm böyle demokrasinin,ne demek bu?Hiç şansı olmayan biri,birilerinin itelemesiyle gelecek oralarda gösteri yapacak,tahrik edecek,cevabını alınca da" işte ülkücüler bu dedirtecek"millete de bunu yedirmeye çalışacaklar. Ben adaylığını koymasından zerre kadar rahatsız değilim.Boyunun ölçüsünü alır!Ama adam oraya kongre kazanmaya değil,başka görevlerle geliyor!Bunun da önlenilmesi gerekir!Kimse,bu camiaya kadar bu kadar edepsizlik yapar da demokrasi adına bu sineye çekilemez!

Değerli Ülküdaşım,

Meslek icabı haberalma ve istihbarat yeteneklerimiz o kadar kuvvetli ki..

Bazen işe yarıyor.. Bakınız yaptığım tespitlerde.. Bu adamı destekleyenler.. hep geçen seçimde.. AKP'ye oy veren MHP tabanı..

Ne biçim bir tabansa..

Herhalde yüzleri o kadar kızarıyor ki! Tekrar mhp'ye oy vermeye yüzleri tutmuyor..

ee.. oy vereceğiz bu sefer ..ama Ümit hocamız gelirse..

Bizim sizler gibi kaypak adamlara da.. Ümit hocanızada..

İhtiyacımız yok.. çok şükür!..

Size, Ümit hocanızında içinde bulunduğu.. Arap -kürt partisine oy vermek yakışır..

HAYDİ BAŞKA KAPIYA!...


saygılarımla.

[polat_38]

ümit denilen cakal bos heveslenmesi davanin lideri sayin DEVLET BAHCELIDIR
biz kendi icimizde huzuru sagladimiz zaman bu vatana iyi hizmet verebiliriz onun icin bu cakala hadini bildirirp kongerede gerekli cevabi verip yolumuza devam etmeliyiz böylede olacak
MHP cakalarin cilt ataca yer degildir

MHPin iktidar olmasini kimse engeleyemeyecek

DEVLETIN BASINA DEVLET GELECEK

saygilarimla

NE MUTLU TÜRKÜM DIYENE

[kadir45]

19 KASIM da bu adamın görevi bitecek;camia tarafından nefret ve lanetle anılan bir işbirlikçi olarak tarihe bir yüz karası olarak geçecektir.Allah ülkeyi böyle profesörlerden korusun.
BOZKURTLAR'IN BAŞBUĞLARI KÜKREYİNCE SÖĞÜT'DE
SOLUK YAPRAKLAR UÇUŞUR,DÖKÜLÜR BİR NEFES'DE"

[kadir45]

Alıntı:

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Merkezi Yazılı Basın Açıklaması 17 Kasım 2006 Yargıtay Kararı ile Yusufeli İlçemizde geçici üye sıfatına haiz olan Ümit ÖZDAĞ, 05.11.2006 tarihinde Merkez Yönetim Kurulumuzca tedbirli olarak kesin ihraç talebi ile Merkez Disiplin Kuruluna sevk edilmiştir. Bu sevk kararına ihtiyati tedbirli olarak iki kez itiraz etmiş, ancak her iki talebi de ilgili mahkemece ret edilmiştir. Merkez Disiplin Kurulumuz gerekli yasal prosedürü tamamlayarak adı geçeni 17.11.2006 tarihli kararı ile oy birliği ile partiden ihraç etmiştir. Ümit Özdağ’ın Milliyetçi Hareket Partisi ile hiçbir ilişkisi kalmamıştır. Bilgilerinize rica ederiz.

İşte şimdi oldu.Belasını buldu .Şimdi kurultay'a gelsin de görelim bakalım!