Barzani Türkmenleri Yok ediyor
Tarih: 1.07.2005 Saat: 09:21
Konu: Türk Dünyası



Muratlı'nın iddiaları çok sert: "Bugünkü Mesut Barzani'nin babası Molla Mustafa Barzani de, 1959'daki Kerkük katliamının tek sorumlusudur. Mesut da babasının yolunda. Hedefi, Irak'taki Türkmen nüfusunu yok ederek başkent ' yapmaya çalıştığı Kerkük'ü ele geçirmektir..."


Artık, "resmi sıfatını" Irak Kürdistanı Devlet Başkanı olarak dünyaya tanıtmaya çalıştığı dikkat çeken Mesut Barzani, her ne kadar, Amerikan basınına (Washington Post) yansıyan, "Kürtler, Kuzey Irak'taki Arap ve Türkmenler'e karşı ağır baskı uyguluyor" yönündeki haberleri yalanlamaya çalışsa da bölgeden akan haberler, "etnik temizliğe varan" uygulamaların varlığını ortaya koyuyor. Barzani-Talabani ikilisinin tüm engelleme çalışmalarına karşın 22-24 Nisan 2005 tarihleri arasında toplanan 4.Türkmen Kurultayı sonrasında bölgede ve dünyada Türkmen hareketinin güçlenmesi için yeni bir strateji ile harekete geçen Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi Ahmet Muratlı, Barzani ailesindeki Türkmen düşmanlığının babadan oğula geçen bir miras olduğunu savundu.


Muratlı, "Mesut Barzani'nin Türkmen düşmanlığı babasına kadar uzanmaktadır. Molla Mustafa Barzani de 1959 yılındaki Kerkük katliamının tek sorumlusudur. Oğlu da o günden bugüne babasının izinde yürümekte ve her fırsatta

Türkmenler'e karşı eyleme geçmekte hiç bir sakınca görmemektedir. Özellikle, Irak'ta ara ve geçiş dönemleri fırsat bilerek, Türkmenler'e yasa ve insanlık dışı muamelelerde bulunmaktadır. Özellikle Birinci Körfez Savaşı sürecinden başlayarak Türkmen düşmanlığı doruğa çıkmıştır. 1991'de Kerkük'ü basmış, tapu ve nüfus dairelerini yağmalamıştır. 1996''da Erbil'de Türkmen liderleri Saddam'a teslim etmiştir. 1998'de Kuzey'deki Türkmen bürolarını yağmalamış, yöneticilerini de tutuklamıştır. Nihayet, 2003'te Irak'ın işgaliyle birlikte yeniden Kerkük'ü

basarak nüfus ve tapu dairelerini bir kez daha yağmalatmıştır. Barzani'nin Kerkük üzerindeki emellerini, aşama aşama gerçekleştirmesine seyirci kalınması, bizi çok düşündürmekte ve kaygılandırmaktadır." dedi. Muratlı, Irak'ta yapılan son seçimlerde Türkmenler'in zayıf bir siyasi varlık göstermesinin temelinde, şu altı ciddi sorunun yattığını da vurguladı:

1. Seçim silahların gölgesinde yapılmıştır.
2. Ülkenin tamamı tek seçim çevresi kabul edilmiştir.
3. Seçim hileleri gerçekleştirilmiştir.
4. Türkmenler'in bir kısmı protesto amacıyla sandığa gitmemiştir.
5. Kimlik bunalımı nedeniyle bazı Türkmenler de başka listelere oy vermişlerdir.
6. Siyasi tecrübesizlik ve yeterince organize olunmadığı seçimle anlaşılmıştır.

Ahmet Muratlı, bu deneyimden sonra Irak Türkmen Cephesi'nin hızla toparlanma sürecine girdiğini de hatırlatarak, "Şimdi ana hedefimiz, Türkmenler'in, Irak'ta üçüncü asli unsur olduklarının yeni Anayasa'da garanti altına alınmasıdır" dedi.



Barzani topu Amerikalılara attı...
Amerika'nın en saygın yayın organlarından Washington Post'un, bölgeden akan bilgi ve belgelere, aynı zamanda da Pentagon içindeki üst düzey makamlara dayandırdığı haberinde, Kuzey Irak'taki peşmergelerin, bölgede yaşayan masum Türkmen ve Araplar'a karşı insan avı başlattığını yazması, Mesut Barzani'de belirgin bir panik yarattı. Washington Post, haberinde, Türkmen ve Araplar'a karşı sürdürülen keyfi tutuklamalar, yargısız infazlar, işkenceler ve gözaltında yok edilmelerden söz etmişti.Barzani, konuyla ilgili açıklamasında, peşmergelerin bölgede hiç bir Türkmen veya Arab'ı iddia edildiği gibi tutuklamadığım, asıl tutuklamaların Amerikan askerleri tarafından sürdürüldüğünü savundu. Barzani, "Bölgede peşmerge değil, Amerikan askeri operasyon düzenliyor. Gözaltına aldıkları şahısları da sorgulanmak üzere Erbil'deki yerlerine taşıyorlar. Biz kimseyi tutuklamadık. Tutuklayan ve sorgulayan Amerikalılar'dır."

Amerika'dan sert tepki
Mesut Barzani'nin Kuzey Irak'ta peşmergeler tarafından gerçekleştirilen insan hakları ihlallerini Amerikan kuvvetlerinin üzerine yıkma çabası, ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Sean McCormack'tan sert tepki aldı. McCormack konuyla ilgili açıklamasında, "Bize gelen raporlara göre, hiçe bir Amerikan askeri, o bölgedeki operasyonlarda yer almamaktadırlar. İnsan hakları iddialarını ciddiye alıyoruz ve soruşturuyoruz.

Yetkililerden yapılan son açıklamalar da bizim endişelerimizi artırdı ve raporların doğruluğu konusunda genel bir kanı uyandırdı" dedi.

Kerkük bizimdir...
Bu arada, Mesut Barzani, son bir hafta içinde, aralarında Irak Meclisi'nin kürsüsünün de bulunduğu pek çok yerde yaptığı "resmi açıklamalarda" dünyadan, Irak'taki Kürt siyasi oluşumunu tanımasını ve yeni Irak Anayasası'nda Kerkük'ün "Kürt Federe Devleti"nin sınırları içinde yer almasını istedi. Saddam rejiminin yıllar boyunca, Kerkük'teki Kürtler'i, planlı bir etnik temizlik operasyonu ile bölgeden sürdüğünü ve yerlerine Arapları yerleştirerek l milyon nüfuslu kentin nüfus yapısını değiştirdiğini savunan Barzani, "Yeni dönemle birlikte, Saddam rejimi sırasında yapılmış tüm haksızlıkların düzeltilmesini istiyoruz. Bu çerçevede, Kerkük'e yerleştirilmiş Araplar'ın eski yerlerine dönmesi, kaçırılmış Kürtler'in de Kerkük'e yerleştirilmesi normal karşılanmalıdır. Kerkük, bir Kürt kentidir ve bizim yönetimimiz altında olmalıdır." dedi. Barzani-Talabani ikilisinin, Kerkük'ü, Kürdistan'ın başkenti yapmakta kararlı oldukları biliniyor.

Kerkük'te provokasyon yapılıyor
Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi Ahmet Muratlı da Barzani-Talabani ikilisinin bu politikaları doğrultusunda Kerkük'ün, giderek, Türkmenler açısından yaşanılmaz bir kent haline getirilmeye çalışıldığını savundu: "Telafer ve Kerkük'teki hassasiyetimiz sürmektedir. Bu iki şehir provokatif olaylara sahne olmaktadır. Telafer'de "direniş var" gerekçesiyle tırmandırılan olaylar mezhep çatışmasına dönüştürülmüş ve Türkmenler arasına yayılmıştır. Kerkük'te ise, Kürt lider ve yöneticilerin söylem ve eylemleri hep, Kerkük'ün bir Kürt şehri olmasına odaklanmış ve hala il yönetiminde bir uzlaşma sağlanamamıştır. Bu iki kentteki gerginliğin Türkiye'nin de başını ağrıtmasından korkulmaktadır." Bölgeden akan haberler, özellikle Kerkük sorununun önümüzdeki dönemde ciddi patlamalara yol açacağı yönünde endişeler taşıyor.

NOKTA DERGİSİ - (26 HAZİRAN - 02 TEMMUZ 2005) SAYISI






Bu haberin geldigi yer: Bozkurt NET
http://www.ulkuocagi.net

Bu haber icin adres:
http://www.ulkuocagi.net/modules.php?name=News&file=article&sid=2584