Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - 100 AKP Gerçeği!
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
cCcBilgecCc
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 326

İletiTarih: Pzr Eyl 14, 2008 9:22 am    ileti konusu: 100 AKP Gerçeği! Alıntıyla Cevap Gönder

İnternette rastladığımız bir derlemeyi okurlarımızla paylaşmak istedik...

1. Başbakan Erdoğan bir Amerikan gazetesine yazdığı makalede Irak'a savaşmaya giden ABD'li askerlere dua etti: "Irak'ta savaşan ABD'li kahraman bay ve bayan askerlere, en az zayiatla ülkelerine mümkün olan en kısa zamanda dönmeleri arzusuyla dua ediyoruz." "We further hope and pray that the brave young men and women return home with the lowest possible casualties, and the suffering in Iraq ends as soon as possible."
By Recep Tayyip Erdogan The Wall Street Journal March 31st, 2003

2. Dışişleri Bakanı Gül "Dünya barışı için, barışı korumak için, son 50 senede dünyada en çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir."dedi. ( http://www.milliyet .com/2006/ 05/16/siyaset/ siy03.html )

3. Yirmibeş İslam ülkesinin sınırlarını değiştirip hepsini Irak gibi yapma projesi olan ABD kaynaklı BOP'la ilgili Sayın Gül'ün görüşü: "Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) Türkiye'nin dış politika ilkelerine uygun. ABD ile
hareket ediyoruz. Amacımız İslam ülkelerine özgürlük ve demokrasi getirmek." (http://www.radikal. com.tr/haber. php?haberno= 181295) Not: Vatandaşlarımızın % 72'si BOP'u tehlikeli görüyor.(25.07. 2004 - Yeni Şafak)

4. Diyanetten Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Aydın diyor ki: "Ben Avrupa'ya gittiğimde kiliseye çok giderim, büyük zevk duyuyorum." (II. Din Şurası Tebliğ ve Müzakereleri cilt:2 sayfa:375)

5. Diyanetten sorumlu Devlet Bakanı yapılan Sayın Mehmet Aydın, İslam dinini Müslüman olmayanlara tebliğ etmeye 'en DİNSİZCE hakarettir' dedi: "Bazı müslüman kardeşlerimiz diyor ki yahu bir fırsat düştü,
müslümanlığı anlatalım hıristiyanlara; Allah belki hidayetini gösterir. (Diyalog çalışmalarında)... işin ucunda bilmem adam kazanmak, üye kazanmak varsa, açıkçası bu bir din mensubuna yapılacak en DİNSİZCE bir hakarettir." (II. Din Şurası Tebliğ ve Müzakereleri cilt:2 sayfa:322)

6. ABD Savunma Bakan yardımcısı Paul Wolfowitz: "Biz Irak'a müdahale konusunda tereddüt ediyorduk, Tayyip Erdoğan bize cesaret vermiştir." (Irak işgalinden üç ay önceki Türkiye ziyareti esnasında yaptığı açıklamadan.)

7. Erdoğan, AJC örgütünden bugüne kadar "cesaret ödülü" alan 10 kişi içinde Yahudi olmayan tek kişi. Tayyip Erdoğan'a "cesaret ödülü" veren "American Jewish Congress" (AJC) adlı kuruluş, WJC'ye bağlı. Theodore Herzl tarafından Dünya Musevilerini bir "ulusal yurda" kavuşturma amacıyla 19. yüzyıl sonunda kurulan "World Jewish Congress" (WJC) İsrail devletini kurmakla amacını gerçekleştirmiş bir Yahudi teşkilatıdır. Daha önce AJC tarafından 10 kadar kişi ödüle lâyık görülmüştü; bunlar arasında İsrailli veya Musevi olmayan tek kişi Tayyip Erdoğan. Listede İsrail'in önemli bütün başbakanları var. Türkiye başbakanına bu ödülün verilmesi de, verildiği mekân da anlamlı: HSBC bankasının New York merkezi... (http://www.yenisafa k.com.tr/ arsiv/2004/
SUBAT/05/ tkivanc.html)

8. Bush, Erdoğan'a "Sen ne harika bir adamsın" dedi. (You are a great man) Kasım 2004

9. Çeçenler Rusların dilinde terörist. Erdoğan 3 Kasım seçimi sonrası AKP genel başkanı olarak 170 kişilik heyetle ziyaret ettiği Rusya'da teröre karşı işbirliğinden söz etti.

10. Erdoğan genel başkan sıfatıyla gittiği Çin'de de şöyle dedi: "Tek Çin anlayışını destekliyoruz. Çin'in toprak bütünlüğü konusunda Türkiye'nin herhangi bir tereddüdü yok, saygısı vardır. Terörün dini, milleti, ırkı olamaz." (Çin, işgal ettiği Doğu Türkistan'ı kendi toprağı sayıyor. Özgürlük mücadelesi veren 30 milyon Uygur Türkü kardeşimize de terörist diyor. Tayyip Bey'in sözü bu manada nasıl değerlendirilecek? ) (Tayyip Erdoğan, diline pelesenk olduğu üzere, Pekin'de de "Han, Mançur, Moğol, Doğu Türkistanlı, Tibetlisi ile Çin bir büyük mozaiktir. Bu da büyük zenginliktir" demeliydi (!) alıntı)

11. Yurtdışı turları ve ilginç temasların ardından Erdoğan, milletvekili oldu. Aradan dört buçuk yıl geçmesine rağmen AKP "Acil Eylem Planı"nı bile tatbik edemedi.

12. Kuzey Irak'ta askerlerimizin başına çuval geçirildi. Buna ciddi hiçbir tepki gösterilemedi.

13.Üstelik ağır ve ciddi çuval olayı sonrası "ABD'ye nota verecek misiniz?" sorusuna başbakan şöyle veciz(!) bir cevap verdi: "Bu müzik notası değil. Öyle aklınıza her estiğinde verilmez. Ağırlığı ve ciddiyeti vardır." (
http://www.hurriyet .com.tr/agora/ article.asp? sid=1&aid=2257 )

14. Erdoğan'dan enteresan bir açıklama: "Amerika'nın düşündüğü Büyük Ortadoğu Projesi var ya, Genişletilmiş Ortadoğu Projesi; Diyarbakır işte bu proje içinde bir yıldız, bir merkez olabilir. Bunu başarmamız lazım."
(15 Şubat 2004, Kanal D, Teke Tek Programı) 18.02.2004. Hürriyet Gazetesi, sayfa: 20.

15. Sözde Ermeni Soykırımı meselesinde Dışişleri Bakanlığı, yetersiz kaldı. Üstelik Sözde Ermeni soykırım yasasını kabul eden ülkelere yenileri eklendi: İsviçre (2003), Slovakya (2004), Hollanda (2004), Polonya (2005), Litvanya (2005), Arjantin (2006)...

16. 1 Mart Tezkeresi reddedilmesine rağmen, bir genelgeyle, ABD'nin savaş araç-gereçleri Türkiye üzerinden nakledildi.

17. İsrail'in talebiyle ve onun güvenliği için, kamuoyuna rağmen Lübnan'a asker gönderildi.

18. Başbakan Erdoğan, İspanya Başbakanıyla beraber Medeniyetlerarası İttifak(!?) eşbaşkanı oldu. (Medeniyetler arası ittifak, Dinlerarası diyaloğun diğer bir ismidir.Gösterilen tepkiden dolayı, medeniyetler arası ittifak ifadesi kullanılıyor.)

19. Başbakan Erdoğan, BOP'un da (Büyük Ortadoğu Projesi) eşbaşkanı oldu. İkinci başkan, Bush.

20. Erdoğan, Gül ve bakanların baskısına rağmen 1 Mart tezkeresine 'hayır' diyen milletvekilleri, 22 Temmuz seçiminde aday gösterilmediler.

21. Tezkereye 'evet' denmesini isteyen Erdoğan "Her zaman 'hayır'da hayır yoktur. Rahat olun, gelişmeler kontrolümüzde" dedi.

22. Erdoğan, tezkere geçse de geçmese de ABD'nin harekatta kararlı olduğunu belirterek, Türkiye'nin 2003 yılı içinde 73 milyar dolar borç ödemesi olduğunu söyledi ve tezkerenin çıkmaması halinde Türkiye'nin ekonomik olarak çok sıkıntıya gireceğini ifade etti. (Hatta Erdoğan'ın "Tezkereye hayır diyen, bana hayır demiş olur"... "Tezkere geçmezse memur maaşlarını ödeyemeyiz" dediği ifade edildi.)

23. Devlet Bakanı Ali Babacan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, tezkerenin yararlarını sıraladı: "ABD ile her platformda stratejik ortaklığımız artarak gelişir." (Irak'a ve Iraklılara yapılanlar da mı?)

24. AKP önderleri tezkerenin geçmemesi durumunda olacakları da hatırlattılar: "Tezkereyi reddetmemiz Müslüman ülkelerden destek bulsa da dünyada etkili bir güce sahip olan Yahudi lobisinin desteğini kaybederiz."

25. Irak savaşında ABD'ye verilen destek, KREDİ pazarlığına dönüştü. Bakanlar Kurulu toplantısı sırasında Başbakanlık'a giden Dışişleri Müsteşarı, ABD Büyükelçisi Pearson'ın getirdiği ABD önerilerini hükümetin onayına sundu. (http://www.radikal. com.tr/haber. php?haberno= 66614)

· Türkiye'nin asgari "6 milyar dolar hibe", "20 milyar doları bulan kredi" ve "ticaret desteğini" içeren seçenek üzerinde durduğu, bu seçeneğin hibe bölümünü artırmak üzere pazarlık ettiği öğrenildi.
· 92 milyar dolarlık bir kayıp faturası gündeme getiren Ankara, 2003′te 25, sonraki dört yılda 15-17 milyar dolar desteğe ihtiyaç duyulabileceğini belirtti. ABD, Türk ekonomisini ayakta tutma güvencesi verdi.

26. CIA'nin işkence uçakları hava sahamızı ve hava limanlarımızı kullandı. (www.aksiyon. com.tr)

27. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül açıkladı: "Irak savaşında ABD , İncirlik'i kullandı ve buradan 4 bin 990 sorti gerçekleştirdi." (Vecdi Gönül'ün "Los Angeles World Affairs Council" adlı kuruluşun düzenlediği konferansta yaptığı "Avrasya'da değişen güvenlik ortamı ve ürkiye'nin
stratejik önemi" konulu konuşmasından.) AA

28. Erdoğan ve Gül, 29 Ekim 2004 tarihinde AB Anayasası'nı imzaladılar. Nerede? "Bütün Türkler yok edilmeden Hristiyan dünyası rahat etmeyecek." diyen Papa Cixtus'un (1585-1590) heykeli altında, manevi huzurunda...

29. AB müzakere haberi, Kızılay'da gündüz gözüne havai fişeklerle kutlandı.

30. Erdoğan "Küresel sorunlarla mücadelede dünyanın ABD'ye ihtiyacı olduğunu; Türkiye ile ABD'nin temel hedeflerinin örtüştüğünü" söyledi. (http://www.yenisafa k.com.tr/ arsiv/2005/ HAZIRAN/11/ p01.html )

31. AKP milletvekili Ömer Çelik, kadınları tecavüze uğrayan ve ülkesi işgal edilmiş Iraklı direnişçilere: "Katiller sürüsü!" dedi. (21.08.2004 - Vakit)


32. Erdoğan'ın danışmanı Cüneyd Zapsu, Amerikalılara Tayip Erdoğan hakkında, "Bu adamı kullanın!" dedi. İşte American Enterprise Institute adlı düşünce kuruluşundaki konuşmanın teyp kaydı:
This man is an honest man. And he has his own beliefs and he is true to his beliefs. Please try to... I'd say "exploit"(sömü rmek,istismar etmek, kendi çıkarına kullanmak) is a bad word, but kullanmak or use... (Zapsu burada Türkçe kullanmak sözcüğünü telaffuz ediyor ve İngilizce nasıl denir anlamında dinleyicilere bakıyor ve bir Türk dinleyicinin hatırlatması üzerine sözlerine devam ediyor) take advantage of this man. Because this person has so much credibility, because of his own beliefs in the Muslim world and he believes in the Western style democracy. I think instead of pushing him down, putting him to the drain, use... Here and in Europe you should take advantage of that. This is my offer... ( http://www.milliyet.com.tr/2006/ 04/12/siyaset/ axsiy02.html )

33. En büyük ortaklarından biri Yunan Kilisesi olan National Bank af Greece(NBG), ülkemizden banka satın aldı. ( Fakat aynı Yunanistan, Ziraat Bankası'nın Atina'da şube açmasına izin veriyor mu?)

34. Başbakan Erdoğan; "etnik, coğrafi ve dini temele dayalı ekonomik birliktelikleri, küreselleşme sürecinin reddettiği bir durum olduğu için, doğru bulmadığını" söyledi.Etnik denilen: Orta Asya Türk Devletleri. Coğrafi
denilen: Komşularımız. Dini denilen: İslam Ülkeleri... (AB ile ABD bize yeter denilmek mi isteniyor?)

35. 4928 No.lu ve 15.07.2003 tarihli Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'da 'cami' kelimesi 'ibadethane' olarak değiştirilerek apartman kiliselerinin önündeki yasal engel kaldırıldı. (25173 sayılı Resmi Gazete - Yayın tarihi:19 Temmuz 2003 Cumartesi)

36. Van Akdamar Kilisesi'nin onarımını Başbakan gizlice denetledi. ( Peki ama niçin gizli?..) Erdoğan, Hakkari'den Van'a gelirken beklenmedik bir şekilde Van Gölü üzerindeki Akdamar Adası'na indi. Görevli bekçinin dışında hiçbir yetkilinin bulunmadığı adaya konan helikopterden inen Erdoğan ve beraberindeki bakanlar, Ermeni Kilisesindeki restorasyon çalışmalarını inceledi. Hakkari'den havalanan diğer 2 helikopter, Van Ferit Melen Havaalanı'na inerken protokol üyeleri bir süre Erdoğan'ın içinde bulunduğu diğer helikopteri bekledi. (Yetkililer, Başbakan'ın Akdamar Adası ziyaretiyle ilgili ısrarlı soruları cevapsız bıraktı.) 21.11.2005
· Bu denetlemeden 16 ay sonra (Kur'an Kursu yıkımından 5 gün önce), onarılan kilisenin açılışı gerçekleştirildi.
3 yıl süren bu kilise tamiratının yaklaşık 3milyon YTL'ye (3 trilyon lira) mal olduğu belirtildi.

37. "Kur'an Kursu Yıkımı" ülke tarihinde bir ilk oldu.
Tarih: 3 Nisan 2007 ( Mevlid kandilinden 3 gün, Akdamar Kilisesi açılışından 5 gün sonra...)
Yer: Kasımpaşa ( Sayın Erdoğan'ın mahallesi...)
· Yüzlerce polisin hazır bulunduğu yıkımda cemaate biber gazı sıkıldı.
· Yıkımı Beyoğlu Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri yaptı.
· Büyük Piyale Kur'an Kursu, "yürütmeyi durdurma kararına rağmen" yıkıldı. (30 günlük yürütmeyi durdurma kararı: İstanbul 5. İdare Mahkemesi. Esas No: 2007/647)
· Tüm ısrarlara rağmen yıkım için okullar kapanana kadar (2 ay) beklenmedi.

38. Kur'an Kursu Yıkımına şöyle gelindi:
· "Piyalepaşa Câminin etrafının açılması için Anıtlar Kurulu'nun kararıyla kursun kaldırılacağı" bildirildi.
· Dernek mensupları, aylar süren koşturmacayla lgililerle görüştüler. "Bu kursta 1959'dan beri binlerce talebeye hizmet verildiğini, yıkımın yanlış olacağını, kendilerine proje ve imkân verilirse, kursu, câminin mîmârî yapısına uygun hale getireceklerini" söyledilerse de kabul ettiremediler.

39. Yıkımla ilgili tavırlar gittikçe sertleşti. Önce çözümden bahseden Bakan Mehmet Ali Şahin sonra tavrını değiştirdi. Zira parmaklar yukarıları işaret ediyordu. Şöyle ki: · Dernek mensupları, vakıfların kendisine bağlı olduğu Bakan Mehmet Ali Şahin'le görüştüler. Bakan Bey, derhal İstanbul Vakıflar Bölge Müdürü'yle görüştü. Görüşme bittikten sonra da dernek mensuplarına, "Kur'an kursunun yıkımının yanlış olacağını" söyledi ve "Rahat olun" deyip uğurladı.
· Ancak Bakan Bey, daha sonra İstanbul'a bir geldiğinde, "Kur'an kursu binasının câmiyi kapattığını" söylüyordu.

40. Kur'an Kursunu yıkanlar, kursun kaçak olduğunu söyleyerek kamuoyunu yanılttılar. "Derneğe başka bir yer gösterdik kabul etmediler " yalanını söylediler. İşte o yerler (!):
· Sinan Paşa Câmii'nin avlusundaki tamamlanmamış bina.
(Hem burası hakkında da yıkım kararı vardı; hem de yıkımdan sonra burayı da vermeyeceklerini söylüyorlardı)
· Kulaksız'daki Okçular Tekkesi ile Okçular Tekkesi'nin yanındaki top sahası. (Bu iki yer daha önce Beyoğlu Belediyesi'ne verilmişti. Belediye "Buraya çivi
bile çaktırmam" diyordu.)
· Sütlüce'deki Elif Tekkesi (Büyükşehir Belediyesi burayı da kesinlikle vermeyeceğini söylüyordu.)

41. Kur'an Kursunu yıkanlar KUL HAKKINA ne kadar dikkat ettiklerini göstermiş oldular. Çünkü Kur'an kursunun bulunduğu vakıf arsası, dini ilimlerin okutulması için vakfedilmişti. Vakfın dini hükmü şudur : Bir yer, ne şartla vakfedildiyse kıyamete kadar o iş için kullanılır.Vakfedenin istediği şart, Allah'ın emri gibidir... Bu vebalin altından kim kalkabilir? Yıkılan Kur'an kursunun ne için yapıldığı hakkında tarihi kayıt: "Piyale Mehmed Paşa; cami, medrese, tekke, sıbyan mektebi, türbe, çarşı, hamam ve sebilden kurulu bir külliye yaptırmıştır." (Beyoğlu Belediyesi Web Sitesinden)


42. İçişleri Bakanlığı'nın emri ile, Papa Jean Paul'ün ölümü dolayısıyla tüm yurtta bayraklar yarıya indirildi. İçişleri Bakanlığı, 8.4.2005 Cuma günü tüm resmi dairlerde gündoğumundan-günbatımına bayrakların yarıya indirilmesini istedi. Emir örneği için: (http://www.istanbul .gov.tr/images/ docs/emir. doc)
· Papa için Rusya'da bile bayraklar yarıya inmedi (!?) (Ortodokslar ya, o yüzden indirmemişlerdir...)
· Diyanet İşleri Başkanımız vefat etse hangi ülke bayrağını yarıya indirir?
· Türkiye'de Diyanet İşleri Başkanı vefat etse AKP bayrakları yarıya indirtir mi?
· Laik bir ülkede müslümanlar aleyhine Papa için bu ayırım niçin yapılır?
· Milli sembolümüz olan bayrağımızın yalnızca bir dinin ruhani lideri için yarıya indirilmesi, o dini kayırma anlamı taşımıyor mu?

43. Yeni Papa 16. Benedict'in sevgili Peygamberimiz' i eleştiren sözlerine ciddi bir karşılık verilmedi.
· "Muhammed kılıçla din yaymaktan başka ne yapmıştır..." sözünün alıntı olduğunu söyleyen papaya, hiçbir yetkilimiz "SAYIN PAPA, ÖYLEYSE PEYGAMBERİMİZLE İLGİLİ SİZİN GÖRÜŞÜNÜZ NEDİR?" diyemedi.

44. Önce Papa'yla görüşmeyeceğini söyleyen Başbakanımız, aksine Papa'yı uçağın merdivenlerinde karşıladı.

45. Erdoğan, "Yahudi karşıtlığı utanç verici bir akıl hastalığının tezahürüdür, katliamla sonuçlanan bir sapkınlıktır" dedi. (http://www.yenisafak.com.tr/ arsiv/2005/ HAZIRAN/11/ p01.html) Sorulmaz mı: İslam karşıtı papayı düşmanca konuşmasının ardından uçak merdiveninde karşılamak nedir?

46. Orman Bakanı Osman Pepe'nin danışmanı Tacettin Ural, yazmış olduğu kitaba "Papa Bir Puttur" ismini verdiği için bizzat Bakan tarafından istifa ettirildi.

47. AKP iktidarı, Danimarka'da yayınlanan ÇİRKEF KARİKATÜRLERE gereken tepkiyi gösteremedi.

48. Eyüp Belediyesi'nin Pierre Loti Kahvesinin bulunduğu tepeye "Eyüp Sultan Tepesi" adı verilmesi teklifi, Büyükşehir Belediye Meclisi ve Kadir Topbaş tarafından reddedildi. (14.02.2007 - Zaman)

49. Kapalıçarşı'da, Başkan Topbaş'ın misafiri yabancı belediye başkanlarına ilahi eşliğinde içki ikram edildi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, ev sahipliğini yaptığı 4. Dünya Belediye Başkanları Zirvesi'nde toplantıya iştirak eden belediye başkanlarına 14.04.2007'de Kapalı Çarşı'da yemek verdi. Birlikte Yaşamak Konseri adı altında 'Demedim mi demedim mi? Gönül sana söylemedim mi?' 'Allahu Allah' ve 'Aşkın Ateşinde Yanalım Dost Dost' isimli ilahiler söylenirken içkiler de su gibi aktı. İslam ülkelerinden gelen Suudi Arabistan'ın Uhud Belediye Başkanı, İran'ın Tebriz Belediye Başkanı, Sudan, Nijerya, Endonezya gibi ülkelerden gelen belediye başkanları yemeklerini tamamlamadan Kapalı Çarşı'dan ayrıldı.

50. Erdoğan 2002 seçimi öncesi Of'ta şöyle dedi: "Türkiye'de 30'a yakın etnik grup ve 4 hak dine mensup herkesi kucaklıyoruz" . (http://www.yenisafa k.com/arsiv/2002/temmuz/ 12/p3.html)
Erdoğan birden fazla hak din ifadesini 3. Din Şûrâsı'nda da tekrarladı: "Bütün gerçek din ve inançlar, insanlığı hayra, iyiliğe, güzelliğe çağırmıştır." (21/9/2007 Vakit)
(Halbuki Kur'an'a göre tek hak din İslamdır. Bütün peygamberler İslam peygamberidir. ) Kur'an'da Hz. İbrahim için "Allah'ı bir tanıyan dosdoğru bir MÜSLÜMANDI" deniyor. (Âli İmran, 67) Yine Şûrâ Suresi 13. ayette İbrahim, Musa ve İsa peygamberlere gönderilenle peygamberimize gönderilen dinin aynı olduğu ifade edilmektedir. Birden fazla hak din olduğu söylense de: "Allah katında din İslam'dır" (Âli İmran, 19)

51. Antalya'da Dinler Bahçesi açıldı. (Aralık 2004)

52. Şanlıurfa'ya da "Dinler Parkı" açmaya kalktılar. Urfalıların Dinler Parkı'na tepki göstermesi üzerine proje "Halepli Bahçe" adıyla değiştirildi.

53. Müslümanları belirli mahfillere şikayet eden Tayyar Altıkulaç'ı milletvekili ve TBMM Milli Eğitim Komisyonu başkanı yaptılar. (Altıkulaç'ın şikayetlerinin yer aldığı belge: Kenan Evren ve Konsey üyelerine sunulan Diyanet İşleri Başkanlığı Brifingi 1981, sayfa:77-80. )

54. İslami cemaatlerden kopan ve onlarla mücadeleye girişen bazı kişiler seçimlerde liste başı yapıldı. Hemde seçmen desteği olmamasına rağmen ve kitleleri küstürmek pahasına. Bunlardan bazıları, aday adayı dahi olmadıkları şehirlere kontenjandan yerleştirildi. Bu adayları istemeyenler; telefon, faks, mektup yoluyla tepkilerini AKP genel merkezine iletti; ama nâfile...

55. Camilerden elektrik ve su parası alınmaya başlandı. ( Oysa kiliseler bu parayı ödemiyor. ) İlginç olan, önceki hükümetlerin çekindiği bu uygulamaya AKP'nin 2005 yılında başlaması. Derneği olan camiler, şu anda faturalarını ödemeye çalışıyor. Peki kiliseler ibadethane değil mi, niçin ödemez?

56. Yüzlerce talebe yurduna mülkiyetine bakılmasızın el koymak için yasa teklif edildi. Vakıf, dernek, hatta şahsa ait binaları işgal anlamına gelen korkunç maddeyi, tepkiler üzerine tasarıdan çıkarmak zorunda kaldılar.
( Tasarı yasalaşsaydı bu YURTLARI boşaltmayan kişi ve dernekler, mülki idare tarafından 3 ay içinde tahliye edilecekti.) (www.basbakanlik.gov.tr/docs/kkgm/kanuntasari lari/101- 1262.doc) "Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" Madde 35 · Bu yasa teklifini cumhurbaşkanlığı ile ilgili MAĞDURİYET EDEBİYATI'na sebep olan süreçte verdiler. (Birileri (!) AKP ile uğraşırken, "Bildiri mağduru(!) AKP"nin vazifesi dindar kesimle uğraşmak mı olmalıydı?)

57. AKP, gömleğini çıkardığı Milli Görüş'ü de terör listesine almıştı. ( Tabii ki yanlışlıkla!) 4 Nisan 2003 Cuma günü hükümet, "Türkiye-Almanya Arasında Terörizm, Örgütlü Suçlar ve Büyük Önemi Haiz Suçlarla Mücadelede İşbirliği Anlaşması"nı onaylanmak üzere Meclis'e sevk etti. 11 maddelik bu anlaşmada "Milli Görüş Teşkilatı" terörist örgütler arasında sayılıyordu. Almanya Federal Cumhuriyeti (AFC) İçişleri Bakanı Dr. Otto Schily'nin 3-4 Mart 2003 tarihindeki Ankara ziyaretinde bu anlaşma karşılıklı imzalanmıştı. (Bir bakanımız, anlaşmayı okumadan imzaladığını söyledi.)Eh, gözden kaçmış...

58. Genelkurmay başkanı Özkök "İslam devleti de, İslam ülkesi de değiliz" dedi. Başbakan yorumladı: "Kendi düşüncelerini söylemiş." (Ama başbakanımız kendi görüşünü açıklayamadı.) (Harp Akademileri Komutanlığı Yıllık Değerlendirme Konuşması, 20 Nisan 2005, Hilmi Özkök)

59. Erdoğan, yeni AKP genel merkezindeki motiflerin Yahudi sembollerine benzediğini kabul etti: "Ankara Selçuklu medeniyetinin yansımaları olduğu bir ilimiz. Ayrıca Osmanlı'dan da mimari uslüba bağlı kaldık, bunun yanında cumhuriyet çizgilerini katarak bu hale getirdik. Selçuklu yıldızları, Yahudi yıldızlarını da çok andırıyor." (http://www.haber7. com/haber. php?haber_ id=248953)

60. AKP'li Belediye Başkanı Kadir Topbaş: "Ayasofya turizme açılmış, tekrar camiye çevirelim demek gereksiz bir polemik." dedi. (29 Şubat 2004 - Pazar Postası)

61. Erdoğan, Rotaryen toplantısına katılan ilk başbakan oldu. · Ali Babacan da masonik bir kuruluş olan Bilderberg toplantısına katıldı. Vakit Gazetesi, 17.05.2003 (Yorum yok; çünkü orada neler konuştuğunu
bilmiyoruz...)

62. 'AKP, sulandırılmış İslam projesiyle geldi' iddiasını haklı gösteren bir olay: Başbakanın başdanışmanı Cüneyt Zapsu'nun eşi, kadın-erkek aynı safta namaz kıldı. Beyza Zapsu "Cuma'yı ben kıldırayım. Türkiye'de bir ilk olsun." dedi.

63. Türkiye'de ilk defa Siyonizm konferansı yapıldı. Theodor Herzl, Milli Kütüphane'de anıldı. (7.12.04 - Vakit)

64. AKP'li belediye başkanı Kadir Topbaş, Hür ve Kabul Edilmiş Büyük Masonlar Locası'nın toplantısına katıldı. (14.12.2004 - Vakit)

65. Hür ve Kabul Edilmiş Büyük Masonlar Locası'nın üstadı Asım Akin 22Temmuz'da AKP'yi destekleme emrini masonlara tebliğ etti. Bu, uluslararası bir talepti. İşte masonların gerekçeleri: "Şayet AKP'nin önü kesilirse, sıcak para ülkeyi terk eder ve ekonomik kriz gündeme gelir." (http://www.acikisti hbarat.com/ Haberler. asp?haber= 6721)

66. AKP'li Bülent Arınç, Rotaryanlara "Siz veren elsiniz, öpülecek elsiniz" dedi. Rotary rozeti takan Arınç, plaketini 2430. bölge Guvernörü'nün elinden aldı. (8.052003 - Vakit)

67. Türkiye Ermenileri Patriği II. Mesrob, 22 Temmuz seçimlerinde AKP'yi destekleyeceklerini açıkladı. (http://www.yenisafa k.com.tr/ politika/?q=1&c=2&i=48782&Ermeni/Cemaati/ se%C3%A7imlerde/ Ak/Partiyi/ destekleyecek)

68. AKP'li Beyoğlu Belediyesi tarafından hazırlanan "Kültürleri Buluşturan Kent 22" adlı kitapta, alkollü içki teşvik ediliyor. (18.02.2004 - Vakit)

69. Umuma açık içkili yerlerin okullara uzaklığı 200 metreden 100 metreye indirildi. Turizmi teşvik kapsamında olan yerlerde ise mesafe şartı aranmayacak. (4.4.2004 - Türkiye)

70. AKP'den bir ilk: Gay ve Lezbiyen Filmleri Festivali'ne onay verildi. (27.09.2004 -Vakit)
"Outistanbul 1. Uluslararası İstanbul Gay ve Lezbiyen Filmleri Festivali"

71. Aile Sağlığı adı altında bazı okullarda "eşcinsellik" dersi verildi. Tepki gelince uygulama durduruldu. (16.03.2007 - Zaman)

72. Türkiye'nin ilk eşcinsel oteli açıldı. (31.05.2007 - Posta)

73. AB mevzuatına uygun Türk Gıda Kodeksi ayınlandı. "Çiğ Kırmızı Et ve Hazırlanmış Kırmızı Et Karışımları Tebliği" Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. (http://www.hurriyet .com.tr/ekonomi/ 4716801_p. asp)
· Domuz ve yaban domuzu kasaplık hayvanlar arasına alındı.

74. AKP'nin meclisten geçirdiği TCK'nın 230. maddesi: "Aralarında evlenme olmaksızın dini nikah yapanlar, 6 aya kadar hapisle cezalandırılırlar. " (2004)

· Peki ya nikahsız yaşayanlar? Cezası yok, çünkü: "Zina suç olmaktan çıkarıldı." (2004)
· Iğdır valisi açıkladı: "Fuhşun suç sayılmaması ve yaygınlığı yüzünden namuslu kadınlarımız neredeyse sokağa çıkamaz hale geldi." (23.11.2005 - Vakit)

75. Başbakan "Çocuğum işsiz" diyen vatandaşı "Senin çocuğun da işsiz kalsın! Otur, otur! Bana kişisel sorunlarını getirme..." diye azarladı. (AKP Keçiören İlçe Kongresi) http://www.radikal. com.tr/haber. php?haberno= 182616
· "Lan...Sus...Hadi ananı al git buradan!" diyen başbakanın arkadaşları da benzer üslupla konuştular: Tarım Bakanı, çiftçilere hitaben: "Gözünüzü toprak doyursun."dedi.
Maliye Bakanı: "Babalar gibi satarım."dedi. AKP Urfa Milletvekili, sel mağduru vatandaşı şöyle azarladı: "Fazla konuşma!"

76. Zaman zaman "Savcılar ne güne duruyor?" diye yakınan AKP yönetimi, Şemdinli davası savcısını harcadı. (Adalet Bakanı tarafından HSYK'ya sevk edilen savcı Sarıkaya, meslekten ihraç edildi.)

77. Erdoğan'ın talimatıyla 2006 yılında yargıç ve savcılara %50'ye varan oranlarda zam yapıldı. (Asgari ücretliler "AKP çekindiği kurumlara mı zam yapıyor?" diye sormaya başladı.)
· Daha yakınlarda AKP'ye gereken teşekkürü(!) yapan Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu'yu arayan Bülent Arınç zam müjdesini şöyle vermişti: "Tasarı hazırlandı. Komisyonlardan hızlı şekilde geçirilip, en kısa sürede Genel Kurul'dan geçirilecek." (http://www.hurriyet .com.tr/gundem/ 4495113.asp?
m=1&gid=69)

78. Başbakan Erdoğan, İHL ve meslek liseleri hakkında "Biz hükümet olarak bu bedeli ödemeye hazır değiliz" dedi. Birlik Vakfı'nca İstanbul Grand Cevahir Oteli'nde düzenlenen 'Meseleler ve Çareler' konulu sempozyum. (http://arsiv. sabah.com. tr/2004/07/ 04/siy105. html)

79. Din Kültürü kitaplarına Hz.Musa'nın, Hz. İsa'nın ve Sevgili Peygamberimizin resimleri kondu. (2004)

80. Din Kültürü kitaplarında mezhep sayısı 4'ten 5'e çıkarıldı. (Bakınız: Orta Öğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı 11. Sınıf, MEB Yayınları, İstanbul-2006, sayfa 65, İslam Düşüncesinde Ameli-Fıkhi
Yorumlar)

81. Din Kültürü kitaplarına göre, mezheplere gerek yok. (2005'ten beri okutulan 8. sınıf Din Kültürü Kitapları, Dinde Anlayış Farklılıkları/Mezheple r bölümü.) Bazı kitaplarda bu görüş yumuşakça (!) ifade edilse de ilköğretim öğrencisinin kafasını karıştırmaya yetiyor.

82. Okullara gönderilen genelge ile Kuran-ı Kerim'de geçen bazı kelimelerin kullanılması yasaklandı: cemaat, cihad, fetva, halife, hicret, imam, imamet, kafir, medrese, mücahid, mümin, münafık, şehadet, şehit, şeriat, şirk, tağut, tebliğ, tekke, tevhid... Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı'nı sözkonusu genelgeyi göndermekle görevlendirdi. ( http://arsiv. sabah.com.tr/2005/01/ 13/gnd106. html )

83. Sekizinci sınıf Din Kültürü kitabının namaz tarifinde, bayanlar için "başı yarı açık" resim kullanıldı. Aynı kitabın 91. sayfasında cemaatler için : "Bunlar tarikatlar gibi insanların din ve vicdan özgürlüğünü, ulusal birlik ve beraberliğini ortadan kaldıran gruplardır" ifadesi kullanıldı.

84. Bazı köylerde ilköğretim 1. sınıf öğrencilerine dağıtılan okuma-yazma öğreniyorum kitaplarında 13 ve 15. sayfalarında haç işareti bulunan, 3 çocuğun kilisede aldığı eğitimi ve kilise dualarını gösteren fotoğraflar
kullanıldı. (MEB-TTKB'nin 12.07.2004 tarih / 115 sayılı onayını taşıyan AB destekli bu kitaplar, ücretsiz dağıtıldı.)

85. 2005'te onaylanan 5. sınıf Din Kültürü kitaplarında "Kelime-i Tevhid, Lailâhe illallah'tır" deniyor. ("Muhammedur- rasûlullah" ifadesine yer verilmiyor.) (AB projelerini ve ders kitaplarındaki değişimi düşündüğümüzde "Muhammedur- rasûlullah" bölümünün yazılmaması, her şeyi anlatıyor. "Muhammedur- rasûlullah" ifadesi; Hz. Muhammed'in Allah'ın rasulü olduğunu söyleyen Müslümanları, Hz.İsa'yı rab ve oğul kabul eden Hıristiyanlardan ayırır. Bunu kaldırmak hangi düşünceden ileri gelir?)

86. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in başörtüsü sorununa bakışı:
"Başörtüsünü sorun sayanların sayısı yüzde bir buçuktur. Halk hangi konuların öncelikle çözülmesini istiyorsa biz hükümet olarak bu sorunlara odaklandık. Bizim gündemimizde halkın sadece yüzde 1,5′inin gündeminde olan
bir konu öncelikli olarak yoktur. Olması siyaseten de yanlıştır." 24.05.2006 - Milliyet ( http://www.milliyet .com.tr/2006/ 05/24/resim/ birincisayfa. jpg )

87. Erdoğan, başörtülüleri 3-5 ağaca benzetti: "Yani burada bizim bireysel özgürlük anlayışlarımız eğer genel özgürlük anlayışının önüne çıkarsa herhalde yanlış yaparız diye düşünüyorum. Geneli kucaklamak durumundayız. Ormanı düşünelim, oradaki birkaç ağacı değil. Birkaç ağaç üzerinden hareket edersek yanlış yaparız. Nitekim Türkiye'de yapılan kamuoyu araştırmalarının bu konudaki neticeleri çok açık net ortadadır." (http://www.akpgerce gi.com/category/ basortusu/)

88. Urfa'dan Ankara'ya yürüyen başörtü mağdurları Meclis'e girerken 'terörist' muâmelesi gördü. Üç kişilik heyet, polis tarafından ayrı bir odaya alınarak üzerlerindeki paradan çoraplarına kadar arandı. (6.1.05-Vakit)


89. MEB'e bağlı Yurt-Kur'un başörtülü ve sakallı fotoğraf veren öğrencilere burs vermeyeceği açıklandı. (09.10.2006 - Vakit)

90. AKP'li Kuşadası Belediyesi, hediyelik eşya dükkânı açmak isteyen bayana, başörtülü fotoğrafla başvurduğu için ruhsat vermedi. (http://www.stargundem.com/news/ 11299.html)

91. Meclis kitabında dedesinin sarıklı fotoğrafını gören AKP milletvekili: "Benim dedem sarık takmazdı; aydın bir insandı" dedi. (01.05.2004 - Vatan) (Sarığı karanlık sembolü görenler, başörtüsü için ne düşünür?)

92. Bülent Arınç: "Başörtü meselesi bizim namus meselemizdir. Bu sorunu çözmek bizim namus borcumuzdur. " demişti. (Kahramanmaraş mitingi - 2002) · Arınç:"Başörtüsü sorunu çözülecektir; ama demokrasi çerçevesinde ve zamanı geldiğinde."(28.12. 04- Vakit)

93. Başbakana örtü mağdurlarından mektup: Sözünüzü tutun. (23 Nisan 2004 - Vakit) (Bu mektuba hâlâ cevap verilmedi.)

94. Öğrenci affı getirildi. Yani zamanında başını açmadığı için okullarını bitiremeyenlere bir fırsat (!) tanındı. Peki nasıl mezun olacaklardı. Erdoğan, sorunu çözdü: "Peruk taksınlar girsinler." (www.haber7.com/ haber.php? haber_id= 237241 )

95. Abdullah Gül, YÖK'ün kurucu başkanı olan ve üniversitelerde başörtüsü yasağını başlatan İhsan Doğramacı'ya 2007 Meclis Onur Ödülü verilmesini teklif etti. (17.02.2007 - Zaman) Bülent Arınç da Doğramacı'ya telefon ederek ödülün kendisine verileceğini müjdeledi.
· Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi Gül'ün teklif ettiği ödül, daha sonra Gül tarafından takdim edildi. (http://www.sabah. com.tr/2007/ 05/31/haber, 06DCCD2256774F55 BD39882429EF5F05 .html)

96. Şubat 2003'te "Benim bu davayı geri çekmem bütün kadınlara hakaret olur" diyen Hayrunnisa Gül, bir yıl sonra AİHM'deki başörtüsü şikayetini geri çekti. (3 Mart 2004 - Vakit)

97. Abdullah Gül, Ahmet Vakur Gökdenizler'i Denizcilik-Havacı lık genel müdür yardımcılığından büyükelçilik statüsüne yükselterek Montreal'e daimi temsilci olarak atadı. (30.10.2006 - Vakit) Adı pek çok skandala karışan bu kişiyi hatırlayalım: A.Vakur Gökdenizler, 1999'da Merve Kavakçı'nın ABD vatandaşı olduğunu Dallas Göçmen bürosundan öğrenerek yıldırım kriptoyla Ankara'ya bildiren kişidir.

98. Başbakan Erdoğan: "Başörtüsü konusunda hiçbir yerde, kimseye söz vermedim. Vaat etmediklerimizi, vaat edilmiş gibi gösteren, provake edenler var." dedi. ( www.gazetevatan. com/root. vatan?exec= haberdetay&tarih=05.04.2005&Newsid=50529&Categoryid=3 )

99. Başörtüsü sorunuyla ilgili vaadi olmadığını açıklayan Başbakan, Fener Rum Patriği'ne söz verdi: "Bütün sorunlarınızı çözeceğiz." (11.12.2004 - Vakit)

100. Yüz maddeye sığmayan A'dan Z'ye diğer gerçekler:
A. Yabancılara toprak satışına izin veren yasa çıkarıldı. (Dikkat: Ev, daire, bina değil; arazi satılıyor.)
B. Erdoğan, çocuk katiline "Sayın" dedi.
C. Dışişleri Bakanlığı, Ebu Garip cezaevinde işkence gören Türkler ve diğerleri için harekete geçmedi.
Ç. Şimon Peres "AKP, Türk lokumu" dedi. (http://webarsiv. hurriyet. com.tr/2004/09/02/515570. asp) Demek onlara göre öyle.
D. Devlet bakanı Kürşat TÜZMEN bir defile sonrası F. LOPES isimli kadınla kadeh tokuşturup şarap içti (10.02.2077 - Posta) Not: Bakan içki başında, başı örtülü öğrenciye öğretim yasak.
E. ATO raporuna göre son 4 yılda, yıllık ortalama 546.000 dosya, zaman aşımından düştü. (AKP'nin A'sının resmidir...)
F. Yasaklar devam ediyor:a- Başörtüsü yasağı, b-12 yaşından küçüklere Kuran öğretme yasağı...
G. AB hatırına Mardin-Midyat Bardakçı köyünün camisini kiliseye çevirmeye kalktılar.
Ğ. Kuzey Irak yönetimi AKP'yi zor durumda bırakmamak için 22 Temmuz seçimine kadar sessiz durma kararı aldı.
(İlnur Çevik ve bölgede görev yapan gazeteciler bildirdi.)
H. AKP 22 Temmuz seçim beyannamesine Başörtüsü, YÖK ve terörle mücadeleyi almadı.
I. 273 üyeli İsrail Dostluk Grubunun 173'ü AKP milletvekiliydi.
İ. Bazı AKP milletvekilleri, yolsuzluklara tahammül edemediklerini söyleyerek partilerinden ayrıldı.
J. Kıbrıs için "Çözümsüzlük çözüm değildir" diyen başbakan, "toplumsal mutabakat" diye bir şey uydurup başörtüsünü çözümsüz hale getirdi. (Başbakanın bizim icadımız dediği "Toplumsal mutabakat", cumhurbaşkanlığı
seçiminde kullanılamadı. )
K. Misyonerliğe yasal izin verildi. (AKP'nin gerekçesi Misyonerlik faaliyetlerini denetim altında tutmakmış...)
L. Bazı müftülüklerde ilk defa orkestra eşliğinde "Kutlu Doğum" Konserleri(!) düzenlendi. (Vatandaş sordu: Peygamberimiz bu toplantılara katılır mıydı?)
M. Ezan sesinin kısılması için genelge yayınlandı.
N. Uygun görülen yerlerde Cuma namazının son 6 rekatı kıldırılmıyor. Yer yer bu konuda kavgalar oldu.
O. Kuran öğrenimi yasağını TCK'ya koyarak; dedelerin, ninelerin torunlarına Kuran okutmasını yasak saydılar.
Ö. Bir yandan özelleştirme yapılırken bir yandan da belediye şirketleriyle yeni KİT'ler oluşturuldu!
P. Ülkemizdeki yabancı şirket sayısı 3'e katlandı.
R. Borçlu vatandaşlarımızın sayısı 4,4 kat arttı.
S. Köylüler, çiftçiler, fındık üreticileri... protesto mitingi yapacak derecede mağdur edildi.
Ş. Ülkemizin toplam borcu (iç-dış), dolar bazında 2 katına çıktı.
T. Bankacılık sektörünün % 51'i yabancıların eline geçti.
U. Resmi açılışlar ve devlet törenleri, AKP seçim mitinglerine dönüştürüldü.
Ü. "Kuraklık destek" haberini, seçim meydanından Dışişleri Bakanı açıkladı.
V. Erdoğan, parti mitinglerine başbakanlık uçağı ile gittiği için tepki çekti.
Y. 5 senedir garibanların başörtüsü için toplumsal mutabakatı bekleyen iktidar mensupları, sıra kendi eşlerine ( Cumhurbaşkanlığı seçimine) gelince
bunun demokratik hak olduğunu hatırladılar.
Z. Babası dışişleri bakanı olmayan kızlar, mezuniyet törenlerine başörtüsü ile katılamadı


http://www.etikhaber.com/content/view/62694/28/
..................

Demirel binanialeyh diye diye kac sefer geldi gitti,bunlar oturdu o makamlara kalkmazlar daha bosuna hayal kurmayalim,secimlerde veririz derslerini felan deyip kendimizi avutmayalim bosu bosuna,bunlar daha fazla kelaam ediyorlar vah basimiza gelenlere vah!....
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
hilalugruna1
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Apr 18, 2008
İletiler: 178
Şehir: ERGENEKON

İletiTarih: Pzr Eyl 14, 2008 10:08 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Eyvallah ülküdasim ,forumda varmi bilemiyoruman ancak Akp ilkleri yazmakla bitmiyor bizdende katki olsun forumumuzda bulunsun,tayyibe lazim olur belki ilerde:)

Akp'nin İlkleri

Tarifi benzerlikler sadece tesadüf mü?


10 Mart 2007

Mondros (1918-1920) sonrası manzara (Damat Ferit Dönemi)
1)
Başta İstanbul olmak üzere, pek çok vilayetimiz işgal edildi. İşgal komiserleri serbestçe faaliyetteler. Pek çok yerde vali, kaymakam vs gibi makamlara "bölgeye uygun" kişiler atandı.
2)
Damat Ferit, Mustafa Kemal'in askerlerini Avrupa'ya şikayet etti. İşgal kuvvetlerinin isteği doğrultusunda, işgalin önündeki en büyük engel olduğu gerekçesi ile , Osmanlı Ordusu dağıtıldı

3)
Kömür, mazot ve yağ madenleri ve kaynakları, Telsiz, telgraf ve kabloların denetimi, tersane, limanlar ve demiryolları, demir çelik işletmeleri tamamen İşgal devletlerinin kontrolüne geçti.
4)
GALATA BANKERLERİ marifetiyle Osmanlı ağır şartlarda borçlandırıldı, Ekonominin kontrolü DUYUNU UMUMİYE' YE teslim edildi. Resmi dairelere alınacak bir kalem için bile işgalcilerin onayı gereklidir.

5)
İşgal kumandanlarına selam vermediği için Türk Subayları azarlandı, cezalandırıldı.
6)
"Boğazlayan Türk toprağıdır" diyen Kaymakam Kemal Bey, Ermenileri tahrik ettiği gerekçesiyle asıldı.
7)
Ahmet Emin Yalman ve Ali Kemal gibi yazarlar, işgal güçlerinin (Batının) Türklere medeniyet getireceklerini söylüyor ve Kuvvay'ı Milliye'yi aşağılayan, kötüleyen yazılar yazıyor.
Karizmatik
İngiliz ve Fransızlardan maaşlı "Şeyh Saitler", fetva yayınlayarak, İşgal güçlerine direnmenin günah olduğunu, işgal askerlerinden ölenlerin şehit, direnen Türk askerinin ise cehennemlik olduğunu söylemekteler.

9)
İngiliz'in kucağına oturan bölücüler, Meclisi Mebusanda bulunan Ermeni ve bölücü mebuslardan cesaret alarak, Osmanlıyı arkadan vurdular.
10)
Kıbrıs İngiliz'e bırakıldı.
11)
İşgal büyükelçisi ile görüşmek isteyen Kabine üyeleri, işgalci bir yüzbaşı tarafından şiddetle azarlandı. Hem de İstanbul'da.
12)
Damat Ferit, Türk insanını aşağılayan İngiliz sefirini, makamında kabul edip, yaralı İngiliz askerleri için geçmiş olsun dileğinde bulundu.
13)
Damat Ferit, "Düşmanla işbirliği yapmayın" diye mektup gönderen Mustafa Kemal'in elçisini azarladı, hapsetti.

14)
Osmanlı, 1071'den beri Anadolu'daki bütün kazanımlarımızı kaybetti.
15)
Damat Ferit, kendisinden önce başlatılmış olan "Devleti tasfiye" işini başarıyla yaptı.
16) Türk Milliyetçileri, Mustafa Kemal'in önderliğinde duruma el koydu.

***

2002 - 2007 arasındaki manzara (AKP dönemi)


1)
Başta Diyarbakır olmak üzere, pek çok vilayetimizde devlet otoritesi yok. AB-D komiserleri serbestçe faaliyetteler. Bu vilayetlerdeki vali, kaymakam vs gibi makamlara " bölgeye uygun" kişiler atandı.
2)
AKP hükümeti kendi ülkesini ve ordusunu Avrupa'ya şikayet etmekte. Türk Ordusunun demokrasiyi engellediği ve küçültülmesi gerektiği AB'li komiserler tarafından sık sık dile getirilmektedir.
3)
AKP hükümeti, çıkardığı Petrol yasası ile yeraltı zenginliklerimizi tamamen yabancılara bıraktı. TÜPRAŞ, Demir-Çelik Fabrikaları, Türk Telekom, Tekel yabancıya teslim edildi. Bankalar, Yunan, İtalyan, Fransız'a satıldı. İşgal kuvvetlerinin öncü gücü olan Rumlara bütün limanları açmak için can atıyorlar.
4)
Dört yılda borcu iki katına çıkarttılar. AKP marifetiyle, ekonominin kontrolü IMF ve Dünya Bankasına teslim edildi. Memura yapılacak zam için bile IMF'nin onayı gerekli.
5)
İşgal komiserlerine bağırdığı için vatanseverler, müstemleke basının hedef tahtası oldu.

6)
"Türkiye Türklerindir" diyen bir vatandaş, ermeni kökenli başka bir vatandaşı "tahrik ettiği için" mahkemelik oldu.
7)
"...." ve "..." gibi Karen Fogg'dan maaşlı yazarlar Batı'nın Türklere medeniyet getireceğini yazıyor ve Türk Milliyetçiliğini sürekli kötülüyor, aşağılıyor.
Karizmatik
Şeyh Sarıklı Kardinal , Hıristiyan ve Yahudilere rahmet nazarı ile bakılmasını öğütlemektedir. AKP'liler AB-D işgalini "Medeniyetler ittifakı" diye sunmakta, direnen Türk Milliyetçilerini "ırkçı" "kafatasçı" diye suçlamaktadır.
9)
AB-D'nin kucağına oturan bölücüler, AKP'nin teslimiyetçi politikalarından cesaret alarak, Ankara'nın göbeğinde bile Türk Devletine horozlanmaktadır.

10)
Kıbrıs Talat'a bırakıldı.
11)
Bush'un elini sıkmak için sıraya giren AKP'li Bakan'ların avuç içleri CIA ajanları tarafından tek tek kontrol edildi. Hem de kendi ülkemizde.
12)
Tayyip Erdoğan, Türk Milletini aşağılayan Orhan Pamuk ve Elif Şafak'ı telefonla arayıp geçmiş olsun dedi. Bush'a mektup yazıp, bir milyon Müslüman katleden ABD askerleri için "evlerine sağ salim dönmeleri için duacıyım" dedi.
13)
Tayyip Erdoğan, Şehit ailelerini azarladı. PKK'lıları Başbakanlıkta ağırladı.
14)
AKP, Kurtuluş savaşındaki bütün kazanımlarımızı tartışmaya açtı, bir çoğunu kaybettik.

15)
Tayyip Erdoğan, Özal'dan devraldığı "Devleti tasfiye" görevini başarıyla sürdürüyor.
16) Türk Milliyetçilerinin iktidara gelmesi ve duruma el koyması şarttır.

***



Aynı numaralı maddelerdeki benzerlikler sizce bir tesadüf mü?

Bazı "müstemleke yasalar" köşk engeline takılıyor. İyi ki takılıyor.
Bunlardan birinin Cumhurbaşkanı, Ampulün de yeniden iktidar olması halinde, ortaya çıkacak durumun farkında mısınız acaba?

Büyük Türk Milliyetçisi Mustafa Kemal ve bir avuç arkadaşı duruma el koymasaydı ve Damat Ferit hükümeti devam etmiş olsaydı, bugün
Türkiye diye bir ülke olur muydu?

Şimdi siz, oy kullanırken, bu soruyu kendinize sormayacak mısınız?

Evet, Cumhuriyeti "Cumhur" koruyacaktır. Korumalıdır.

Yapılacak ilk genel seçimde "Cumhur" ya AKP'yi sandığa gömecek,

ya da...Ney





İşte AKP'nin Enleri ve İLKleri



Saygıdeğer hemşerilerim AKP hükümeti 5. yılında en Başarlı olduğu alanları ve imza atığı ilkleri sizlerle paylaşmak istiyorum. İlklerin
partisi olacağız dediler evet oldu. Enlerin partisi olacağız dediler ve öyle oldular. İşte AKP'nin Enleri ve İLKleri devamı

21-En yüksek bankacılıkta yabancı payı: % 37

AKP döneminde yabancı bankalar Türk bankalarının % 37'sini ele geçirmişlerdir. Yabancı bankalar Türkiye'de şube açmak yerine daha çok var olan bankaları satın
almışlardır.

Özelleştirme ve TMSF satışları ile mali sektör yabancıların kontrolüne geçmiştir.

Bankaların yabancıların eline geçmesi demek Türkiye ekonomisinin yabancıların kontrolüne girmesi demektir.

22-En yüksek İMKB'de yabancı payı: % 70

AKP'nin iktidara geldiği 2002
yılı sonunda yabancıların İMKB'de işlem gören hisse senedi ve Devlet borçlanma senetlerine bağlanmış portföy yatırımları 6.362 milyon Dolardı. Yani İMKB'de yabancı payı, 3.450 milyon Doları Hisse senedi, 3.579 milyon Doları da Devlet Borçlanma senedi olmak üzere toplam 6.362 milyon Dolardı.

2006 yılı sonu itibariyle yabancıların borsadaki yatırımları; 34.892 milyon Doları hisse senedi, 26.019 milyon Doları Devlet iç borçlanma senedi olmak üzere toplam 60.915 milyon Dolara ulaşmıştır.

Yabancı yatırımcıların borsadaki payı % 70'e yükselmiştir. Yabancılar borsada hisse senedi satın alarak başta bankacılık olmak üzere bir çok şirketin kontrolünü ele
geçirmişlerdir.

23-En yüksek tarımsal üretimden kopuş: 1.280.000 kişi

AKP döneminde tarım sektöründe istihdam edilen nüfus 1.280.000 kişi azalarak 6.809.000 kişiye düşmüştür.

Aynı dönemde sanayi sektörü ise sadece 757.000 kişiye iş sağladığı için 523.000 bin kişi işsiz kalmıştır.

24-En yüksek tarımsal ürün ithalatı: 24,4 milyar Dolar

2003-2006 yılları arasında 24,4 milyar Dolarlık tarımsal ürün ithal edilmiştir.

2002 yılında ithalatın % 7'sini oluşturan tarımsal ürün ithalatı 2006 yılında toplam ithalatın % 10'unu aşmıştır.

25-En yüksek işsiz sayısı: 4.321.000 kişi

2002 yılı sonunda işsiz sayısı 3.484 bin kişi idi.

2006 yılı sonunda resmi işsiz sayısı 2.344 bin, iş bulma umudunu kaybettiği işin iş aramaktan vazgeçenlerin sayısı 1.977 bin kişiye yükselmiştir. Böylece resmi rakamlardaki işsiz sayısı 4.321 bin kişiye ulaşmıştır.

26-En yüksek TL cinsinden rantiye geliri:% 26

AKP döneminde parasını Bonoya
yatıranlar yıllık % 26, borsaya yatıranlar % 25,4 oranında reel gelir elde etmişlerdir.

Dolar Kurunun sürekli düşmesi nedeniyle yurtdışından dolar cinsinden ülkeye gelip TL'ye çevrilerek borsa ve bonoya yatırım yapan yerli ve yabancı rantiyeciler; hem borsa ve bonodan hem de doların değer kaybetmesinden kazanmışlardır.

27-En yüksek Dolar cinsinden rantiye geliri: % 85,5

100 Doları 2002 yılı sonunda 1.650.000 TL'den TL'ye
çevirip 165 milyon TL'ye sahip olan rantiyeci bunu Hazineye borç vererek değerlendirdiğinde 2006 yılı sonu itibariyle; 409 milyon TL'ye sahip olacaktır. Bunu 2006 yılı sonu itibariyle 1.430.000 TL'den Dolara çevirdiğinde 286 Dolar edecektir. Yani 4 yılda 100 Dolarını 286 Dolara çıkartmış olacaktır. Bu da dolar bazında yıllık % 46,5 oranında gelir elde etmek anlamına gelmektedir.

100 Doları 2002 yılı sonunda 1.650.000 TL'den TL'ye çevirip 165 milyon TL'ye sahip olan rantiyeci bu parasını borsaya yatırdığında 2006 yılı sonu itibariyle; 643 milyon TL'ye sahip olacaktır. Bunu 2006 yılı sonu itibariyle 1.430.000 TL'den Dolara çevirdiğinde 442 Dolar edecektir. Yani 4 yılda 100 Dolarını 442 Dolara çıkartmış olacaktır. Bu da
yıllık % 85,5 oranında gelir elde etmek anlamına gelmektedir.

28-En yüksek yabancıya kaynak aktarımı: 187 milyar Dolar

2003-2006 yılları arasında uygulanan yüksek reel faiz-düşük döviz kuru nedeniyle Türkiye ekonomisi 187 milyar dolar kaynak transfer etmiştir.

Son 4 yılda ihracatı aşan ithalat nedeniyle dış aleme 152 milyar Dolar, dış borç faiz ödemesi ve kar transferi olarak 35 milyar
Dolar dış aleme kaynak transfer edilmiştir.

29-En yüksek faiz/enflasyon oranı(Enflasyona göre en yüksek faiz)

Faiz hesaplamalarında asıl önemli olan enflasyon faiz farkıdır. AKP döneminde enflasyon hızla aşağı doğru çekildiği halde faizler aynı hızla düşmediği için enflasyon faiz farkı en düşük düzeye inmiştir.

AKP iktidarında enflasyon/faiz farkı % 43'e inmiştir.

Refah-Yol iktidarında bu oran % 89'idi. Yani AKP döneminde enflasyon ancak faiz oranlarının % 43'ü oranında olduğu için reel faiz yüksek kalmıştır. Halbuki Refah-Yol iktidarında enflasyon faizin % 89'u oranında olduğu için reel faiz doğal olarak düşmüş hatta bazı aylarda negatif olmuştur.

30-En yüksek bankacılık gelirleri: 138 milyar Dolar

2003-2006 yılları arasında bankacılık sektörü 197 katrilyon (yani 138
milyar Dolar) faiz, komisyon ve aracılık geliri elde etmiştir. Aynı dönemde GSMH ise 198 milyar Dolar artmıştır. Yani artan GSMH'nin yaklaşık olarak % 70'i bankacılık sektörünün faiz, komisyon ve aracılık gelirlerinden oluşmaktadır. Bu da artan Milli Gelirin % 70'inin bir avuç rantiyeciye gitmesine karşılık, artan Milli Gelirin sadece % 30'u 73 milyon halka ait olduğu için; MG artarken halk fakirleşmiştir.

AKP'nın İLKleri

31-İlk defa bir Başbakan Müslüman topraklarını işgal eden Hıristiyan ABD askerlerinin sağ salim ülkelerine dönmeleri için dua
ettiği açıkladı

32-İlk defa bir Başbakan "Bir dönem dini kullandık" dedi

33-İlk defa dar gelirlilerin alım gücü bu kadar düştü

34-İlk defa bir Başbakan en fazla yurtdışı seyahat yaptı

35-İlk defa bir Başbakan yapılan bir ihalede önce uçak istedi sonra mercedece razı oldu

36-İlk defa enflasyon % 10 artarken pancar fiyatları 99 Kuruştan 88 Kuruşa indi

37-İlk defa fındık üreticileri en büyük mitingi yaptı

38-İlk defa bir Başbakan ve Dışişleri Bakanı, İslamiyeti yok etmeye yemin eden bir Papa'nın heykeli önünde fotoğraf çektirdi

39-İlk defa iletişim sektörünün tamamı yabancıların kontrolüne geçti

40-İlk defa bir Başbakan Türkiye'yi pazarladığını açıkça itiraf etti


TANRI TÜRKÜ KORUSUN VE YÜCELTSIN +AKP NIN SERRINDENNNNN
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
Tugrulbeg
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Aug 05, 2008
İletiler: 49
Şehir: Altaylar

İletiTarih: Pzr Eyl 14, 2008 10:39 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Elli adet gerçek daha .inkar eden ,Akp'li entel,dantel yobaz Liboslar buyursun.

-İlk defa bir Başbakan zam isteyen memur sendikalarına "IMF'yi ikna edin"dedi
2-İlk defa bir Ekonomi Bakanı, BDDK'nın çıkardığı yönetmelikleri inceletmek için IMF'den denetçi talep etti
3-İlk defa bir Başbakan "tezkere geçmese memura maaş ödeyemeyiz" dedi
4-İlk defa ekonomi büyürken istihdam yerinde saydı
5-İlk defa cari açık verilirken döviz kuru sürekli düştü
6-İlk defa enflasyon sürekli düşerken faizlerdeki düşüş enflasyondaki düşüşün gerisinde kaldı.
7-İlk kez ithalat 100 milyar Doları aştı
8-İlk kez cari açığın üstünde borçlanma yapıldı
9-İlk kez Yunan Kilise Bankası Türkiye'de banka aldı
10-İlk defa Domuz kesimlik hayvanlar sınıfına alındı ve teşvik kredisi verildi
11-İlk defa finansman ihtiyacı üstü borçlanma yapıldı
12-İlk defa kamunun kamuya olan borcu piyasadan borçlanılarak ödendi.
13-İlk defa düşük faizli dış borç yüksek faizli iç borç ile ödendi.
14-İlk defa döviz sürekli düşerken döviz cinsi borçlar TL cinsi borca çevrildi.
15-İlk kez sosyal transferler yatırımları geçti
16-İlk kez İsrailli iş adamına gizli bir şekilde 800 milyon Dolar kaynak aktarıldı
17-İlk defa bir Başbakan işsizliğin dünya gerçeği olduğunu söyledi
18-İlk defa yabancı rantiyecilere vergi muafiyeti tanındı
19-İlk defa bir kanun daha uygulanmadan değiştirildi.
5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Türk Ceza Kanunu daha yürürlüğe girmeden değiştirildiler.
20-İlk defa bir kanun bir haftada iki kez değiştirildi
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu bir haftada iki kere değiştirildi.
21-İlk defa tarımsal üretimde dış ticaret açığı ortaya çıktı
22-İlk defa borç GSMH'yi aştı
23-İlk defa şirketlerin yatırım istisnası kaldırıldı
24-İlk defa çiftçi ve emekliden vergi alınması sözü verildi
25-İlk defa GSMH artarken KDV tahsilatı yerinde saydı
26- İlk defa bir Başbakan faizin dünya gerçeği olduğunu söyledi
27-İlk defa Petrol Kanunu ile yabancılara 50 yıllık imtiyaz verildi
28-İlk defa zina suç olmaktan çıkarıldı
29-İlk defa kapkaç diye bir sektör ortaya çıktı
30-İlk defa bir Başbakan çiftçilere "Gözünü toprak doyursun" dedi
31-İlk defa bir Başbakan Müslüman topraklarını işgal eden Hıristiyan ABD askerlerinin sağ salim ülkelerine dönmeleri için dua ettiği açıkladı
32-İlk defa bir Başbakan "Bir dönem dini kullandık" dedi

http://www.stjohns.edu/media/1/f6b59bea94ad4f3c8b8b1ce02c32c17b.jpg





33-İlk defa dar gelirlilerin alım gücü bu kadar düştü
34-İlk defa bir Başbakan en fazla yurtdışı seyahat yaptı
35-İlk defa bir Başbakan yapılan bir ihalede önce uçak istedi sonra mercedece razı oldu
36-İlk defa enflasyon % 10 artarken pancar fiyatları 99 Kuruştan 88 Kuruşa indi
37-İlk defa fındık üreticileri en büyük mitingi yaptı
38-İlk defa bir Başbakan ve Dışişleri Bakanı, İslamiyeti yok etmeye yemin eden bir Papa'nın heykeli önünde fotoğraf çektirdi
39-İlk defa iletişim sektörünün tamamı yabancıların kontrolüne geçti
40-İlk defa bir Başbakan Türkiye'yi pazarladığını açıkça itiraf etti
41-İlk defa bir Başbakan toprak satılıyorsa "alıp götürmüyorlar ya" dedi
42-İlk defa IMF "Türkiye ekonomisi cehennemde" dedi
43-İlk defa bir Başbakan "Borç yiğidin kamçısıdır" demekle borçlanmayı başarı olarak gösterdi
44-İlk defa bir cami kiliseye çevrildi
45-İlk defa Kilise ve Havralar imar planlarında yer aldı
46-İlk defa bir Başbakan Yahudi Think Tank kuruluşundan "Üstün Cesaret Ödülü" aldı
47-İlk defa Türk askerinin başına ABD güçlerince çuval geçirildi
48-İlk defa TBMM tarafından tezkerenin red edilmesine rağmen Dışişleri Bakanlığı genelgesi ile savaş araç ve gereçleri Türkiye üzerinden Irak'a aktarıldı
49-İlk defa bir Başbakan Başdanışmanı Amerikalılara Başbakan için "Bu adamı kullanın, dini inancı size yardımcı olacaktır, onu süpürge deliğinden aşağı atmayın" dedi
50-İlk defa bir Türkiye Başbakanı, İslam dünyasının sınırlarını değiştirecek BOP'un yani Büyük İsrail Projesi'nin Eşbaşkanı oldu.

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/resimler/eklenti//xiMZAA.jpg





Kendi konusmalarindan bir kaç örnek,gömlek degistirenlerin iç yüzleri.

http://www.youtube.com/watch?v=AWB7xVI7bRA

http://www.youtube.com/watch?v=dZU8Vflk4v0&mode=related&search

http://www.youtube.com/watch?v=FnsJvypFaZk

http://www.youtube.com/watch?v=_866f0Q2Bp0&mode=related&search

http://www.youtube.com/watch?v=VepV4Ac_rNM&mode=related&search

http://www.youtube.com/watch?v=gXeMQTZ42cM&NR=1
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
EgE
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 1129
Şehir: EGE DENİZLİ

İletiTarih: Sal Ekm 14, 2008 3:24 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bunlari her seferinde vatandasin gözünün icine sokalim!
Unutulup gitmesin! Herkes bilsin.....!!!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Tugrulbeg
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Aug 05, 2008
İletiler: 49
Şehir: Altaylar

İletiTarih: Sal Ekm 14, 2008 8:05 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bunca ihanetleri gözlerinin ününe koyma degil dosya halinde koysak bile öyle bir ihanet yoluna girmisler'ki, öyle bir sabit fikir ile yaklasim sergiliyorlar'ki yüzlerine tükürsek ""Elhamdülillah "yagmur yagdi diyecek kadar takiye ve ihanet içerisindeler.

Ben sahsen bu zihniyetle günü birlik karsilasiyor ve tartisiyorum,kendi agizlarindan zamaninda saçmis olduklari salyalari bile savunur duruma düsecek kadar acizdirler.

Bu gün Akp grup toplantisinda r tayyip pkk köpeklerinin sözcüsü gibi konustu

"Bizim terörle mücadelede ilk yenmemiz gereken düşman öfkemiz olmalıdır. Terör örgütü askerime, polisime düşman gözüyle bakıyor ama biz bütün bu olanlara rağmen onlara 'suçlu' gözüyle bakıyoruz. İnsani yaklaşım ve demokrasi bunu gerektiyor" dedi.

Simdi yukarida Bosbakan tayyipvili ne demek istiyor?

Hani pkk pislik yuvasi, Ab,Abd,Arap ülkelerinde Terörist listesinde idi? yahu be densiz adam kimlere yaranacagini sasiran saskin ördek su Bop prejesinin kiroistan hayalini açiklada Asil Türk Milleti senin gerçek yüzünü görsün ..


http://www.youtube.com/watch?v=AWB7xVI7bRA

http://www.youtube.com/watch?v=dZU8Vflk4v0&mode=related&search

http://www.youtube.com/watch?v=FnsJvypFaZk

http://www.youtube.com/watch?v=_866f0Q2Bp0&mode=related&search

http://www.youtube.com/watch?v=VepV4Ac_rNM&mode=related&search

http://www.youtube.com/watch?v=gXeMQTZ42cM&NR=1
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
altaylar
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Jan 09, 2006
İletiler: 262
Şehir: Almanya

İletiTarih: Çar Ekm 15, 2008 1:17 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Al sana bir iki yüzlülük daha:

Abdullah Gül`ün ve Tayyip Erdoganin agzindan cikan sözler:

http://www.youtube.com/watch?v=nKrrqzfB09M&feature=related

http://www.youtube.com/watch?v=DhfxkexzOAA

http://www.youtube.com/watch?v=Lps9OkWyBac
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
EgE
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 1129
Şehir: EGE DENİZLİ

İletiTarih: Çar Ekm 15, 2008 4:30 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

<embed src="http://www.youtube.com/v/_866f0Q2Bp0&hl=de&fs=1" type="application/x-shockwave-flash" allowfullscreen="true" width="425" height="344"></embed>
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Bozkurt-68
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Jan 27, 2006
İletiler: 348

İletiTarih: Çar Kas 05, 2008 10:01 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bunlarin yaptiklarida vekillik.. Satilmis Mahlukatlarin bir baska magrifeti:
Alıntı:
Aydın Doğan'a AK Parti kıyağı
05 Kasım 2008 Çarşamba 09:09
İki AK Parti milletvekili neredeyse adrese teslim bir tasarı hazırladı. Tasarı eğer yasalaşırsa Aydın Doğan'a kıyak geçilecek.
Başbakan Erdoğan, bağıra dursun AK Partili iki vekil eliyle Aydın Doğan'a öyle bir kıyak geçiliyor ki tutarı tam 800 trilyon!

Aktifhaber'in gündeme getirdiği "trilyonluk kıyak iddialarını" bugün de Taha Kıvanç köşesine taşıdı. Taha Kıvanç adıyla Yenişafak'ta Aydın Doğan'a iktidar milletvekillerinin büyük bir ödül vermeye hazırlandığını yazan Fehmi Koru, üstü kapalıda olsa Erdoğan'a tasarıyı durdurun mesajı verdi.

İşte o önemli mesajın ayrıntıları;

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) kendisine daha büyük bir ödül vermeye hazırlandığını duyuyorum. Hem de öyle 15 gün bekletmeden, bugün... İki Ak Parti milletvekili, “Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanun Tasarısı” komisyonda görüşülürken metne iki cümle ekleyerek devlete vergi borcu olanlara küçücük cezalarla bundan kurtulma yolunu açtı. Bir hesaba göre, borcu 800 trilyonu bulan şirketler, 20 trilyon TL ödeyip yola devam edeceklermiş...

(...) Komisyonda değişiklik teklifi veren milletvekillerinden biriyle görüşen arkadaşlarımız, teklifin böylesine bir 'kıyak' ile ilgili olduğundan haberi bulunmadığını tespit etti. Doğruluğuyla tanındığı için ismini şimdilik vermek istemediğim bu milletvekili, “Öyle şey olur mu hiç?” demiş arkadaşlarımıza...

Hükümet, Ak Parti, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan veya Başbakan Tayyip Erdoğan öyle münasip görmüşse, elbette olur... Daha önce az mı oldu?

8 Mayıs 2007 tarihli “Onlar ermiş muradına” başlıklı Kulis'te bir küçük gazete haberinden yola çıkarak, ülkemizin en büyük medya patronunun sahip olduğu Petrol Ofisi'nin devlete 1.2 milyar YTL vergi borcunun silinmek üzere olduğunu kayda geçirmiştim. Orada doğrudan Maliye Bakanlığı bu borç silme işlemini üstlenmişti ve 'doğruluğu ile tanınan' üst düzey bir bürokratın adı geçiyordu haberde...

(...) Meclis genel kurulunda bugün görüşülecek yasa tasarısının kimlere ne gibi yükümlülükler getirdiğini, kimler için kıyak sağlayacağını ben bilemem. Bilenler iddialı konuşup yazabiliyorlar, ama ben her zamanki çekingenliğimle bu işi milletvekillerinin sağduyusuna bırakmaktan yanayım.

(...) Bir Ak Parti milletvekili oğlunu evlendirirken iki önemli kişi şahitti: Partisi lideri Başbakan Tayyip Erdoğan ile hemşehrisi Aydın Doğan... Ertesi gün bazı gazetelerde yayımlanan fotoğrafa bakıp ne anlama geldiğini yorumlamıştım.

Meclis'in 800 trilyonluk vergi borcunu 20 trilyona kapatma fırsatı veren yeni yasası, yorumumu yanlış çıkartacağı için, okurlarımdan özür dilememi gerektirecek...

(...) Alman yayıncılar isabetli bir tercihte bulunmuş ve ülkemizin en büyük medya patronuna 'altın ödül' vermeyi kararlaştırmış... TBMM de ülkemizin her alanına yaptığı katkılar sebebiyle vergi borcunu bütünüyle affetse, ne olur sanki?

Kaynak: internethaber.com
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
turkuaz51
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Aug 21, 2005
İletiler: 68
Şehir: turkiye

İletiTarih: Cum Kas 07, 2008 10:49 pm    ileti konusu: Son söz olarak; Alıntıyla Cevap Gönder

Tüm ülkelerin Milliyetçilerine düşen görev ülkelerinde partilerini kurup, kendi milletlerine sınır ötesi, milletlerüstü sermayenin gerçeğini, getirdikleri ve götürdüklerini anlatmak, milliyetçiliğin, ülke sınırlarının, birliğinin, dirliğinin en büyük düşmanı olduğunu ortaya koymaktır. Ülke sınırlarının dışında ne olduğu doğru çözümlenemezse, gelişecek olanlar yüksek doğrulukla öngörülemezse, ülke içinde çaresiz kalınır, dünyadan bihaber elma kurduna dönülür ve üretilen düşünceler elma kurdunun düşünceleri olur.

Eğer partiler kendi milletlerine hizmet için varlarsa, teşkilat, gençlik kolları, kadın kolları, merkez ve tüm kadrolar olarak çok çalışmalıdırlar, onlar bir milletin gözbebeği, koruyucusu, beyni, ayakları/kolları, üreteni, devamlılığını sağlayanı, demokrasiyi uygulayanı/uygulatanı, yeni düşünceleri sağlayanı, ülkenin çıkarı için yapıcı tartışmalar yapanı, yeni kadrolar yetiştireni, gençlere imkan tanıyanıdırlar, ekonomik görüşleri nettir, bu ekonominin hizmet ettiği üye profili/hedef kitlesi belirlidir, bunu gerçekleştiren partiler Türk Milleti’ne layık partilerdir. Bunlar parti bünyesinde netleştirilememişse, seçimlerde netlikle konuşulamaz, yukarıda sayılanlar uygulanmamışsa alınan her oy ikramiye olarak kabul edilmelidir,
MHP yıllardır güçlü olduğu yerleri AKP’ye kaptırmıştır –kendi tabanının büyük bir bölümünü- ama batıda “oy”unu artırmıştır; DSP, CHP, GP, DP, ANAP ve küçük sağ partilerin seçmenlerinden destek almıştır, ayrılıkçı söylemler, ayrılıkçı düşüncenin meclise girme olasılığı, şehitlerin artması işini kolaylaştırmıştır, eğer yukarıda sıraladığımız, bir partide olmaması gereken eksikleri görüp tamamlama yoluna gitseydi bugün tek başına iktidardı. CHP tüm sol partilerin “oy”unu almasına karşın kendi tabanından alması gereken oyu AKP ve MHP’ye kaptırmıştır, yukarıda sıraladığımız unsurları bünyesinde barındırsaydı bugün onun da en çok “oy” almış parti olması içten bile değildi!

Daha önce İtalya’da, Fransa’da çalışan küresel güçler, topyekûn, AKP için de Türkiye’de çalıştı, yazılı/görsel basının büyük bölümü onların beşinci koluydu ve AKP için çalışan iç-dış güçlerin zararlı etkinliklerini, yasa dışı davranışlarını görmezden geldiler, kavramları/olayları ustalıkla ters yüz ettiler. Ama yine de AKP, tüm bu güçler arkasında olmasına rağmen, rehavete kapılmayıp en çok çalışan parti olarak göze çarptı; aday listesinin doğru tespiti, yüz yüze ilişkiler, teşkilatlarının yoğun gayreti, statükocu değil değişimci (!), yenilikçi (!) kimliği, vitrin farkı diğer partilerden üstündü, DYP-ANAP birleşme fiyaskosunu iyi kullanarak –kendisi merkez sağda olmamasına rağmen- merkez sağa yerleşmeyi bildi. AKP’nin oy oranının yükselmesine karşın bir önceki döneme göre 23 milletvekili eksilmiştir ve kolayca çözdüğü Baykal liderliğindeki CHP yerine 6 parçalı bir muhalefete sahiptir, işi çok zordur, muhalefetin birini sustursa diğeri konuşacaktır. Bu nedenle uzatılan barış eli mecburi bir manevradır, gerçekte uzlaşmadan yana olmayacakları 4,5 yıldaki icraatlarından bellidir, şu zor birkaç ayı atlattıktan sonra muhalefete konuşma şansını hiç vermeyeceklerdir, basının büyük bir kısmıyla el ele verip Türkiye’yi her alanda küresel güçlere teslim edene kadar var güçleriyle savaş açacaklar, despotizme varan baskı uygulayacaklardır. Bunu bilmek o kadar zor değildir, -muhalif TV kanallarına devletin kurumlarını kullanarak yaptıkları akıllardadır AKP kendini seçenlere değil, seçtirenlere, bugüne değin olduğu gibi bugünden sonra da borcunu ödeyecektir, buna bir de yönetici kadronun kişisel hırsları, çıkarları eklenirse ki eklenecektir, sadece basın yoluyla değil devletin kurumlarını da yanlış telkinlerle yönlendirerek tüm muhalif seslerin üzerine gidecektir. Birçok yanlış bulunan mevcut Siyasi Partiler Yasası’na dokunulmayacaktır hatta daha da geriletilecektir, çünkü mevcut büyük partilerde oligarşik düzenler kurulmuş, içlerine amatör ya da profesyonel provokatörler yerleştirilmiştir, oysa yeni bir yüz, yeni bir parti oluşturulmuş her anlamdaki sömürü düzenlerini bozabilir!

Bir toplumun farklı düşünen seslerinin en barışçıl yoldan ifadesi olan siyasal partilerin -her yönden yapılacak baskılarla- muhalefet etmeleri de engellenecektir, milli sınırları savunan en ufak düşünceye izin verilmeyecektir, milli olan her ad/sıfat kirletilecek, vatan hainliği çağdaşlık olarak tanıtılacak, basının büyük bir bölümü bunu halka pompalayacak, Millet milli olan her kavramdan uzaklaştırılacaktır.

Yüce Türk Milleti bütün bunlara; sınır ötesi –küresel- sermayeye, çok nadide yetişen, önceliği vatan olan bireylerin itilip kakılmasına, ayrılıkçı güçlerin Vatanı eyaletlere bölmesine, her anlamda gizli işgale uğramaya, kişi başına düşen gelirin gerçekte 3.286 dolar olmasına rağmen hesap oyunlarıyla 5.477 dolar gösterilmesine, kişi başına düşen borcun 2002’den bu yana 3.195 dolardan 5.534 dolara çıkmasına, 2002’den itibaren cari açığın 20 kat artmasına, dış ticaret açığının 253 kat artmasına, toprakların, kuruluşların, yeraltı/yerüstü zenginliklerinin talanına, yolsuzlukların artmasına, bankaların %45’inin, borsanın %75’inin dolayısıyla ülkenin gizli idaresinin yabancıların eline geçmesine, basının sermaye işgaline, bütün bu olumsuzluklara AKP’ye oy vererek “evet” dediğinin bilincinde değildi, tüm bunlar muhalifler tarafından kapı kapı dolaşılarak herkese anlatılmalıydı, bilerek ya da bilmeyerek yeteri kadar anlatılmadı. Ama sonuçta AKP’nin genel seçimde % 46 oy alması AB, ABD, Küresel Sermaye ve işgalindeki ülkeler tarafından sevinçle karşılanmıştır, aslında, genel olarak; bu seçim sonuçları Türk Milleti ile alacağı vereceği olan tüm ülkelerin yüzünü güldürmüştür.

Son söz olarak; Türk Milleti’nin Mustafa kemal ATATÜRK yolunda yürüyen çocukları, içinde yer aldıkları partilerde vatansever çizgilerini korumalıdırlar ve uygulamalıdırlar, Türkiye Cumhuriyeti’nin istiklali, istikbali, ikbali ancak böyle sağlanabilir, Allah her alandaki gerçek MİLLİYETÇİLERİN yardımcısı olsun.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSNM
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1